Göz'ün makam odasına pencereden giren bir çift kumru, yaklaşık 2 hafta önce duvar lambasının üstüne yuva yaptı. Yuvalarını bozmayan ve onlara rahatsız etmemeye özen gösteren Göz, kumrular için pencerenin önüne su ve yiyecek yerleştiriyor.
İrfan Göz, hizmet binalarının 1890'lı yıllarda inşa edilmiş tarihi bir bina olduğunu aktardı.
Kumruların odasına yuva yapmaya başladığını görünce buna müsaade ettiğini anlatan Göz, "Acaba benden ürkerler mi kaçarlar mı diye endişe ettim. Misafir olmalarını istiyordum. Yuvalarını yapınca dedim ki 'Bunlar bana uzun süre misafirliğe geldi.' Biz de misafirliklerini kabul ettik. Odamı değiştirmeyi bile düşündüm vazgeçip giderler mi diye ama yuvalarını yapmaya devam ettiler. Baktık birbirimizden rahatsız olmuyoruz, beraber çalışabiliriz diye düşündük." edi.
"Lambayı onları rahatsız etmemek için kullanmıyoruz"
Dişi kumrunun kuluçkada olduğunu, yavruların birkaç güne kadar yumurtadan çıkacağını tahmin ettiğini dile getiren Göz, şöyle devam etti:
"Medeniyetimiz icabı yaratılmışlara Yaradan'dan dolayı hoşgörüyle bakan bir milletiz. Ev sahipliği yaptık, bundan da memnunuz. Yuvanın dişi kuş tarafından yapıldığına şahitlik yaptım. Dışarıdan erkek çalıları getiriyor, buradaki dişiye veriyor. Dişi o çalıyı örüyor. Lambayı onları rahatsız etmemek için kullanmıyoruz. Açık camdan rüzgar olur, rahatsız olurlar, yuvaları dağılır diye camı kapattık. Diğer camı açık bıraktık. İhtiyaçlarını dışarıdan bu camdan görüyorlar."
Göz, "Vatandaşın işini aksatmadan, kuşları da rahatsız etmeden işleri sürdürüyoruz. Osmanlı'da binalarda kuşların da barınacağı yerler yapılırdı. Çetin kış şartlarında dağdaki kurtlar kuşlar zarar görmesin, açlıktan ölmesin diye yiyecek atılırdı. Böyle bir medeniyetin mensuplarıyız." diye konuştu.
Makam odasındaki kumruları görenlerin şaşkınlık yaşadığını anlatan Göz, "Bazıları fark edemiyor odaya girdiklerinde 'Sessiz olun misafirlerimiz var' diyorum. Onlar sandalyelere bakıyorlar, yukarı bakmayı düşünmüyorlar. Onları işaret edince hemen telefonlarına sarılıp fotoğraflamaya başlıyorlar." dedi.
