İngilizce öğretmeni Filiz ve Doktor Azmi Serin çiftinin tek çocukları olan Caner Serin'e (38), 1989'da 2,5 yaşındayken otizm tanısı konuldu. Anne Filiz Serin, o dönem otizm farkındalığının az olması ve eşinin mecburi hizmet görevini yaptığı Trabzon Vakfıkebir’de eğitim verecek öğretmen olmamasından dolayı oğluna kendi eğitim verdi. Anne Serin, oğlunun sosyalleşebilmesi için eşini Trabzon’da bırakarak Ankara’ya döndü. Ankara'da özel eğitimini sürdüren ve müzik eğitimi alan Caner'e, yine annesi de destek verdi. Ailesinin desteğiyle, ilköğretim ve lise eğitimini başarıyla tamamlayan ve şan eğitimi de alan Caner Serin, 2 sene önce Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Piyano Bölümü'nü kazandı. 2’nci sınıf öğrencisi olan ve çok iyi piyano çalan Caner Serin, yurt içinde ve yurt dışında pek çok konser verdi. Günümüzde emekli olan anne Filiz Serin, otizmli piyanist oğluyla yaşam mücadelecisini kitaplaştırdı. Filiz Serin, 200 sayfadan meydana gelen ‘Seni Yazdım’ isimli kitabında oğlunun otizmle mücadelesini ve başarılarını anlattı. Kitapta Caner Serin'in ilk konserinin öncesinde kulisteki son 1 saati, senarist Mehmet Yılmaz tarafından tiyatro oyununa çevrildi.

"Zor zamanlardı doğru"

Filiz Serin, doktor olan eşinin Trabzon Vakfıkebir'deki mecburi hizmeti ve dönemin şartları nedeniyle oğluna kendisinin eğitim verdiğini aktardı. Zaman zaman ağladığını ve duvarlara bağırdığını belirten Serin, oğlunun otizmli olması sebebiyle hiç kimseden çekinmediklerini, onu her yere götürdüklerini ve ona oyunlar oynatarak eğitim verdiğini dile getirdi. Filiz Serin, "Zor zamanlardı doğru. Baktım ki orada bu olmayacak ve sadece bu oyunlarla da olmayacak; onun sosyalleşmesi gerekecek ve hocalarımızın söylediği gibi, sağlıklı çocuklarla bir arada olması gerekecek; hemen Ankara'ya geldim. Eşimi bıraktım. Okulumda, İngilizce öğretmenliğine başladım. Yani normal yaşama döndük. Biz ne zaman normal yaşama döndük, Caner sağlıklı çocuklarla bir arada kreşte oldu; hocaları, öğretmenleri onu çok sevdi, ondan sonra biz gerçekten oh dedik" dedi.

Öğretmenlikten kalan alışkanlıklar sayesinde hep not tuttuğunu aktaran Filiz Serin, "Hissettiklerimi, acılarımı, Caner'in yaptıklarını, her bir kelimesini, ilk kelimesi neydi hepsini yazdım. Önce kendimi anlattım. Oradan Caner'le olan yaşama geçtim. İşte bu kitabın doğuşu da öyle oldu. Güzel de olduğunu düşünüyorum. En azından okuyanlar bir otizmli ne hisseder, bir otizmli aile nasıl olur onları gördük derler” ifadelerine yer verdi.

Sağanak Yağış Geliyor: Bu Bölgelerde Dikkatli Olun
Sağanak Yağış Geliyor: Bu Bölgelerde Dikkatli Olun
İçeriği Görüntüle

"Don anda bir şans güldü"

Oğlunun küçük yaşta müziğe ilgisi olduğunu ankatan Filiz Serin, ona eğitimler aldırmaya başladığını aktardı. Alaylı şekilde yetişip müzisyenlik yapan oğlunun üniversite sınavından yeterli puanı almasıyla birlikte Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Piyano Bölümü'nü kazandığın ve 2’nci sınıfta eğitim gördüğünü söyleyen Serin, “Üniversiteye giden çocukların ailelerine: ‘Ah biz alaylıyız, alaylı kaldık’ dedim; ama son anda bir şans güldü. İzmir'de yaşıyorduk. Çok köklü bir değişim yaparak Çanakkale'ye taşındık" ifadelerini kullandı.

Ayşenur DEMİRTAŞ GÜL-Emirhan YÜZÜGÜLDÜ/ANKARA, (DHA)-

Kaynak: DHA