AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı tarafından 'Cuntacılık ve Darbecilikle Mücadele; 27 Nisan' paneli, 'Bir dik duruşun hikayesi' temasıyla parti genel merkezinde düzenlendi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın moderatörlüğünde düzenlenen panele, eski TBMM Başkanları Cemil Çiçek ve Mehmet Ali Şahin katılım sağladı. AK Parti'li Yalçın, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan, 15 Temmuz gibi darbe, muhtıra ve darbe girişimlerinin her birinin demokrasi tarihinde derin ve tatsız izler bıraktığını belirtti. Yalçın, "Hepsi bir bütün olarak ele alındığında darbecilik hareketleri ve bununla ilintili olarak vesayetçilik zihniyeti, belki de ülkemizin gelişme ve ilerlemesini engelleyen en temel faktörlerden biri olmuştur. Buna rağmen birçok düzlemde darbecilik meselesinin tam olarak anlaşılmış olduğunu ve gerekli derslerin çıkartılmış olduğunu söylemek de çok kolay değil. Dahası güncel siyasi tartışmalar birçok tarihi gerçekliğin unutulmasına ve hatta zaman zaman çarpıtılmasına bile neden olabiliyor" dedi.

Liverpool, 34. Haftada Şampiyonluğunu Garantiledi
Liverpool, 34. Haftada Şampiyonluğunu Garantiledi
İçeriği Görüntüle

'Bu iftiraların hiçbirini kabul etmiyoruz'

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'cunta' söyleminden bahseden Yalçın, "CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, partimizi doğrudan doğruya hiçbir şekilde ilgilendirmeyen bir yolsuzluk soruşturması üzerinden 'cuntacı' ilan etmeye kalkışması, aklımıza ve hafızamıza hakarettir. Bu iftiraların hiçbirini kabul etmiyoruz ve 'Bir yerde cunta varsa, orada CHP vardır' diyoruz. Biz ise AK Parti olarak bu ülkede darbelerle, muhtıralarla, vesayetle mücadeleyi en etkili biçimde veren parti olmanın gururunu yaşıyoruz. CHP Genel Başkanı belki kendi seçmeni nezdinde belediye başkanlarının bulaştığı yolsuzlukların üzerini örtmeye çalışıyor olabiliyor. Belki kendisinin bile şu ana kadar kefil olamadığı bir belediye başkanının yolsuzluklarını unutturmak için tarihi gerçekleri altüst ederek çarpıtmaya çalışıyor olabilir. Kimse kusura bakmasın, biz gerçekleri biliyoruz. CHP Genel Başkanının cüretkarlığı ya cehaletinden ya da gerçekleri sınırsızca çarpıtabileceğine olan inancından kaynaklanıyor olabilir. Ancak böylesi bir cüretkarlığa meydanı bırakırsak bunca yıl boyunca demokrasi için darbecilik zihniyetine karşı verdiğimiz mücadelenin hakkını da vermemiş oluruz. O nedenle darbeleri ve darbecileri hatırlamak ve hatırlatmak hepimizin görevidir. Anlamak ve anlatmak, darbelerin önemini kavramak ve kavratmak bize düşer" şeklinde açıklama yaptı.

'Ülkemizde askeri vesayet mekanizması çökmüştür'

27 Nisan e-muhtırasını ve o dönemlerde yaşananlardan bahseden Yalçın, "AK Parti'liler o tarihlerde sokakları işgal etmedi, yalanlara iftiralara başvurmadı, provokasyonlara kalkışmadı, kutsallara küfretmedi, boykot çağrısında bulunmadı, tencere tava çalmadı. AK Parti'liler büyük bir vakar ve sükunetle sandığa gitti ve iradesine sandıkta bir kez daha sahip çıktı. AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde cesaretle dik bir duruş sergiledi. AK Parti'liler de aynı cesaretle partisine ve iktidarına sahip çıktı. Demokrasi tarihimizde ilk kez askeri vesayete karşı bir dik duruş sergilenmişti ve millet de bu duruşu benimsemişti. Darbeciler ilk kez istediklerini alamamış ve milletin iradesini çiğneyememişti. İşte 27 Nisan'ın önemi biraz da buradan kaynaklanır. 27 Nisan e-muhtırasına karşı konulan dik duruş, sonrasında vesayet mekanizmalarının teker teker çökertilmesinin de başlangıcı oldu. Bugün ülkede herhangi bir parti iktidara geldiğinde muktedir olabileceğini düşünüyorsa işte bu 27 Nisan e-muhtırasına karşı konulan tavırla başlayan şanlı bir devrim sürecinin sonucudur. Şükürler olsun bugün ülkemizde askeri vesayet mekanizması çökmüştür. Ancak vesayet zihniyeti, CHP'nin kodlarında dipdiri varlığını sürdürmektedir" diye belirtti.

Kaynak: DHA