Rus İmparatorluğu'nun son hükümdarı Çar II. Nikolay, eşi Çariçe Aleksandra Fyodorovna ve beş çocuğu (Olga, Tatyana, Mariya, Anastasiya ve Aleksey)'nun, tarihin en dramatik ve tartışmalı olaylarından birinde, 17 Temmuz 1918 gecesi Yekaterinburg'daki İpatyev Evi'nin bodrum katında idam edilmelerinin yıl dönümü.

Bu kanlı infaz, sadece bir hanedanın sonunu değil, aynı zamanda 300 yıllık Romanov saltanatının da acımasızca sona erişini simgeliyordu. Olay, Bolşeviklerin iktidarı ele geçirdiği ve Rus İç Savaşı'nın şiddetlendiği bir dönemin karanlık yüzünü ortaya koydu.

Ancak bu trajedinin detayları, özellikle son 10 gün, korku, belirsizlik ve dramatik anlarla doluydu.

10 GÜN ÖNCE: İPATYEV'DE SÜRGÜN HANEDAN

7 Temmuz 1918'de, Çar II. Nikolay ve ailesi, Yekaterinburg'da "Özel Amaçlı Ev" olarak bilinen İpatyev Evi'ne nakledileli yaklaşık iki ay olmuştu. Daha önce Sibirya'daki Tobolsk'ta nispeten daha rahat koşullarda tutulan aile, Uralların sanayi şehri Yekaterinburg'a, Bolşevik yönetiminin artan baskısı altında getirilmişti. Bu ev, onların son durağı olacaktı.

  • İzolasyon ve Kısıtlamalar: Aile, İpatyev Evi'nde tam bir tecrit altındaydı. Dış dünyayla tüm bağlantıları kesilmiş, pencereleri boyanmış, hatta dışarıdan gelecek sesleri engellemek için kalın perdeler çekilmişti. Gardiyanlar, sıkı bir şekilde nöbet tutuyor, aile üyelerinin özel eşyaları bile sık sık kontrol ediliyordu.

Az Bilinen Bir Bilgi: Ailenin, evin içinde bile belirli saatlerde ve gardiyan eşliğinde yürümesine izin veriliyordu. Odadan odaya geçişleri bile gözetim altındaydı. Bu durum, özellikle genç prensesler ve hasta olan çareviç Aleksey üzerinde psikolojik bir baskı yaratıyordu.

Romanovların Sonu 1

  • Aleksey'in Sağlığı ve Ailenin Endişesi: Tek erkek çocukları ve veliaht olan Aleksey, hemofili hastasıydı. Bu durum, Çariçe Aleksandra'yı aşırı korumacı yapmış, onu Rasputin gibi mistik figürlere yöneltmişti. İpatyev Evi'ndeki koşullar, Aleksey'in hastalığını kötüleştiriyordu ve bu, ailenin en büyük endişe kaynağıydı. Doktorları ve hizmetkarları da onlarla birlikte bu evde tutuluyordu.
  • Gardiyanların Değişimi ve Artan Gerilim: Bu son 10 günlük süreçte, gardiyanlar arasında bir değişim yaşandı. Daha önce nispeten daha insancıl davranan gardiyanların yerini, daha katı ve acımasız Komünist Parti militanları aldı. Bu değişim, evin içindeki gerilimi ve ailenin üzerindeki baskıyı artırdı.

SON HAFTA: BELİRSİZ BEKLEYİŞ

10 Temmuz 1918 itibarıyla, Yekaterinburg'un dışındaki Rus İç Savaşı'nın dinamikleri, Romanovlar'ın kaderini belirleyici bir rol oynamaya başlamıştı. Beyaz Ordu güçleri (Bolşevik karşıtı kuvvetler), Yekaterinburg'a doğru ilerliyordu.

  • Beyaz Ordu'nun Yaklaşması: Çek Lejyonu ve diğer Beyaz Ordu birliklerinin Yekaterinburg'a yaklaşması, Bolşevik yönetimini paniğe sevk etti. Eğer Çar ve ailesi kurtarılırsa, bu durum Bolşevik iktidarı için büyük bir tehdit oluşturabilirdi. Ailenin "burjuva karşı devriminin sembolü" haline gelmesinden korkuluyordu.

İlginç Bir Bilgi: Beyaz Ordu komutanları, Çar ve ailesini kurtarmak için özel bir operasyon planlamışlardı. Ancak Bolşevikler, bu planları öğrendikleri için aileye yönelik güvenlik önlemlerini artırdılar ve infaz kararını hızlandırdılar.

Romanovların Sonu 3

Moğollar İlk Kez Kaybediyor: Ayn Calut Muharebesi
Moğollar İlk Kez Kaybediyor: Ayn Calut Muharebesi
İçeriği Görüntüle
  • Son Yemekler ve Günlük Rutin: Aile, son günlerinde bile dini vecibelerini yerine getirmeye çalıştı. Günlük rutinleri, ibadet, yemek ve kısa yürüyüşlerden ibaretti. Dışarıdan getirilen yiyecekler giderek kötüleşmişti.
  • İddialar ve Şüpheler: Bu dönemde, aileye kaçış planları yapıldığına dair söylentiler yayıldı. Ancak bu söylentilerin çoğu, gardiyanların veya Bolşeviklerin ailenin rehavetini kırmak ve onları daha sıkı gözetim altında tutmak için yaydığı dezenformasyonlar olduğu iddia edilir.

SON GÜN: ÖLÜM FERMANI

16 Temmuz 1918, Romanovlar'ın İpatyev Evi'nde geçirdiği son gündü. Bu gün, aile için diğerlerinden farksız görünse de, dışarıda kaderleri çoktan çizilmişti.

  • Moskova'dan Gelen Emir: Bolşevik hükümeti, Yekaterinburg'daki yerel Sovyet'e, ailenin "Beyaz Terör'ün eline düşmesini engellemek" ve "karşı devrimci hareketin sembolü olmalarını önlemek" amacıyla infaz edilmesi talimatını verdi. Bu emir, merkezi yönetimden gelmişti ve yerel Bolşevik lider Yakov Yurovski'ye iletildi.
  • Hazırlıklar ve İnfaz Timi: Yurovski, infazı gerçekleştirecek timi oluşturdu. Genellikle Letonyalı ve Macar Kızıl Muhafızlardan oluşan bu tim, ailenin tamamını infaz etmekle görevlendirildi. İnfazın gizli tutulması ve aileden geriye hiçbir iz kalmaması emredildi.
  • Son Akşam Yemeği: Aile, o gece son akşam yemeğini yedi. Yemekleri her zamankinden farklı değildi. Kimsenin ailenin son yemeği olduğunu düşündüğüne dair bir belirti yoktu. Ufak tefek tartışmalar ve günlük sohbetler eşliğinde yemeklerini yediler.
  • Hazırlıkların Tamamlanması: Gece yarısına doğru, infaz timi ve Yurovski, İpatyev Evi'nin bodrum katında hazırlıklarını tamamladı. Silahlar kontrol edildi, mühimmat hazırlandı.

KANLI İNFAZ GECESİ

17 Temmuz 1918, Saat 02:00 civarı: Aile üyeleri ve dört sadık hizmetkarları (doktor Eugene Botkin, aşçı Ivan Kharitonov, uşak Aloysius Trupp ve hizmetçi Anna Demidova), evin bodrum katına indirildi. Gardiyanlar, onlara "güvenlikleri için başka bir yere taşınacaklarını" söylediler.

  • Bodrum Katında Ölüm: Aile ve hizmetkarlar, küçük bir odaya getirildiler. Yakov Yurovski, odaya girerek ailenin önünde bir açıklama okudu: "Urallar Sovyeti İşçi, Köylü ve Asker Vekilleri Konseyi'nin kararıyla, karşı devrimci hareketin sizi kurtarma çabaları başarısız oldu. Bu nedenle, infaz edilmeniz gerektiğine karar verdik." Çar'ın şaşkınlıkla "Ne?" dediği rivayet edilir.
  • Kurşun Yağmuru: Açıklamanın ardından infaz timi ateş açtı. Odanın darlığı ve kargaşa nedeniyle infaz, korkunç bir kaosa dönüştü. Bazı aile üyeleri hemen ölmedi; Çariçe Aleksandra ve kızları korselerine sakladıkları mücevherler nedeniyle kurşun geçirmez hale gelmişlerdi. Can çekişenlere süngülerle ve dipçiklerle defalarca vuruldu.

İlginç Bir Bilgi: İnfaz sırasında odada büyük bir duman ve barut kokusu oluştuğu, çığlıkların duyulduğu ve infazın bekledikleri gibi düzenli gerçekleşmediği sonradan ortaya çıkan ifadelerde belirtilmiştir.

Romanovların Sonu 4

  • Cesetlerin Ortadan Kaldırılması: İnfazdan sonra cesetler, büyük bir gizlilikle İpatyev Evi'nden çıkarıldı. Başlangıçta bir maden ocağına atılmaya çalışıldı, ancak bu başarılı olamadı. Daha sonra, Koptyaki Ormanı yakınlarında sığ bir çukura gömüldüler ve yüzleri asitlerle tanınmaz hale getirilmeye çalışıldı.

Az Bilinen Bir Gerçek: Cesetlerin taşınması ve gömülmesi sırasında da büyük zorluklar yaşanmıştır. Gardiyanlar, cesetleri tanınmaz hale getirmek için büyük çaba harcamış, hatta bir kısmını yakmaya çalışmışlardır. Bu çabalar, olayın gizli kalmasını sağlamak içindi.

MİRASI

Romanovlar'ın infazı, Rus İç Savaşı'nın sembolik olaylarından biri oldu ve sonraki yüzyıl boyunca büyük tartışmalara yol açtı.

  • Cesetlerin Bulunması ve Kimlik Tespiti: Yıllar sonra, 1979 ve 1991 yıllarında yapılan kazılar sonucunda Romanov ailesine ait olduğu düşünülen iskeletler bulundu. DNA testleri, 1990'larda ve 2000'lerin başlarında yapılan detaylı çalışmalarla, bulunan cesetlerin Çar II. Nikolay, Çariçe Aleksandra ve üç kızına ait olduğunu doğruladı. Ancak Aleksey ve Anastasiya'nın cesetleri uzun süre bulunamadı.

İlginç Bir Bilgi: Anastasiya'nın yaşadığına dair uzun yıllar süren şehir efsaneleri ve sahtekarlıklar, bu iki cesedin bulunamamasıyla daha da güçlenmişti. 2007 yılında kalan iki çocuğun da cesetlerinin bulunması ve DNA testleriyle doğrulanması, tüm iddialara son noktayı koydu.

  • Ortodoks Kilisesi Tarafından Azize İlan Edilmeleri: Rus Ortodoks Kilisesi, 2000 yılında Çar II. Nikolay ve ailesini "strastoterpets" (inançları uğruna çile çeken azizler) olarak azize ilan etti. Onların anısına Yekaterinburg'daki İpatyev Evi'nin yerine bir kilise inşa edildi.
  • Tarihsel Sorgulama ve Tartışmalar: Romanov infazı, Rusya'da ve uluslararası alanda hala tartışılmaktadır. Bolşeviklerin bu infazı emretme nedenleri, infazın acımasızlığı ve sonraki örtbas etme çabaları, tarihçiler ve araştırmacılar arasında derinlemesine incelenmeye devam ediyor.

Çar II. Nikolay ve ailesinin idamı, bir imparatorluğun ve bir çağın kapanışını simgeleyen, trajik ve hafızalardan silinmeyecek bir olaydır. O son 10 gün, korku, belirsizlik ve sonunda kaçınılmaz bir sonla dolu, insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birini oluşturur.

Muhabir: Barış Berkant Oğuz