Türkiye’de Akuaponik sistemi ile su içinde ürün yetiştirme projeleri giderek artıyor. Metro Türkiye’nin öncülüğünde geliştirilen ‘Sudan Doğan Gelecek’ adı verilen yeni projeyle, levrek ve deniz börülcesi aynı anda yetiştiriliyor. Su kalitesi, sıcaklık ve hastalık yönetimi gibi faktörler üzerinde daha fazla kontrol imkânı sunan sistem, bu sayede sürdürülebilir balıkçılığa katkı sağlarken verimliliği ve ürün kalitesini de artırıyor. Sistemle birlikte bir levreğin 14-15 ayı bulan yetişme süresi 9 aya kadar düşüyor.

Bu proje bana da çok ilginç geldi. Konuyla ilgili olarak görüşlerini aldığım Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, amaçlarının gelecek kuşakların zengin deniz ürünlerini yiyebilmeleri için sürdürülebilir balıkçılık anlayışıyla birçok çalışmaya ve projeye hayat verdiklerini söylüyor.

‘Yediği Önünde Yemediği Yarında’

Sürdürülebilir balıkçılık konusunda öncü bir adım daha atarak akuaponik sistemle levrek ile birlikte deniz börülcesi üretimine başladıklarını açıklayan Alkaç, “Sudan Doğan Gelecek adını verdiğimiz bu projede bitkiler, balık tanklarından gelen zengin içerikli su ile yetiştiriliyor. Bu, balıklar ve bitkiler arasında karşılıklı fayda sağlayan bir ilişki yaratarak kapalı döngü bir ekosistemi ortaya çıkarıyor. Ülkemizde sürdürülebilir balıkçılığın öncüsü olarak bu sistemle levrek ve deniz börülcesi üretimine adım attık. Muğla’da inşa edilen tesiste, levrek üretiminde ‘Yediği Önünde Yemediği Yarında’ projesinde olduğu gibi deniz balığı oranı azaltılmış ve alg yağı içeren yem kullanacağız. Bu özel yem ile Omega-3 bakımından daha zengin balıklar üreterek, sağlıklı beslenmeye de katkıda bulunuyoruz. Tesisin kısa sürede tamamlanmasının ardından ilk balık hasadının 9 ay içerisinde gerçekleşmesini ve ilk ürünlerimizi Metro Premium markamızla gelecek yılın ilk aylarında raflara taşımayı planlıyoruz” dedi.

Balık refahı ve verimlilik sağlıyor

Kapalı devre akuakültür sistemlerinde, balıkların sağlığını ve refahını etkileyen fiziksel ve kimyasal tüm değerlerin sürekli olarak ölçüldüğüne dikkat çeken Hatko İcra Kurulu Üyesi Dr. Metin Albukrek ise şunları kaydetti: "Üst düzey otomasyon sayesinde, gereken düzeltmeler hemen, henüz alarm seviyelerine ulaşmadan otomatik olarak yapılıyor. Böylece balıkların refahı ve verimliliği önemli ölçüde artırılırken balık kayıpları azaltıyor. Akuaponik sistemlerde, kısıtlı olan deniz yüzeyinde çiftlik kurmaya ihtiyaç kalmıyor. Çok az deniz suyu kullanılmasıyla bu işlem karada da başarıyla uygulanıyor. Ayrıca balık tanklarında bulunan su aynı döngü içerisinde bitkilerin de üretimini sağlıyor; gübre üretim ve tüketiminin çevreye olan etkileri ortadan sıfırlanıyor. Hatko olarak tesisi kurup bizzat işleterek, yeni bir üretim teknolojisinin öncülüğünü yapıyoruz.”

Kalite ve verimliliği artırıyor

Su kalitesi, sıcaklık ve hastalık yönetimi gibi faktörler üzerinde daha fazla kontrol imkânı sunan sistemle tanklardaki suyun sürekli denetlenmesiyle balığın yetişmesi için en güvenli ve sağlıklı ortam yaratılırken, mikroplastik riskinin de önüne geçilebiliyor. Sistem sayesinde balık ve bitki üretiminde kalite ve gıda güvenliği açısından izlenebilirlik sağlanıyor. Ayrıca Akuaponik sistemler, geleneksel toprak bazlı tarımda kullanılan suyun yalnızca bir kısmına ihtiyaç duyduklarından, bitki yetiştiriciliğinde su verimliliği de sunuyor.