Toplantılar kapsamında, Türkiye’nin sağlık turizmi alanındaki başarısını hedef alan dezenformasyon içerikli haberler ve bunlara karşı alınması gereken önlemler detaylı bir şekilde değerlendirildi. Bu doğrultuda, Uluslararası Sağlık Turizmi Enstitüsü tarafından hazırlanan "Sağlık Turizminde Türkiye'ye Yönelik Dezenformasyonla Mücadele" başlıklı kapsamlı raporlar, Genel Müdürlere ayrı ayrı takdim edildi.
Raporlarda, son dönemde özellikle uluslararası basında yer alan yanıltıcı ve gerçek dışı haberlerin sektöre olan etkileri incelenirken, bu tür dezenformasyonlara karşı izlenmesi gereken stratejik adımlar konusunda öneriler sunuldu.
Görüşmelerde ayrıca, enstitü tarafından başlatılan "Sağlık Turizminde Türkiye Globalde" hareketi hakkında ayrıntılı bilgiler paylaşıldı. Bu inisiyatifin Türkiye’nin sağlık turizminde uluslararası rekabet gücünü artırmayı, marka algısını güçlendirmeyi ve uluslararası hastaların Türkiye’ye yönlendirilmesini teşvik etmeyi amaçladığı belirtildi.
"Doğru ve güvenilir verilerle yanıt vermek adına proaktif adımlar atacağız"
Ziyaretlerin ardından bir açıklama yapan Dr. Fatih Seyran, Türkiye’nin sağlık turizminde dünyada yükselen bir güç haline geldiğini vurgulayarak şunları söyledi: "Ülkemizde hızlı bir yükselme grafiğinde olan sağlık turizmi, şüphesiz Türkiye’nin en önemli ihracat kalemlerinden biri olacak. Ancak, son dönemlerde uluslararası basında Türkiye’nin sağlık turizmi hizmetlerine yönelik bazı dezenformasyon içerikli haberlerin yayımlandığını dikkatle takip ediyoruz. Bu tür yanıltıcı bilgilere karşı doğru ve güvenilir verilerle yanıt vermek adına proaktif adımlar atacağız. Türkiye, sunduğu yüksek kaliteli sağlık hizmetleriyle sadece bölgesinde değil, global ölçekte de öncü bir konumda. Bizler de sektörün tüm paydaşlarıyla iş birliği içinde, ülkemizin sağlık turizminde hak ettiği yere ulaşması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz."
