Türkiye’de uzun yıllardır saha çalışmaları yürüten Japon deprem uzmanı, 35 yıllık deneyimine dayanarak ülkenin deprem gerçeğine dikkat çekti. Art arda yaşanan sarsıntıların toplumda farkındalığı artırması gerektiğini belirten uzman, Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını unutmamak gerektiğini vurguladı.
“Türkiye’nin tamamı deprem kuşağında yer alıyor”
Uzman, ülkenin aktif faylarla çevrili olduğuna dikkat çekerek, deprem riskinin sadece belirli bölgelerde değil, tüm ülkede ciddiyetle ele alınması gerektiğini söyledi. Özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF) ve Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) üzerindeki şehirlerde tehlikenin her zaman canlı olduğunu belirtti.
En riskli bölgeler: Marmara, Doğu Anadolu ve Ege ilk sırada
Uzmanın açıklamalarına göre deprem açısından en hassas bölgeler şöyle:
Marmara Bölgesi
Özellikle İstanbul’un büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu söyleyen uzman, beklenen Marmara depremi için bireysel ve toplumsal hazırlığın vazgeçilmez olduğunu söyledi.
Doğu Anadolu Bölgesi
2023’te yaşanan büyük depremlerin ardından bölgenin hala enerji biriktirme ve boşaltma döngüsünde olduğunu belirtti. Elazığ, Malatya, Kahramanmaraş ve çevresindeki hareketliliğin sürdüğünü ifade etti.
Ege Bölgesi
Çok parçalı fay yapısı nedeniyle Ege’nin Türkiye’de en sık sarsıntı yaşayan bölgelerden biri olduğuna vurgu yaptı.
“Tamamen güvenli bir yer yok"
Deprem tehlikesinin ülke genelinde var olduğuna dikkat çeken uzman, yine de daha az riske sahip bölgelerin bulunduğunu ifade etti:
Görece Daha Güvenli Yerler
-
Karadeniz’in iç kesimleri
-
Konya ovası ve çevresi
-
Trakya’nın bazı alanları
Ancak bu bölgelerde bile riskin tamamen sıfır olmadığının altını çizdi.
“Sorun deprem değil, hazırlıksızlık”
Uzmanın aktardığına göre; Türkiye’de asıl problem, yapı güvenliği ve denetim eksikliği. Yeni yönetmeliklere uygun inşa edilmiş binaların çok daha dayanıklı olduğunu fakat eski ve güçlendirilmemiş yapıların büyük tehdit oluşturduğunu belirtti.
Ayrıca toplum bilincinin artırılması gerektiğini söyleyerek vatandaşların acil durum çantası hazırlığı, toplanma alanlarını bilme ve yapı güçlendirme gibi konulara hakim olması gerektiğini anımsattı.
Vatandaşlara çağrı: “Depremi beklemeyin, hazırlığa bugün başlayın”
Uzman, Türkiye’nin gerçekliğinin deprem olduğunu vurgulayarak şu önerilerde bulundu:
-
Binanızın deprem dayanım raporunu kontrol ettirin
-
Evinizdeki büyük eşyaları sabitleyin
-
Aile içinde acil durum planı oluşturun
-
Bilimsel kaynakları takip edin
-
Asılsız söylentilere itibar etmeyin
35 yıllık deneyimini Türkiye’ye adayan uzman, deprem riskinin ortadan kaldırılamayacağını ancak doğru planlama, güvenli yapılar ve bilinçli toplum ile büyük felaketlerin önüne geçilebileceğini söyledi.








