Erzincan Sovyeti (ya da tam adıyla Erzincan İhtilal Şûrası), I. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru, 1918 yılında, Erzincan merkezli olarak kurulmuş ve sadece birkaç ay sürmüş, yerel düzeyde faaliyet göstermiş bir komünist yönetim denemesidir.
Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu cephesindeki çöküşü ve Rusya’daki Bolşevik İhtilali’nin yarattığı boşlukta ortaya çıkan bu oluşum, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında Anadolu topraklarında görülen ilk ve tek Sovyet yönetim deneyimi olması açısından tarihsel bir merak konusudur. Ancak varlığı, bölgenin karmaşık etnik yapısı ve Bolşeviklerin çekilmesiyle hızla sona ermiştir.
KURULUŞ SEBEBİ
Erzincan Sovyeti’nin doğuşu, Doğu Cephesi'ndeki kaotik askerî ve siyasi boşlukla doğrudan ilişkilidir.
- Doğu Cephesi'ndeki Çöküş: I. Dünya Savaşı sırasında Doğu Anadolu, 1916’dan itibaren Rus Çarlığı ordusunun işgali altındaydı. Ancak 1917 Bolşevik İhtilali ile Çarlık rejimi yıkıldı ve yeni Sovyet Hükûmeti savaştan çekilme kararı aldı.
- Askerî ve İdarî Boşluk: Rus ordusunun hızla geri çekilmesiyle, Erzincan ve çevresi büyük bir askerî ve idari otorite boşluğuna düştü. Bu boşluk, yerel Ermeni çeteleri, Kürt aşiretleri ve Türk milisleri arasında güvenlik sorunlarına ve çatışmalara neden oldu.
- Bolşevik Etkisi: Geri çekilen Rus askerlerinin bir kısmı, Bolşevik ideolojiyi benimsemişti. Bu askerler, Erzincan'da kalan yerel devrimci unsurlarla birleşerek, bölgede komünist ilkelerle yönetilen yerel bir otorite kurma fikrini ortaya attılar.
YEREL BİR İHTİLAL ŞURASI
Erzincan Sovyeti, resmî olarak Erzincan İhtilal Şûrası adıyla kuruldu ve Sovyet modelini taklit eden bir yönetim biçimi benimsedi.
- Kurucular: Oluşumun liderliğini, genellikle Rus ordusundan ayrılan Bolşevik fikirli subaylar (çoğu Rus veya Kafkas kökenli) ve onlara katılan yerel Türk ve Ermeni solcu unsurlar üstlendi. En bilinen figürlerden biri, yerel Bolşevik liderlerden Miroha (veya Mirzabekov) olarak anılır.
- İdarî Model: Şûra, Rusya'daki "Sovyetler" (işçi, asker ve köylü temsilcilerinden oluşan meclisler) modelini temel alarak yerel halktan temsilcileri kapsayan bir yönetim kurmaya çalıştı. Ancak bu yönetim, esasen askerî güce dayanıyordu.
- Amaç: Yönetim, bölgedeki toprak sahiplerinin mallarına el koymayı, sosyalizmi uygulamayı ve bölgede düzeni sağlamayı amaçladı. Bu durum, yerel Türk halkının geleneksel yapısıyla çatışmasına neden oldu.
YIKILIŞI
Erzincan Sovyeti’nin varlığı, bölgenin karmaşık askerî ve siyasi dinamikleri nedeniyle sadece birkaç ay sürdü.
- Osmanlı Ordusunun İlerlemesi: Bolşeviklerin savaştan çekilmesini fırsat bilen Osmanlı ordusu, Kâzım Karabekir Paşa komutasında Doğu Cephesi’nde hızla ilerlemeye başladı. Osmanlı ordusu, bölgedeki düzeni yeniden sağlamayı ve kaybettiği toprakları geri almayı hedefliyordu.
- Yerel Direniş: Erzincan ve çevresindeki yerel Türk halkı ve milis güçleri, Sovyet yönetiminin baskıcı politikalarına ve radikal sosyal reformlarına karşı tepkiliydi.
- Yıkılış (Şubat 1918): Osmanlı ordusu, 1918 yılının Şubat ayında Erzincan’ı geri aldı. Türk birliklerinin gelişiyle birlikte Erzincan İhtilal Şûrası dağıldı. Bolşevik askerî unsurların çoğu Kafkaslara doğru çekildi veya Osmanlı kuvvetlerine teslim oldu. Böylece, Anadolu'daki bu ilk ve tek yerel komünist yönetim denemesi sona ermiş oldu.
AZ BİLİNEN İLGİNÇ GERÇEKLER
-
Atatürk’ün Etkisi: Erzincan’daki bu kısa süreli Bolşevik yönetimin varlığı, Mustafa Kemal Atatürk'ün ileride (Kurtuluş Savaşı sırasında) Sovyetler Birliği ile kuracağı diplomatik ve askerî ilişkilerde dolaylı da olsa bir deneyim sağlamıştır. Atatürk, ülkesindeki Bolşevik etkisini kontrol altında tutarken, Sovyetler’den askerî destek almanın yollarını aramıştır.
-
"Fakirler Ordusu" İddiası: Erzincan Sovyeti’nin kurulmasından önce, Rus ordusundan ayrılan ve Bolşevikleşen askerlerin bir kısmı, bölgede "Fakirler Ordusu" adı altında örgütlenmeye çalıştı. Bu ordu, yerel zenginlerin mallarını yağmalamayı ve radikal sosyalizmi uygulamayı hedefliyordu.
- Ermeni Çeteleriyle Çatışma: Sovyet yönetiminin sona ermesinden hemen önce bölgede bulunan Ermeni çeteleri, Rus askerlerinin bıraktığı boşluktan faydalanarak Müslüman köylerine saldırılar düzenledi. Erzincan Sovyeti'nin yıkılışı ve Osmanlı ordusunun gelişi, bu çatışmaların sona ermesinde önemli bir rol oynadı.
- Kalıcı İz Bırakamaması: Erzincan Sovyeti, Batı’daki diğer kısa ömürlü komünist denemeler gibi (örneğin Macar Sovyet Cumhuriyeti) ulusal hafızada kalıcı bir iz bırakamamıştır. Varlığı, büyük ölçüde coğrafi izolasyondan ve Rusya’daki Bolşeviklerin doğrudan desteğini alamamasından kaynaklanan lojistik ve siyasî zafiyetlerle sınırlı kalmıştır.
Erzincan Sovyeti’nin hikayesi, I. Dünya Savaşı’nın ardından imparatorlukların yıkılmasıyla oluşan boşluklarda, ideolojilerin ve farklı yönetim modellerinin Anadolu topraklarında ne kadar geçici ve karmaşık denemeler yaratabildiğini gösteren çarpıcı bir örnektir.