Bu pencereden baktığınız zaman gerçekten durum biraz karışık. Bu sefer işler biraz farklılık gösteriyor. Burada CHP’nin genç Genel Başkanının partisine tam olarak sahip çıkamadığı ortaya çıkıyor.
Bu ise benim iddiam değil, birkaç gündür partinin üstünde kopan fırtınalar sırasında bazı partili eski ve de yeni milletvekilleri ile yaptığım konuşmalarda bu durum ortaya çıkıyor.
Evet doğrudur, CHP’nin yeni genel başkanı, son aylarda ortaya çıkan ve partinin üstüne bir kabus gibi çöken sorunlarla boğuşmaktan biraz parti içi sorunları ihmal etmiştir.
Bizler bu sütunlarda zaman zaman bu konuyu işledik ve ‘’ sayın Özgür Özel, parti içinde sıkıntılar var, lütfen eski yeni vekil demeden tüm partilileri bir araya getirip birlik ve beraberliği sağlayın ‘’ demiştik.
Bugüne kadar bu konuda adımlar atılmadı, atılmadığı gibi Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekledikleri için bu kadrolar hep dışlandı. Bizlerde bu durumu zaman zaman dile getirmiştik .
Halen görevde olan ve meclis çatısı altında görev yapmalarına rağmen bazı küskün vekiller, genel kurul salonlarına girerken birbirlerine selan bile vermeden yan yana geçip gidiyorlar demiştik.
Bu duruma aldırış edende olmamıştı. Ayrıca yerel yönetimlerden ve Belediyelerden pis kokular geliyor buralara da özel önlemler alınmalıdır diye uyarılarda da bulunmuştuk.
Gerçi Genel Başkan Özgür Özel, daha işin başında, yerel seçimlerden hemen sonra belediyelere ayrı bir pencere açmış ve ‘’ kesinlikle şeffaf belediyecilik yapacaklar, bu amaçla 6 ayda bir denetleme yapacağız ‘’ demişti.
Ne oldu, peki bu denetimler yapıldı mı? Belediyelerle ilgili bizlerin kulaklarına gelen şaibeli durumlar eminim ki sizlerin kulaklarına gelmiştir. Kılıçdaroğlu’nun isyanı da bunadır.
O kadarki işi biraz daha ileriye götürüyorum, CHP’li belediyeler artık bölgelerinde hükümdarlıklarını ilan etmiş gibi gözüküyor, söylentiler böyle. Bu nedenle kendilerini milletvekillerinden de üstün görmeye başlamışlardır.
Onların telefonlarına çıkmamakta ve bölgeleri için yapılması gereken taleplere de olumlu cevap vermemekte oldukları şeklindeki şikayetler ayyuka çıkmış durumda.
Doğrusu bazı partili vekillerle yaptığımız görüşmelerde onlarda maalesef durumun bu şekilde olduğunu söylemişlerdir. Hatta zaman zaman çeşitli bölgeler yaptığımız iş gezilerinde vatandaşlardan da bu yönde şikayetlerin geldiğini duymuşuzdur.
İşte CHP’nin içinde bugün ortaya çıkan durum bunların yansımasıdır. CHP’nin önceki genel başkanı Kılıçdaroğlu’ da buna işaret etmiş ve isyan etmiştir.
Gerçi o açıklamalar bir hata idi. Kol kırılıp yeni içerde kalmalıydı. Varsa bu yönde bir şikayet onu şu anki Genel Başkan Özgür Özel’i kenara çıkıp onla paylaşmalıydı.
Ancak, inanın şu an CHP’nin içindeki sancılar hep bundan ileriye gelmektedir. Partide bir bütünlük maalesef kalmamıştır. Özgür Özel’e söylemiş ve yazmış idik. Önce parti içinde birlik ve beraberliği sağlayın demiş idik.
Ne olurdu sanki en azından 27 ve 28 dönem vekillerini bir kampa alsaydınız onlarla beraberlik ve birliği kapalı kapılar arkasında sağlasaydınız. En azından parti içinde ki sancılar bu boyuta gelmeseydi.
Şunu da belirtmeliyim, bu kez Genel Başkan Özgür Özel bu konulardaki şikayetleri dikkate almış olacak ki. Hafta sonu yapılacak 39’uncu olağan kurultayda bazı yenilemeler yapacakmış.
Eminim ki bu kez dost, ahbap çatışması olmaz. Yarışın demokratik olarak yapılması sağlanır ve liyakat esasına dayalı kadrolar ortaya çıkartılır. PM ve MYK’ da yapılacak yenilemeler bu esasa göre yapılmalıdır.
Zira artık bu işin affı yok, zamanda yok. CHP yenilenmeli eski ve yeni partililerin uyarıları dikkate alınmalıdır. Bu durum virajdan sonra son çıkıştır. Artık CHP kendisini sadece halkın sorunlarına vermeli ve CHP’li belediyeleri de mercek altına almalıdır. Dost acı söyler, bundan sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bileceği iştir.