TBMM'de Saadet, Gelecek ve DEVA partileri milletvekillerinden oluşan Yeni Yol Partisi'nin grup toplantısı gerçekleştirildi. Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Milli Görüş hareketinin 56 yıldır terör sorununun çözümü için çalıştığına dikkat çekerek, "'Terörsüz bir Türkiye' diye ifade ediliyor. Biz 'Yaşanabilir bir Türkiye' diyoruz. Bundan kastımız; bu topraklarda bir tek evladımızın daha canının yanmamasıdır, adaletin tesis edilmesidir, kalkınmanın süratli ve yaygın olmasıdır. Süreçlerin tek bir kazanıma odaklanmasına karşıyız. Şu konuda memnuniyetimizi ifade etmek istiyorum; biz en başından beri sürecin kapalı kapılar ardında değil, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yürütülmesini vurguladık. Gelinen noktada, bu konuda bir mutabakatın sağlanmış olması sevindiricidir. Ancak, endişelerimiz tamamen ortadan kalkmış değil. Meclis'e getirilecek olan 10'uncu Yargı Paketi, bu sürecin akıbetini belirleyecektir. Şimdiden uyarıyoruz; kaş yaparken göz çıkarmayın. Eli silah tutanları affederken, eli kalem tutanları, eli pankart tutanları içerde tutarsanız bunun toplumsal vicdanda karşılığı olmaz. Yargı paketi, sadece sürecin kapsamıyla sınırlandırılmamalı, KHK (Kanun Hükmünde Kararname) mağdurları başta olmak üzere, adalet beklentisi olan bütün kesimleri kapsayacak şekilde düzenlenmelidir. Geçmişte yaşanan acı tecrübeler ortadadır. Milletimizin bir kez daha hayal kırıklığına uğramasına izin verilmemelidir. Saadet Partisi olarak biz, akan kanın durması, şiddetin son bulması ve gerçekten yaşanabilir bir Türkiye'nin inşa edilmesi için atılan her samimi adımın yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Ancak unutulmasın ki af yoksa, adalet yoksa tesirli olmaz" dedi.
"Cumhurbaşkanının bu süreci bizzat sahiplenmesi ve toplumu doğrudan bilgilendirmesi gerekir"
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, yeni sürecin meşru, demokratik siyaset zemininde olması gerektiğini söyledi, "Bunun birinci adresi TBMM'dir. Birinci adrestir ama tek adres değildir. TBMM bu konuyla ilgili bilgilendirme, istişare ve yasal düzenlemeler yapmak için en önemli adrestir. Ancak yaşanan sorunların çözümü için sivil toplumun, bu konulara kafa yoran, düşünen insanların da sürecin içerisinde olması gerekir. Konunun taraflarıyla, düşünürleriyle bu sürecin birlikte yoğrularak yürümesi gerekir. En önemli konu ise eğer yapılanların ve yapılacakların doğru olduğuna inanıyorsa ülkenin Cumhurbaşkanının bu süreci bizzat sahiplenmesi ve toplumu doğrudan bilgilendirmesi gerekir. Çünkü şu andaki sistemde nihai icra makamı Cumhurbaşkanlığıdır" diye konuştu.
Şu ana kadar DEM Parti'nin siyasi partileri bilgilendirdiğini dile getiren Babacan, "Ancak bu işin öncülüğünü, sorumluluğunu hükümet üstleniyorsa artık bilgilendirme de hükümet tarafından yapılmalı. Muhalefeti bilgilendirme, Meclis'i bilgilendirme bizzat devletin ilgili kurumları tarafından yapılması lazım; çünkü ortada karmakarışık bir bulmaca var. Hiç kimse resmin tümünü göremiyor, parça parça yapılan çalışma, sağa sola sızdırıldığı kadarıyla bilgi alınmaya çalışıyor. Bu kadar önemli bir mesele bu şekilde yürütülmez, bundan sonra böyle gitmez" ifadelerine yer verdi.
Aliekber METE/ANKARA, (DHA)-