İYİ Parti lideri Meral Akşener, Mayıs seçimleri öncesinde Sultan Abdulhamit dönemine vurgu yaparak siyaset literatürümüze kazandırdığı “Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet” çıkışından sonra, şimdi de “Önümüzdeki yerel seçimlere hür ve müstakil ‘Özü başımıza’ katılacağız” diyerek, yeni bir söylem daha kazandırmış:
“Özü başımıza (Kendi başımıza).” Akşener galiba, ‘Öz Türkçe’ye vurgu yaparak özündeki ırkçı, kafatasçı milliyetçiliğe yöneldiğini ilan ediyor, bu çizgide kendisine yeni bir çıkış yolu açmak istediğini ortaya koyuyor. Oysa, bu tür milliyetçilik akımları siyasette prim yapsaydı, bugün yaşamımızda Cumhur İttifakı diye bir sarsılmaz güç oluşamazdı, Hüdapar’ı, DSP’si, MHP’si, BBP’si, Yeniden Refah’ı, Doğu Perinçek’i, Ak Parti lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın etrafında tek yumruk haline gelemezdi.
Akşener, Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi diye adlandırılan tek adam rejiminin istibdat! dönemini, ‘Özü başına’ mı değiştirecek, toplumu hürriyetine kavuşturacak?!
Görünen o ki, İYİ Parti ve lideri Akşener, halen içerisinden geldikleri MHP’den intikam alma duygularından kurtulamıyorlar, ülkenin içerisinde boğulmakta olduğu sosyal, siyasal, ekonomik sıkıntılar, onları hiç ilgilendirmiyor! Yapılacak seçimleri bir kumar masası olarak görüyorlar ve o masada MHP ile hesaplaşmak istiyorlar.
Kumar masasındaki rakiplerinin Cumhur İttifakındaki partiler olduğunu göremeyen İYİ Parti ve lideri Akşener, Mayıs seçimlerinde arkadan hançerledikleri CHP’yi, böylece bir kez daha hançerlediklerini sanıyorlar. Ancak, toplumun ortasından iki ana parçaya bölündüğü siyasal sistemde inim inim inleyen, hak, hukuk ve adalete susamış kesimler, şu an büyük çoğunluğu oluşturuyorlar, her koşulda seçimlerde muhalefeti destekleyecek, oylarını umut veren partiye veya ittifaka kanalize edeceklerdir.
CHP, resmen olmasa da büyükşehirlerin belediye başkan adaylarının bir kısmını açıkladı, İstanbul’da İmamoğlu, Ankara’da Mansur Yavaş... Mayıs seçimleri öncesi İYİ Parti ve lideri Akşener’in de çok başarılı buldukları ve Kılıçdaroğlu’nun yerine Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesini stedikeri bu isimler, şimdiden toplumda büyük ilgi görüyorlar, Cumhur İttifakı bunlara karşı aday çıkarmakta zorlanıyor.
Bu aşamadan sonra CHP, bence İYİ Parti ve Akşener dosyasını tamamen kapatmalıdır, ileride herhangi bir şekilde İYİ parti’den gelecek her türlü teklif ve talebe “Gerek duymuyoruz” yanıtını verebilmelidir. Zaten Mayıs seçimlerinde İYİ Parti’yi geçiş köprüsü olarak kullanmış milletvekilleri de birer birer istifa ederek Ak Parti’ye koşuyorlar, Mayıs seçimlerinde Millet İttifakına oy verdiklerinden de son derece kuşku duyuluyor.
4 Aralık Pazartesi günlü toplantı sırasında sosyal medya aracılığıyla İYİ Partililerin bir kısmı tarafından yayınlanan “Ya tarih yazacağız ya da yok olacağız” mesajları çok anlamlı, kamuoyundan yansıyan verilere göre, tarih yazamayacakları da çok açık ve net.
Yaşayıp göreceğiz.