Atatürk’ün izinde yürümek, yalnızca onun yolunu takip etmek değil; onun hayallerini yaşamak, ideallerini çoğaltmak ve her nefeste özgürlüğe, bilgiye, eşitliğe ve sanata sarılmaktır.

Kadınlara verilen hakların ışığında eşitliği yaşamak, gençlerin özgür düşünceyle hayallerine adım atmasına olanak sağlamak, eğitimi ve sanatı destekleyerek toplumun ruhunu beslemek, Atatürk’ün izinde yürüyen her adımın somut yansımasıdır.

Atatürk’ün izinde yürümek, yalnızca geçmişi anmak değil; yüreğinde özgürlük, umut ve cesaretle geleceğe adım atmaktır.

Kadınlara verdiği seçme ve seçilme hakkı, sessiz çığlıkların yankısı olmuş; onların toplumda söz sahibi olabilmesi için açtığı kapılar, yalnız bugünü değil, özgür ve eşit bir geleceği inşa etmenin simgesi olmuştur.

Atatürk’ün izinde yürümek, sadece bireysel bir bilinç değil; toplumsal sorumlulukla hareket etmektir. Her adımda adaleti, barışı ve insan haklarını gözetmek, toplumu aydınlığa taşımak için çaba göstermek; onun mirasına sahip çıkmanın ve ışığını yarınlara taşımak için verdiğimiz sözün bir ifadesidir.

Bugün, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda, o büyük zaferin ışığında Atatürk’ün bizlere bıraktığı emaneti bir kez daha hatırlıyoruz.

EY BÜYÜK ATATÜRK!
“Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe”