İsrail ve Hamas arasında Gazze’deki savaşı sonlandırmak amacıyla varılan ateşkes anlaşmasının yankıları devam ederken ABD Başkanı Donald Trump'ın bu sürece denk gelen dikkat çekici bir diplomatik ziyaret gerçekleştireceği duyuruldu.
Trump’ın Pazartesi sabahı İsrail’e ulaşması, burada Knesset’te bir konuşma yapması ve yaklaşık dört saatlik bir temasın ardından ülkeden ayrılması tahmin ediliyor. Öte yandan, ziyaretin Hamas’ın elindeki İsrailli rehinelerin ilk grubunun serbest bırakılacağı tarih ile aynı zamana denk gelmesi dikkat çekiyor.
Rehinelerin aileleriyle bir araya gelecek
İsrailli üst düzey bir yetkili, The Times of Israel’e yaptığı açıklamada Trump’ın Knesset’te yapacağı konuşmayı doğrularken kendisinin serbest bırakılan rehinelerle de görüşmesinin planlandığını ifade etti. Cuma günü gerçekleşen İsrail-Amerikan heyetler arası görüşmede, Trump’ın ziyaretinin “günübirlik” olacağı bilgisi verildi.
Trump’ın konuşma öncesi Başbakan Netanyahu ile Knesset’te bir görüşme yapacağı, ardından Chagall Salonu’nda rehinelerin aileleriyle buluşacağı bildirildi. Bu temasların ardından Trump, havalimanına dönerek ülkeden ayrılacak.
Barış Zirvesi'nde eş başkanlık yapacak
Aynı gün içinde Trump’ın Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde gerçekleştirilecek olan ve çeşitli dünya liderlerinin katılım sağlayacağı bir “Barış Zirvesi”ne de eş başkanlık etmesi planlanıyor. Bu zirvenin, İsrail-Hamas ateşkes sürecinde diplomatik bir dönüm noktası olması bekleniyor.
Tel Aviv'deki meydana gitmeyecek
Trump’ın, Rehineler ve Kayıp Aileler Forumu’nun davetine rağmen Tel Aviv’deki Rehineler Meydanı’na uğramayacağı da söylendi. İsrailli yetkili, bu kararın tamamen güvenlik önlemleri çerçevesinde alındığını belirtti.
Ateşkes sürecinin ilk aşamasıyla örtüşüyor
Trump, geçtiğimiz Perşembe günü yaptığı açıklamada, İsrail ile Hamas’ın üzerinde uzlaştığı barış planının ilk aşamasının hayata geçirileceğini ve rehinelerin Pazartesi veya Salı günü serbest bırakılacağını ifade etmişti. Aynı açıklamada, Pazar günü Ortadoğu’ya hareket etmeyi planladığını ve rehinelerin bırakılma sürecine bizzat tanıklık etmek üzere İsrail'de olmayı umduğunu dile getirmişti.
