TAYLAN İNAN GÜLKANAT

Türkiye’de sağlık sistemi; maliyetleriyle adından sıkça söz ettiren şehir hastaneleri, sağlıkta şiddet, Türk hekimlerinin yurt dışına göç etmesi, sağlık personelinin çalışma koşulları gibi sorunlar üzerinden tartışmaların odağı olmaya devam ediyor. Bu bağlamda, Türkiye’nin sağlık sistemindeki sorunları Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (GENEL SAĞLIK-İŞ) Ankara Temsilcisi Şenol Şahin ile konuştuk. Sağlık sistemindeki sorunların birbirine paralel olduğunu vurgulayan Şahin, sorunlarının birinin çözülmesi için diğerinin de çözülmesi gerektiğine dikkat çekti.

“ŞEHİR HASTANELERİNDEKİ BİR YATAĞIN YILLIK MALİYETİ 3 MİLYON LİRAYI BULUYOR”

Türkiye’nin OECD ülkeleri içerisinde; sağlık harcamalarında sondan 3. sırada yer aldığını anımsatan Şahin “Türkiye’ye ilişkin bu veriler sağlık sistemindeki çöküşü gözler önüne sermekte. Türkiye’deki sağlık politikalarının acil şekilde gözden geçirilmesi lazım. Sağlık hizmetlerine erişimdeki güçlüklerin kaldırılması ve koruyucu sağlık hizmetlerinin gelişmesi gibi önlemlere ihtiyaç var. Bunun yanı sıra, bazı alanlara ayrılan bütçelerin tekrar gözden geçirilmesi gerekiyor. Genel olarak bakacak olursak; 17 tane şehir hastanesine 25 yılda yapılacak ödemelerle, her biri 600 yataklı olmak üzere 875 tane hastane yapılabilir. Şehir hastanelerindeki bir yatağın yıllık maliyeti 3 milyon lirayı buluyor.” şeklinde konuştu.

“ŞEHİR HASTANELERİ, ÖZEL HASTANELER İÇİN BİR TEŞVİK OLDU”

Bazı hastanelerin kapatılarak, şehir hastanesine taşınması hakkında da konuşan Şahin “Şehir hastanelerine ulaşım zor. Hastaneler çok büyük olduğundan dolayı hastane içi ulaşım da zor. Otopark sorunu var. Vatandaş bu sorunlardan ötürü bölgesine yakın olan hastaneleri tercih etmeye başladı. Şehir hastaneleri, özel hastaneler için bir teşvik oldu diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.

“HÜKÜMET, SAĞLIKTA ŞİDDET KONUSUNUN ÇÖZÜMÜNDE KARARLI BİR DURUŞ SERGİLEMELİ”

Sağlıkta şiddet konusunda; yasanın ve yaptırımların yetersiz kaldığını belirten Şenol Şahin “Sağlıkta şiddetin çözüme kavuşması için hükümetin sağlıkta şiddeti önemsediğine ve önlenmesi gerektiğine ilişkin kararlı bir duruş sergilemesi lazım. Devletin yasama ve yargı organlarının tümü tarafından sağlıkta şiddet konusunda ortak ve tavizsiz bir tavır gösterilmesi lazım. Başta büyük hastaneler olmak üzere hastanelerin girişine X-Ray cihazı konulmalı. Güvenlik görevlilerin sayısı artırılmalı. Bir acil durum butonu konulması lazım. Hekimin odasına, masasına bu buton konulmalı. Şiddete başvuran kişiler için sağlık sistemi içerisinde bir bilgi sistemi oluşturulmalı. Bu kişilerin tekrar bu sağlık kurumuna müracaatlarında bilgilendirme amaçlı doktorların önüne düşmesi lazım. Sistemde doktor bu hastanın daha önce sorun yaratmış olduğunu gördüğünde güvenlik önlemlerini ona göre alabilir.” sözlerine yer verdi.

“HEKİM GÖÇÜNÜN EN ÖNEMLİ ETKİSİ; ÇALIŞMA KOŞULLARI”

Genç hekimlerin yurt dışına gitme durumlarını da değerlendiren Şahin, sağlık personeli açısından sıkıntı çekildiğini belirterek emekli hekimlerin tekrar göreve çağrıldığına dikkat çekti. Sağlık sistemindeki sorunların birbirine paralel olduğunu vurgulayan Şahin “Hekim göçünün en önemli etkileri elbette çalışma koşulları… Hasta yoğunluğu, çalışma saatleri, nöbetler, ücretler, sağlıkta şiddet gibi unsurlar hekim göçünü etkiliyor. Yurt dışında oturmuş bir sistem var, sağlıkta şiddet diye bir şey yok denecek kadar az, çalışma saatleri daha elverişli, iş yükü buna göre ayarlanıyor. Öncelikle sağlıkta şiddet konusu çözülmeli. İş yükü sorunu, çalışma saatleri çözülmeli. Bu durumlar, hekimlerin sağlığında problemlere yol açıyor. Sağlık çalışanının, bu sebeplerden dolayı motivasyonun düşmesi demek, sağlık sisteminin de aksaması demek. Bu sorunların birini çözmek için diğerinin de çözülmesi lazım. Bütün sorunların çözülmesi lazım” değerlendirmelerinde bulundu.

Muhabir: Haber Merkezi