Geçen hafta köşe yazıma “Seçim bu hafta sonu yapılacak. Bir haftadan daha kısa bir süre kaldı. Göründüğü kadarıyla iktidar seçim kaybetme korkusu yaşamıyor.
Hatta muhalefete adeta belediyeleri ikram ediyor İktidarın seçim kaybetme tehlikesi gibi bir derdi olsaydı, emekliye karşı umursamaz takıntıları asla olamazdı.” Diyerek başlamış ve devam etmiştim. “ Büyük bir ekonomik kriz kapıda bizi bekliyor. Belediyeler bu krizde vatandaşa hizmet götüremez. İktidar bu riski elbette göze almaz, kazanmak için seçimlere asılmıyor. Böyle olunca da büyük bir yükten kurtulmuş olacak…”
Dediğim gibi de oldu. Büyük belediyeleri kazanma çabası olmadığı gibi elindekileri de ikram etti. Hepsinin de muhtemelen borçları çoktur. Yeni alanların çok yılı hizmet yapabilmek yerine borç ödemekle geçecek…
Gösterdiği adaylarda olabilecek en kötü adaylardı. Daha kötülerini de ilanla bile bulamazlardı.
Seçim sonuçlarının aşağı yukarı böyle olacağı belliydi. Tepki oyları ve oy atmayı boykot edenler sonucu belirledi.
Muhalefetin beceremediğini iktidar zaten adeta altın tepsilerle sunuyordu. Emeklinin sırtına bindikçe biniyor seçim sonuçlarına etki etmek için uğraşıyordu.
Gücünün farkına varan emekli oynatılamadı, kullanılamadı.
İktidar tarafından 2024 “Emekliler Yılı” ilan edildi. Emekli de defterlerini dürdü. Bir Pazar günü bir kadıncağız Kızılay’ın göbeğinde önüme geçmiş ve “Bana iki ekmek alır mısın?” Demişti. Bu alışılmış bir durum değildi. Ekonomi hissedilir derecede bozuktu. Toplumun başta emekliler olmak üzere her kesiminde hissediliyordu.
“Emekliyi İkna Eden Seçimi Kazanır” başlıklı yazımda da “Bu ay sonunda seçimler yapılacak ve emekliyi ikna eden seçimleri kazanacak. Bu seçim sonuçlarına sadece ve sadece emekli damgasını vuracak. Ne “Z” kuşağı ne de çalışan kesim, sonucu belirleyecek.” dedim. Emekli için kılını bile kıpırdatmayan iktidar amacına adım adım yaklaştı. Emekliyi ötekileştirdi ve karşısına aldı.
“…Seçime çok az bir süre kaldı. Sizin yaşlılara karşı ne kadar saygılı olduğunuzu test edeceğiz. Hep beraber göreceğiz.
Dikkat edin de yaşlıların elinde kalmayın. Şunun şurasında büyük sınava on beş gün bile kalmadı.
Sıfırı çekersiniz benden söylemesi…” uyarılarımızda duymazdan gelindi. Batan geminin safralarından kurtulmak işlerine geldi.
Seçim yapıldı ve iktidar sahipleri borçlu bütün belediyelerden kurtuldular.
Görünen Köy Kılavuz İstemedi
Mustafa Aydemir
Yorumlar