Bu ay sonunda seçimler yapılacak ve emekliyi ikna eden seçimleri kazanacak. Bu seçim sonuçlarına sadece ve sadece emekli damgasını vuracak. Ne “Z” kuşağı ne de çalışan kesim, sonucu belirleyecek.
Mevcut iktidar muhalefete göre çok şanslı. Elinde her türlü imkan var. Ya emekliye muslukları açacak ya da harakiri yapacak. Kaynak yok diyerek kimse bu işten sıyrılamaz. Bunu kimse yutmaz.
Bir müteahhit vardı, sürekli parasızlıktan yakınıyordu. İşçi para istedi mi para yoktu. Malzeme getiren para istedi mi yine para yoktu.
“Param yok diyorum” inanmıyorlar diyordu.
“İnanmazlar, çünkü inandırıcı değilsin” dedim.
“Nasıl yani” dedi.
“Altındaki mercedes’i sıfır, yeni aldın, Türkiye’de ben henüz benzerini görmedim. Kim bilir kaça aldın? Bunu sat, Kartal’a bin ki inansınlar, kimseye kendini inandıramazsın” dedim.
“Yaa onun için mi param yok deyince bana tuhaf tuhaf bakıyorlar” dedi.
“Başka ne için bakacaklar” dedim.
Bizim emekli maaşlarına zam gündeme gelince bu olay aklıma geliyor. Para yokmuş, gülerler adama.
Bütün siyasiler emekliler üzerinden seçim propagandalarını yürütüyorlar. Muhalefet iktidarı özellikle bu konuda köşeye sıkıştırıyor. Emekli sokaklarda, çarşıda, pazarda fırsat bulduğu her yerde mikrofonlara konuşuyor. Susturulamıyorlar. Verilen sözler tutulmuyor. Her memura 600 ek gösterge verdik diyorlar, bakıyorsunuz o da gerçeği yansıtmıyor. Verdikleri bazı kişilerden de müstahak olmadığınız anlaşılıyor denilerek verdikleri ek göstergeyi geri alıyorlar. Bazı Kurum çalışanlarına ise bu ek gösterge rakamı hiç verilmedi.
Seyyanen memura yapılan zamlar emeklinin semtinden bile geçmedi. Emekli de haklı olarak isyan ediyor, benim neyim eksik ben de istiyorum demek hakkını kendisinde görüyor. “Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar” misalini teyit edecek işler yapılıyor. Gerçekten de kıyamet kopuyor. İktidar da bunu hissetmiş durumda. Emeklinin pes etmeye niyeti yok. Ekonomik durum bozuksa ya kimseye verilmemeli ya da verilecekse herkese adil olarak eşit dağıtılmalı.
Emekli o kadar perişan bir hale düşürüldü ki sabahın ayazında buz gibi soğukta Et almak için hastalanmayı göze alarak kuyruklarda bekliyor. 75, 80 yaşlarında para kazanmaya ek iş yapmaya çalışan insanlar görüyorsunuz. İçiniz acıyor, ama çare olamıyorsunuz.
Bayram ikramiyeleri verilmeye başlandığında değeri bin liraydı. Uzun müddet zam yapılmadı değeri düştü. Şimdi 3 bin lira sözü verildi. Yüzde 200 artış varmış gibi gözükse de bayram ikramiyesinin değeri çok düştü ve eridikçe eridi. Emeklinin çoğunun beklentisi hem maaşlarının hem de bayram ikramiyelerinin en az asgari ücret kadar olması.
Seçim bittikten sonra verilen sözlerin hiçbirisinin yerine gelmeyeceğini hepimiz adımız gibi biliyoruz. Emekli, dul ve yetimleri çalışmayan eşleriyle birlikte düşünüldüğünde en az 20 milyon oy demektir. Emekli gücünün farkında olmalı gereğini yapmalıdır. Çünkü sihirli değnek emeklinin elindedir.
Emekliyi İkna Eden Seçimi Kazanır
Mustafa Aydemir
Yorumlar