CHP ne kadar talihsiz bir parti. Tam başını kaldırıyor, bu kez oldu, derken içerden ve dışardan salvo atışları başlıyor. Bu tabloları ben ta Ecevit’li yıllardan beri görüyor ve izliyorum.
O yıllarda da CHP’ de hep iç dinamikler, dış dinamikler harekete geçer, kuytu köşelerde yapılan kulislerle parti yıpratılırdı. Ecevit’li yıllardan beri genç bir Gazeteci olarak, CHP’yi başbakanlık kapılarında ya da TBMM kulislerinde takip etmişimdir.
İşte bu yüzden diyorum ki, CHP’yi dış güçlerden çok, iç güçler yıkmaya çalışmaktadır. Bu o kadar açık ki CHP hiçbir dönem bu nedenle huzura kavuşamamıştır. Ecevit’in 70’li yıllarda gösterdiği başarıda bu nedenle bir işe yaramamış ve CHP sıfırlara kadar düşmüştür.
Yüzde 25’lere takılmış bir parti olarak yıllardır limana demir atmış bir gemi gibi dururken, talih dönmüş ve CHP yüzde 40’ların üstünü görmüştür. Yüzde 65’i Milliyetçi ve muhafazakar, yüzde 35’i ise sosyal Demokrat olan bir ülkede, iktidarı yakalamak gerçekten kolay bir iş değil.
Bu tip durumlar ancak vatandaşın ‘’ yeter ‘’ dediği zamanlarda görülmüştür. Hele bir Sosyal Demokrat Hükümet ender görülmüştür. Bugün de böyle görülmektedir.
Bu iktidarı artık bu ülke taşıyamamaktadır. Halk böyle konuşmaktadır. Ülke krize girmiş, halk büyük sıkıntılar içinde olduğu için CHP bu şansı yakalamıştır. Ancak görülüyor ki parti için ve parti dışı muhalefet bu işin ciddiyetini hala anlayamamıştır.
CHP’ li duayenler bu işe mutlaka müdahale etmeli, hem de hiç vakit kaybetmeden, bunu yapmalıdırlar. Yoksa bir siyasi kurt olan AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan bu işi halledecektir. Bunun emareleri de görülmeye başlamıştır.
Bu gidiş CHP’yi geldiği yerlere, yani yüzde 25’lere çekecektir. Bunun için kahin olmaya gerek yoktur. Bakın bir kere 40 yıl sonra iktidar yolu gözükmüş, oylarını yüzde 40’ların üstüne çıkardığı görülen bir partide bu görüntüler olur mu?
Parti genç bir genel başkan çıkarmış, üstelik hem Parti, hem de genel başkan kabul görmeye başlamış bir ortamda. 40 yıl sonra sağ, sol demeden Partiye güven gelmiştir.
Erdoğan’ın istediği bir göz CHP’nin verdiği 3 göz olmuştur. İktidar kaybedeceğini anlayınca önce rakibi ve kadrolarını bir şekilde bertaraf etti. Yetmedi, hiç beklenmedik bir şekilde CHP’nin başına geçen genç bir genel başkan, Ekrem İmamoğlu’nu aratmayacak pozisyona gelince, oklar onun üzerine çevrilmiştir.
Bunun için sadece iktidar değil, kendi içindeki dinamikler bile bu konuda akıl almaz oyunlara başladılar. Pusuda bekleyen Kılıçdaroğlu yanlıları artık açıktan açığa salvo atışlarına başladılar bile.
Ne isteniyor, neymiş efendim, partide başarı isteniyormuş. E işte size başarı, parti yüzde 40’lara çıktı. Kim yaptı bunu, sadece Ekrem İmamoğlu’na olan duygusal tepkimi, hayır, bu millet, kim ne ders desin Özgür Özel’i sevdi ve kadrosunu tuttu.
Ben Genel Merkezle ilgili fazla yorum yapamam, ama görev yaptığım TBMM’deki CHP kadrolarını yakından takip ediyorum. Bir kere TBMM kadroları arasında tam bir uyum var.
Genel Başkanları Özgür Özel önlerinde, arkasında bir Hukukçu, Mühendis Gökhan Günaydın, yine Tıp Doktoru Murat Emir ve Hukukçu Ali Mahir başarır gibi, gerçekten samimi, genel başkanlarına bağlı uyumlu çalışan fırtına gibi bir ekip var.
CHP tarihinde ilk kez, yurt geneline dağılmış, kapı kapı dolaşır olmuştur. Mecliste kalan nöbetçi vekiller hariç, haftanın 4 günü, Anadolu’yu karış karış dolaşılmaktadır.
Bu görüntüler CHP tarihinde ilk kez olmaktadır. Ben tarafsız bir Gazeteci olarak, Özgür Özel ve ekibini yakından izliyorum. İnanın bu lider ve ekibi rahat bırakılsın, tabi parti içi ve dışı muhalifler tarafından, CHP iktidarı yakalayabilir.
Halk, bu CHP’ye inanmış gibi gözüküyor, ancak bazı vatandaşlar parti içi bu çelme takılmalarından pek hoşnut değil, işte ülke içindeki kararsızlar bunlardır. CHP eski Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partiyi artık rahat bırakmalıdır.
Kılıçdaroğlu partiyi güvenilir limana bırakmaktan bahsetmektedir, sen yıllarca bu partide lider olarak görev yaptın, limana yanaştıramadın da şimdimi yanaştıracaksın sayın Kılıçdaroğlu? Bir Kurultayla mı bunu yapacaksınız?
Hem, bundan iyi liman mı olur? Senin, yetiştirdiği bir isme teslim ettin partiyi, çalışkan, düzgün, sadece CHP’liler değil, bütün kesimlerden kabul gören bir lider yarattın, Sayın Kılıçdaroğlu, bundan iyi liman mı olur.
Lütfen çekin bu partinin içinden elinizi, iktidar ışığının görüldüğü bir noktada. Bırakında sizin evladım dediğiniz Özgür Özel bu işi başarsın. Yoksa hep beraber bu siyasetin altında kalır, bir daha toparlanamazsınız.
40 yıllık tecrübeli bir Gazeteci olarak ve partili değil, tarafsız bir Gazeteci olarak bu konuda sizi uyarıyorum, ülkenin umut bağladığı CHP ve Özgür Özel’e bir şans verin.
