Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa’da, Sırplar tarafından 8 binden fazla sivilin katledildiği soykırımın 30’uncu yıl dönümü kapsamında, Ankara’da “Dünya Srebrenitsa’yı Unutmuyor” konulu konferans düzenlendi.
Ankara Üniversitesi (AÜ) Dil Tarih Coğrafya Fakültesi (DTCF) Muzaffer Göker Salonu'nda, AÜ, DTCF ve Tarih Topluluğu ile Zambak Boşnak Kadınlar Derneği işbirliğinde "Dünya Srebrenitsa'yı Unutmuyor" konusuyla düzenlenen konferans yoğun ilgi gördü.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Balıkesir Üniversitesinden Doç. Dr. Admir Mulaosmanovic, "Soykırım Bilincinin Katmanlı Yaratımı" başlığıyla Bosna Hersek'teki Osmanlı mirası ve ülkede 1992-1995'te yaşanan savaşın nedenlerine ilişkin tarihsel süreci katılımcılarla paylaştı.
Doksanlı yılların başında Sırpların Müslümanlara ve İslam'a yönelik nefreti artırdığına dikkati çeken Mulaosmanovic, "Bosna Hersek her şeye rağmen hayatta kalmayı başardı. İslam yok olmadı." dedi.
Mulaosmanovic, Sırpların günümüzde bile bazı etkinliklerinde Srebrenitsa'yı hedef alan çirkin söylemlerde bulunduklarını aktardı.
Zambak Boşnak Kadınlar Derneği Başkanı Dzenita Özgüner de konferansın açılışında yaptığı konuşmada, Srebrenitsa'daki soykırımın unutulmaması gerektiğini belirterek, "Soykırım taşıması çok ağır bir yüktür. Yıllar geçse de kolay kolay atlatılamıyor. Yarası derin, vicdanen 'neden biz değil de onlar' cümlesi sizi bırakmıyor, bir türlü geçmiyor." dedi.
Srebrenitsa'da ne oldu?
Srebrenitsa'nın, 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin ardından Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, daha sonra Sırplara teslim edildi.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak erkeği ormanlık bölgede, fabrikalarda ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar ise toplu mezarlara gömüldü.
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor.
Aradan 30 yıl geçmesine rağmen 1000'den fazla soykırım kurbanının cesedine henüz ulaşılamadı.
