Geçtiğimiz seçimlerde güven vermeyen politikaları yüzünden küçük bir oy farkıyla seçimi kaybeden ve devletimizin yönetimini yeniden 20 yıllık Ak Parti iktidarına bırakan muhalefet, içerisine sürüklendiği girdapta debeleniyor, önümüzdeki yerel seçimler için de umutları tüketiyor.
Ekonomi dipsiz kuyuda sürükleniyor, seçimden bu yana iki ayda petrol ürünlerine yapılan zamlar, yüzde yüzün üzerine çıktı, halen durmadan devam ediyor. Pahalılık, enflasyon, yoksulluk adeta birbiriyle yarışıyor. Dış politikada da yine doğuyla batı, Asya ile Avrupa arasında oradan oraya savrulup duruyoruz, yeni rotamız Ortadoğu... İktidar kanadı, “Dünya bizi kıskanıyor,” söylemlerini sürdürüyor, arada bir, çalışanları ve emeklileri, seçime doğru rahatlatacağını tekrarlıyor, kendisinden emin bir şekilde yoluna devam ediyor.
Bu arada muhalefet ne yapıyor dersiniz? CHP, İYİ Parti, ötekiler!.. Kimi kendi içerisinde değişim tartışmaları başlatmış, kerameti kendinde sanan partililer, kişisel egolarının peşine takılmış, koltuk kapma kavgasında bir birine vur ha vur ediyorlar, kimi yaz uykusuna dalmış, memleketin hali pür melali umurlarında bile değil...
İYİ Parti lideri Meral Akşener’e, MHP lideri Devlet Bahçeli’den bir kez daha çağrı yapılıyor, “Yuvaya dönmeyeceksen bari gel de yerelde komşu olalım” deniyor.
Bilindiği gibi geçtiğimiz seçimlere doğru siyaset sahnesinde hızla trendi yükselen İYİ Parti lideri Meral Akşener’e o günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile iktidar destekçisi Devlet Bahçeli’den ardı ardına önce saldırılar yapılmış, sonuç alınamayınca da, “Zillet ittifakını bırak, yuvana dön” davetleri başlamıştı. Akşener de onlara, “Milletimizin geleceğinin heba edildiği kumar masasında olmadık, bundan sonra da olmayacağız” şeklinde yanıtlar vermişti.
MHP’den ayrılanların yeni kurduğu İYİ Parti, 2018 seçimlerine katılamıyordu, CHP’den 15 milletvekili gönderilmiş, mecliste grubunu kurarak, seçimlere katılma yeterliliğini sağlamıştı. Bu birlikteliğin heyecanıyla 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde CHP ile el ele vermişler, 11 büyük şehir belediyesinin yıllardan beri ilk kez el değiştirmesini sağlamışlardı.
Özellikle İstanbul’da 13.500 civarında oy farkını kabul etmeyen Ak Parti’ye 23 Haziran’da yenilenen seçimde 800 binden fazla fark atarak CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu’nu kazandırmışlar, bu başarılarını siyaset tarihine altın harflerle yazdırmışlardı.
Bu şekilde siyasal yelpazede büyük bir rüzgar yakalayan İYİ Parti lideri Meral Akşener, toplum katmanlarına inerek yaptığı kararlı, istikrarlı, yoğun çalışmaları ile hızla büyüyor, partisine siyasal kesimlerden, akademisyenlerden önemli katılımlar oluyordu.
2023 yılının ilk aylarında yapılan anketlerde Meral Akşener ile partisinin oy oranının yüzde 18’lere 20’lere yükseldiği görülüyordu.İşte o zamanlar Erdoğan ve Bahçeli’den davetler geliyordu.
Akşener tüm açıklamalarında “Ben Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı olmayacağım, en büyük parti olarak Başbakan olmaya adayım” diyordu.
Siyasal araştırmalarda, Millet İttifakı’nın Cumhur İttifakı karşısında büyük farkla iktidara yürüdüğü görülüyordu. Ak Parti ve lideri Erdoğan’ın bu seçimi kaybetmesi halinde bir daha toparlanamayacağı ve merkez sağda büyük bir siyasal boşluk doğacağı, bu boşluğu da ancak Akşenerin dolduracağı tartışılıyordu.
Mayıs seçimlerine sayılı günler kala Millet İttifakı’nda yaşanan 2 Mart krizi, hem Akşener’in popülaritesini bir anda sıfıra indirdi, hem de ittifakı iktidara götürecek yolu tamamen kapadı. Akşener, sosyal medya trollerinin manüple ettiği anket sonuçlarına dayanarak, “Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesini istediğini, kabul edilmeyince masayı terkettiğini” açıklıyor, üç gün sonra da yeniden masaya dönüyordu.
Ancak, Cumhur İttifakı’nın lideri siyaset dehası Recep Tayyip Erdoğan, “Daha seçime girmeden birbirlerine düştüler, devleti bunlara mı teslim edeceksiniz?” dedi, o günlerden işi bitirdi.
2 Mart öncesi oy oranı yüzde 18-20’lerde görünen İYİ Parti, 14 Mayıs seçimlerinde 2018 seçimlerinin de gerisinde kalarak yüzde 9,46 oranında kaldı. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu da ikinci turda yüzde 48 oy alarak seçimi kıl payı kaybetti. 2 Mart krizinde Kılıçdaroğlu’na oy verirsem ellerim kırılsın diyen İYİ Partili seçmenin öfkesi, hem partilerine hem de Millet İttifakına seçimleri kaybettirdi.
Şimdi de, Cumhur İttifakı lideri Erdoğan, yaklaşan yerel seçimler için startını vermiş, partililerine çok çalışalım talimatları yağdırıyor, İYİ Parti lideri Akşener ise anlaşılmaz kararsızlıklar içerisinde bocalıyor. 26 Ağustos’ta çok önemli açıklamalar yapacakmış!..
Bunlar da yetmiyor, ezeli rakibi MHP’den Akşener’e “Zillet ittifakını bırak, gel komşu olalım” deniliyor.
Bir yanda CHP’de partinin itibarını, saygınlığını, güvenilirliğini ayakları altında çiğneyen koltuk sevdalıları, değişimciler, egoistler, diğer yanda İYİ Parti’nin 2 Mart’takine benzer bir krize doğru sürükleniyor olması, Cumhur İttifakı’nın yerel seçimlerdeki zaferini şimdiden netleştiriyor gibi.
Önümüzdeki yerel seçimi de yeniden Ak Parti’ye teslim etmeleri durumunda, İYİ Parti de Meral Akşener de siyaset sahnesindeki varlığını koruyamaz. Bahçeli’nin çağrısına benzer davetlerle Cumhur ittifakının ağlarına sürüklenmesi durumunda ise Akşener, belki bir koltuk kapabilir ama, İYİ Parti’nin de siyaset sahnesinden silinmesine yol açar, gçmişte Numan Kurtulmuş’un HAS Partisi, Süleyman Soylu’nun DP’si gibi dağılır gider.
Acaba yanılıyor muyum?