Nizamülmülk (1018-1092), asıl adıyla Ebû Ali Hasan bin Ali et-Tûsî, sadece Selçuklu İmparatorluğu'nun değil, tüm İslam tarihinin en büyük ve etkili devlet adamlarından biridir.
Tam 30 yıl boyunca, sırasıyla Alparslan ve oğlu Melikşah olmak üzere iki büyük Selçuklu Sultanı'na vezirlik yapmış, imparatorluğun askerî bir güçten köklü bir medeniyet ve devlet geleneğine dönüşmesinde kilit rol oynamıştır.
Nizamülmülk'ün mirası, bir yandan devleti kurumsallaştıran siyasi dehası, diğer yandan İslam dünyasının eğitim sistemini dönüştüren Nizamiye Medreseleri'dir.
BASİT BİR KATİPİN VEZİR OLMA YOLCULUĞU
Nizamülmülk, 1018 yılında günümüz İran’ının Tus bölgesinde doğdu. İlk eğitimi sırasında din ve hukuk (fıkıh) üzerine derinleşti.
- Gazneliler ve İlk Görevler: Kariyerine Horasan'da, Gazne Devleti'nin yerel yöneticilerinin yanında katip olarak başladı. Bu dönemde edindiği bürokratik deneyim, onun devlet mekanizmasını içeriden tanımasını sağladı.
- Selçuklu'ya Geçiş: Selçuklu Beyleri Gaznelileri Horasan’dan çıkardığında, Nizamülmülk, Selçuklu yöneticisi Çağrı Bey'in hizmetine girdi. Onun ölümünden sonra ise oğlu Alparslan’ın veziri oldu (1064).
- Nizamülmülk Unvanı: Sultan Alparslan, onun devlet işlerindeki üstün yeteneğini ve düzenleme (nizam) kabiliyetini görerek kendisine "Nizamülmülk" (Devletin Düzeni) unvanını verdi.
İKİ SULTANIN GÜÇLÜ SAĞ KOLU
Nizamülmülk'ün 30 yıllık vezirliği, Selçuklu İmparatorluğu'nun hem toprak hem de kurumsal olarak en parlak dönemine denk gelir.
- Merkezî Otoritenin Güçlenmesi: En büyük başarısı, göçebe gelenekleri güçlü olan Selçuklu hanedanını, güçlü bir bürokrasi ve merkezî otoriteye dayalı, köklü bir İslam devletine dönüştürmesidir. İktidarı, kabile reislerinden ve yerel valilerden alıp merkeze bağladı.
- Fethin Kurumsallaşması: 1071 Malazgirt Zaferi sırasında Sultan Alparslan’ın yanında yer aldı ve zafer sonrasındaki idari düzenlemeleri yaptı. Fethedilen toprakların yönetimi için etkili bir sistem kurdu.
- Toprak Yönetimi (İktâ Sistemi): Askerî gücü ve bürokrasiyi besleyen İktâ Sistemi'ni (toprakları hizmet karşılığında komutanlara veya memurlara tahsis etme) düzenledi ve yaygınlaştırdı. Bu sistem, hem toprakların işlenmesini sağladı hem de ordunun masraflarını merkezî hazineye yük olmadan karşıladı.
- İstihbarat ve Kontrol: İmparatorluğun dört bir yanına gönderdiği sadık ajanlar ve müfettişler (şahneler) aracılığıyla tüm yöneticileri denetledi ve bu sayede yolsuzluk ve isyanları büyük ölçüde önledi.
NİZAMİYE MEDRESELERİ VE SİYASETNAME
Nizamülmülk'ün mirası, sadece devlet yönetiminde değil, aynı zamanda eğitim ve siyaset felsefesi alanında da yaşamaktadır.
- Nizamiye Medreseleri: En önemli ve kalıcı başarısı, 1067 yılında Bağdat'ta kurulan ve kısa sürede imparatorluğun diğer büyük şehirlerine yayılan Nizamiye Medreseleri'dir.
- Amacı: Bu medreselerin iki temel amacı vardı: Sünnî inancı güçlendirmek ve Şiî Fâtımîler ve özellikle Bâtınîler'in (İsmailî mezhebinin radikal kolları) propagandasına karşı entelektüel bir savunma hattı oluşturmak.
- Eğitimin Kurumsallaşması: Bu medreseler, ücretsiz eğitim veren, öğrencilere burs sağlayan ve bilimsel araştırmayı destekleyen ilk sistemli yükseköğrenim kurumlarıydı. Ünlü İslam bilgini İmam Gazali bu medreselerde ders vermiştir.
- Siyasetnâme (Siyerü'l-Mülûk): Sultan Melikşah’a sunduğu bu eser, İslam siyaset felsefesinin ve devlet yönetimi geleneğinin en temel kitaplarından biridir. Bir "hükümdara öğütler" kitabı formatında yazılan eser; adalet, askerî strateji, maliye yönetimi ve bürokratların denetimi gibi konuları detaylıca ele alır.
HAŞHAŞİ SUİKASTİ
Nizamülmülk’ün muazzam gücü ve Bâtınîler’e (Haşhaşiler) karşı yürüttüğü amansız mücadele, onu bu tarikatın bir numaralı hedefi haline getirdi.
- Suikast: 14 Ekim 1092 tarihinde, Nişabur’dan Bağdat’a giderken, Nahavend yakınlarında bir Bâtınî fedaisi tarafından suikast sonucu bıçaklanarak şehit edildi.
- Kırılma Noktası: Nizamülmülk’ün ölümünden sadece bir ay sonra, 19 Kasım 1092’de, Sultan Melikşah da öldü. Bu iki liderin peş peşe vefat etmesi, Selçuklu İmparatorluğu’nda büyük bir taht kavgası ve fetret devri başlamasına neden oldu. Bu, imparatorluğun gerileme sürecindeki en kritik dönüm noktalarından biri oldu.
AZ BİLİNEN İLGİNÇ GERÇEKLER
-
Üç Arkadaş Efsanesi: Halk hikâyelerine göre Nizamülmülk, şair Ömer Hayyam ve Hasan Sabbah'ın (Bâtınî lideri) çocukluk arkadaşlarıydı ve üçü birlikte "hangimiz zengin olursa diğerine yardım edecek" diye sözleşmişti. Vezir olduğunda Nizamülmülk, Ömer Hayyam'a maaş bağlamış, ancak Hasan Sabbah'ın devlet kademelerinde yükselme isteği reddedilince araları açılmış ve bu durum Sabbah’ın radikalleşmesine neden olmuştur. (Bu hikâyenin tarihî doğruluğu tartışmalıdır, ancak kültürel etkisi büyüktür.)
-
En Yaşlı Vezir: Görev yaptığı dönemde çok uzun yaşamış ve yeteneklerini geç yaşına kadar korumuştur. Öldürüldüğünde 74 yaşındaydı. O dönem koşullarında bu, çok ileri bir yaş kabul edilirdi.
- Melikşah İle Gerilimi: Vezirliğinin son dönemlerinde, Sultan Melikşah’ın karısı Terken Hatun'un siyasî hırsı ve Nizamülmülk'ün oğullarını önemli görevlere ataması nedeniyle Sultan ile Vezir arasında gerilim yaşanmıştır. Bazı kaynaklar, suikastın ardında saray içi çekişmelerin de olabileceğini ima eder.
Nizamülmülk, idari reformları ve eğitim kurumlarıyla hem Selçuklu'nun yükselişini sağlayan hem de arkasından gelen nesillere güçlü bir devlet ve bilim mirası bırakan, İslam medeniyetinin kurucu figürlerinden biri olmuştur.