Ölümünden yıllarca sonra bile dünya düzenine ve emperyalizme kafa tutmaya devam eden bir lider olur mu? Fikirlerinin ve eserlerinin karşısına parayla çıkanlar yine unutamayacakları bir ders daha aldı.
Süper Kupa finalini para karşılığında Suudi Arabistan’da oynatmak zaten hataydı. Kulüpler, Futbol Federasyonunun bu kararına uzun süre direndiler. Cumhuriyetimizin 100. Yılında, bu önemli maçı ülkemizde, şenliklerle, bayraklarla kutlayarak oynamak istediklerini söylediler.
Söz dinletemediler.
Nazlanarak gittiler Suudi’lerin ülkesine. Ve o Suudiler, verdikleri bilmem kaç milyon dolar karşılığında en büyük değerimizi satın alacaklarını zannettiler. Atatürk posterlerine, Atatürklü formalara ve Atatürk’ün sözlerinin yer alacağı pankartlara izin vermediler. Paralarının her şeye hükmedeceğini sandılar. Ama Atatürk’ün de bir fiyatının olamayacağını kestiremediler. Ölümünden bu yana yıllar geçse bile, Atatürk’ün onlara bir şamar indireceğini bilemediler. Atatürk’ün kalplerde nasıl yaşadığını düşünemediler. Atatürk’ün bu ülke için ne anlama geldiğini hesaplayamadılar. Yıllar geçse de Atatürk’ün, çizmesinden bir parmak yukarıya çıkamayacaklarını akıllarına getiremediler.
İki güzide kulübümüz onlara en güzel cevabı verdi. Otellerinden çıkmadan, Türkiye’nin yolunu tuttu. Şimdi bizi çok daha güzel bir maç bekliyor. Hepimizin düşüncelerine tercüman olan bu iki takımımız, en kısa zamanda Süper Kupa finalini en coşkulu şekilde Türkiye’de oynamalı. Bu maçta, herkesin elinde Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri olacak. Bırakın Arap’ın yalellisini, istiklal marşımız gururla
söylenecek. Daha şimdiden Beşiktaş’ından Ankaragücü’ne, Samsun’undan Konya’ya kadar, bu maça ev sahipliği yapmak isteyen stadyumlar sıraya girdi.
Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve tüm takımlarımız zaten bu günler için vardı ve öyle de oldu. Atatürk’e bedel biçenler, dersin en güzelini aldı.