Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Demir, iklim göstergelerine bakıldığında bu yılın Türkiye açısından rekor sıcaklıklarla geçebileceğini söyledi. Özellikle haziran sonundan itibaren etkisini artıran kuraklığın, ülke topraklarının dörtte üçünü etkisi altına aldığına dikkat çekti.
Tarımsal Üretimde Büyük Tehlike: Verim Düşüyor
Kuraklık ve sıcaklık artışının en çok tarımsal üretimi tehdit ettiğini belirten Prof. Dr. Demir, “Nisan ayında yaşanan don olaylarının ardından şimdi de kuraklık etkili oluyor. Mercimek, arpa, buğday gibi ürünlerde verim düştü, çiftçi ürününü tarladan kaldıramıyor. Bu durum ekonomik olarak da büyük risk taşıyor” dedi.
Fındık, İncir ve Kiraz Gibi Ürünler Zor Durumda
Türkiye’nin iklim hassasiyeti yüksek olan özel ürünlerinin de ciddi risk altında olduğunu belirten Demir, “Fındık, incir, kiraz gibi ürünler kuraklığa çok duyarlı. Bu ürünlerin zarar görmesi sadece çiftçiyi değil, vatandaşın da cebiyle doğrudan ilişkilidir. Piyasada fiyatlar artacak, erişim zorlaşacak” ifadelerini kullandı.
Ağustosta Su Krizi Yaşanabilir
Kuraklığın sadece tarım değil, kentlerde içme suyu temini açısından da büyük riskler taşıdığına dikkat çeken Prof. Dr. Demir, özellikle metropollerde su krizinin kapıda olduğunu söyleyerek “Eğer su israfı sürerse, ağustos ortasında birçok bölgede ciddi su sıkıntıları yaşanabilir. Bu bir varsayım değil, verilerle sabit bir risk" dedi.
Su Sadece Devletin Değil, Hepimizin Sorumluluğu
Sıcaklıkla mücadelede herkesin rol alması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Demir, şu uyarılarda bulundu:
“Kuraklık riski yalnızca kurumların sorunu değil. Yerel yönetimlerden bireylere kadar herkes suyu bilinçli kullanmalı. Yoksa beklenmedik krizlerle karşı karşıya kalabiliriz. Bu durum sadece Türkiye’yi değil, Avrupa ülkelerini de etkiliyor. Bugün tedbir almazsak, yarın bedelini hep birlikte öderiz.”
