Paleolitik çağ Eski Taş Çağ’ını ifade etmek için ortaya atılmıştır. İnsanlık tarihi bu çağla başlamıştır. En...

Paleolitik çağ Eski Taş Çağ’ını ifade etmek için ortaya atılmıştır. İnsanlık tarihi bu çağla başlamıştır. En uzun çağdır. Günümüzden on binlerce yıl önce sona ermiştir.

Bu devir insanları göze ve kulağa hitap ederek iletişimi sürdürüyor, duman ve ateşle iletişim sağlıyorlardı. Ormanlık alanlarda sesle, Afrika gibi yerlerde ise tamtam’larla iletişim kuruyorlardı. Ateş, duman ve seslerle belirledikleri mesajları iletebiliyorlardı. Birbirlerini tehlikelerden korumak ve haberdar edebilmek için bu haberleşme yöntemini kullanıyorlardı. Korunmanın başında da arkadaş olmaları birbirlerine destek vermeleri gerekiyordu. Bu süreçte konuşmayı öğrendiler ve bu durum topluluk oluşmalarında önemli rol oynadı.

İnsanlar sesini duyurabildiği yere kadar iletişim kurarken zamanla habercilerden yararlanma başladı. Haberleşme insanlık tarihinin en önemli ihtiyaçlarından birisidir. İnsanlar devletleşmeye başlayınca haberleşme şekilleri de değişti.

Hiyeroglif: Eski Mısır yazısıdır. Yazıya Yunanlılar «kutsal oyma veya kutsal yazı» adını vermiştir. Bu yazı resimlerle yazılıyordu. Bu yazıyı Mısırlılar taşlar, anıtlar, üzerine oyarak yazıyordu. Sağdan sola, yukarıdan aşağıya yazıldığı görülmekle birlikte soldan sağa yazılan hiyerogliflere de rastlandığı görüldü.

Papirus’un icadından sonra, bu yazının pabucu dama atılmış oldu. Papirus bitkiden elde edilen kalın kağıda benzer malzemedir.

Kitap veya taşa yazarken çok vakit alan bu yazıda şekiller sadeleştirildi. Bu yazıya da «hiyeratik» denildi. Hiyeratik yazı: Hiyeroglif yazının resimli formattan çıkıp yuvarlak hatlı yazı haline gelmesiyle oldu. Bu yazı da geliştirilince «demotik» yazı doğdu. M.Ö. binlerce yıl kullanılan hiyeroglif yazı M.S. 500 yıllarında ortadan kalktı. Bu yazının sırrı 1822 yılında çözüldü. Bir Fransız dilcisi tarafından okundu. Bugünün dil bilginleri hiyeroglifi rahatlıkla okuyabilirler.

Papirus’un bulunması haberleşme tarihinin önemli buluşudur. Mısırlılar bu konuda geliştiler ve yazı okulları kurdular. Mektuplaşma tarihi Mısırlılarda çok eskiden buyana kullanılmaktadır. M.Ö. 3.500 yıllarına mektup yazan ait kadın heykeli bu işin ne kadar gerilere ulaştığını göstermektedir. Dünyanın çok yerinde düğüm mektupları kullanıldı. Örneğin sayılarda tek düğüm 10. Çift düğüm 100 üç düğüm 1000 sayısını ifade ediyordu. M.Ö. 200 yılında parşömen bulundu. M.S. 105 yılında Çinliler kâğıdı buldular ancak bu bilgiyi sakladılar.

Yunanlılar en hızlı koşan gençleri haberci olarak kullanmaktaydı. Marathon en tanınmış Yunan habercisiydi. Bir koşu sonrası yorgunluktan öldü. Yaya habercilerden sonra atlı haberciler yetiştirildi. İnsanlık ilerledikçe iletişim hızlandı. Herkesin bilgisi görgüsü artmaya başladı. Atlı habercilerden hızlı haber ağları kuruldu.

M.Ö. 2000 yılında Çin’de mürekkep bulunması önemli bir gelişmeydi.

Posta kelimesi ilk kez XIII. Y.Y.’da kullanıldı.

Zaman ilerledi posta işleri 1500’lü yıllarda Almanya’da 1600’lü yıllarda Fransa ve İngiltere’de kamu hizmeti haline geldi.

Haberleşmede balon ve posta güvercinlerinden de yararlanıldı. Gemi ile yapılan düzenli Gemi Postaları servisi de vardı. Demiryolları postası ve havacılığın gelişimine bağlı olarak uçak postacılığı da devreye girdi. 1800’lü yılların sonunda Dünya Posta Birliği kuruldu.

Osmanlı Devleti de gelişmelere ayak uyduruyordu. İletişim alanında büyük yenilikler yapan II Mahmut döneminde İlk Türk Gazetesi Takvim-i Vaka-i çıkarılmış, bütün halka ulaşabilmek için Rumca, Ermenice, Arapça ve Farsça nüshaları da çıkarılmıştır.

Osmanlıda 1840 yılında posta nezareti kurularak posta yasası yürürlüğe girdi.

Dünya’da 1798 yılında Telgraf icat edilince uygarlığın ilerleme hızı arttı. Telgraf elektriğin icadıyla Samuel Morse tarafından geliştirildi. Kendi adıyla Morse alfabesini buldu.

Osmanlıda ilk telgraf işletmesi 1855 yılında kuruldu. Telgrafçılarımız büyük kahramanlık gösteriyordu. İşgal edilen telgraf binasının altında gizlice faaliyet göstererek haberleşmeyi sağlıyorlardı. Mustafa Kemal Atatürk onlarla ilgili “Umum telgrafçılarımızın teşebbüsat ve harekâtı milliyemize ifâ eyledikleri fedakârhane hizmetlerinin milli tarihimizde mühim mevkii vardır. Kendilerine alenen teşekkür etmeyi bir vazife addederim.” Demiştir.

Ses, duman, ateş gibi ilkel işaretlerle haberleşme sonrasında nihayet telefon, Teleks-Elektronik mektup, telsiz, radyo, televizyon, çağrı cihazları, mobil telefonlar uydu cihazları ile haberleşme icat edildi.

Bu devir için oldukça hızlı olduğunu düşündüğümüz iletişim hızı torunlarımız büyüdüğünde kim bilir ne kadar yavaş kalacak.