Teknolojinin hızla gelişmesi, özellikle son yıllarda dijital dünyada yaşanan büyük değişimler, insan ilişkilerini köklü bir şekilde dönüştürmeye devam ediyor. Gençler, sosyal medya platformları, anlık mesajlaşma uygulamaları ve son olarak yapay zeka tabanlı sohbet robotlarıyla daha fazla vakit geçiriyorlar. Bu yeni dijital etkileşim biçimleri, kolaylık ve hız sunsa da, beraberinde önemli psikolojik sorunları da getirebiliyor. Özellikle yalnızlık duygusu, giderek artan bir sorun haline geliyor.

Kronik yalnızlık sorunu Dünya çapında artıyor 

Son yıllarda, dünya genelinde yalnızlık duygusunun giderek arttığına dair birçok araştırma yapılmıştır. Yapılan araştırmalara göre, yalnızlık sadece yaşlı bireylerle sınırlı kalmayıp, özellikle gençler arasında da önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu durum, sosyal medya ve dijital araçların yaygın kullanımıyla paralel olarak yükselmiştir. Psikologlar ve sosyologlar, dijital dünyada geçirilen sürenin artmasının, gençlerin gerçek dünyada kurdukları ilişkilerle olan bağlarını zayıflattığını ve yalnızlık duygularının daha belirgin hale geldiğini ifade ediyorlar.

Dijital ortamlar, gençlere hızlı bir şekilde iletişim kurma imkânı sağlasa da, yüz yüze yapılan etkileşimlerin yerini tam anlamıyla alamıyor. Gerçek insan ilişkilerinin sağladığı empati, güven duygusu ve duygusal bağlar, sanal dünyada gerçekleştirilen etkileşimlerde eksik kalabiliyor. Uzmanlar, sosyal medya ve yapay zeka tabanlı sohbetlerin, insan ilişkilerinde yüzeysel bir bağlanma oluşturduğuna, bunun da yalnızlık hissini pekiştirdiğine dikkat çekiyor.

Gençler arasında selamlaşmalar bile azaldı

Türkiye’de yapılan araştırmalar, gençlerin yalnızlıkla mücadele etme biçimlerinin değiştiğini ve sosyal bağlarının giderek zayıfladığını ortaya koyuyor. Özellikle 18-24 yaş arasındaki gençler arasında, birbirleriyle selamlaşma gibi basit sosyal ritüellerin bile giderek azaldığı görülüyor. Araştırmalar, bu yaş grubundaki gençlerin daha çok dijital ortamda vakit geçirdiğini ve fiziksel etkileşimlerden uzaklaştıklarını gösteriyor. Selamlaşma gibi günlük sosyal davranışların azalması, toplumsal bağların zayıflamasına ve bireylerin yalnızlık hissinin derinleşmesine neden oluyor.

Sosyal medya platformları ve mesajlaşma uygulamaları, gençlerin diğer insanlarla olan ilişkilerini daha hızlı ve daha kolay bir şekilde kurmalarını sağlasa da, bu tür dijital iletişimler çoğu zaman derin bir bağ kurma noktasında yetersiz kalıyor. İnsanlar, dijital sohbetlerde daha yüzeysel, daha az duygusal bağlantılar kurabiliyorlar. Yüz yüze iletişimin yerini alan bu dijital etkileşimler, özellikle yalnızlık çeken gençler için geçici bir çözüm sunarken, uzun vadede duygusal tatminsizliğe yol açabiliyor. 

Yüzyüze iletişim şart

Sosyal bilimciler ve psikologlar, dijital dünyadaki yalnızlık sorunuyla mücadele edebilmek için yüz yüze iletişimin teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor. Gerçek dünyadaki sosyal bağların güçlendirilmesi, gençlerin yalnızlık hissini hafifletebilir ve daha sağlıklı psikolojik gelişimlerini destekleyebilir. Ailelerin, öğretmenlerin ve toplumun, gençlere sosyal beceriler kazandıracak, duygusal bağlar kurmalarını sağlayacak etkinlikler sunması büyük önem taşıyor.

Ayrıca, dijital platformlarda geçirilen zamanın sınırlanması ve gençlerin dış dünyayla daha fazla etkileşime girmelerini sağlayacak sosyal projelere yönlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor. Psikolojik destek ve rehberlik hizmetleri, yalnızlık duygusuyla başa çıkmada gençler için önemli bir yardımcı olabilir. Bu tür desteklerin artırılması, gençlerin yalnızlıkla baş etmelerine ve sosyal bağlarını güçlendirmelerine yardımcı olabilir.