Gündem

"Liyakat Yok, Kamu Zararına Devam!"

Abone Ol

Adil Haber-Sen Genel Başkanı Kenan Arık, kamu kurumlarındaki liyakat sorunları, PTT'deki personel sıkıntıları, sözleşmeli personel sorunları ve sendikal çalışmalarıyla ilgili ZAFER’E önemli değerlendirmelerde bulundu. Arık, PTT’deki yönetmelik değişikliklerinin liyakat sistemini zedelediğini ifade etti.

“PTT’DE ÜÇ FARKLI STATÜDE PERSONEL ÇALIŞIYOR”

PTT’deki personel statüleri hakkında konuşan Kenan Arık, “Maalesef PTT'de aynı işi yapan, birebir aynı işi yapan 3 farklı statüde personel istihdam ediliyor. 399 sayılı kanun hükmünde kararnameye tabi olarak çalışan arkadaşlarımız var. 2013 yılında PTT anonim şirket olduktan sonra ilk defa istihdam edilmeye başlanan İdari Hizmet Sözleşmeli personeller var. Bir de taşeron firma personelleri var.” dedi.

Arık, farklı statülerdeki personelin aynı işi yapmalarına rağmen, maaşlarının ve mesai içerisindeki haklarının birbirinden farklı olmasını eleştirerek, “Mali hakları birbirinden farklı, sosyal hakları birbirinden farklı, izin hakları birbirinden farklı, fazla mesai ücretleri birbirinden farklı. Bu durum sürekli mesai arkadaşlarımız arasında bir huzursuzluk yaratıyor ve kurumun iç huzurunu bozuyor.” diye vurguladı.

“PTT'DE TEK STATÜ İSTİYORUZ”

Kenan Arık, PTT’deki farklı personel statülerinin birleşmesi gerektiğini belirterek, “Biz PTT’de tek bir statü istiyoruz. Mali sosyal hakları iyileştirilmiş, iş güvencesinin olduğu, performans sisteminin olmadığı tek bir statü” diyerek taleplerini dile getirdi. Arık, bu statü için isimlerin önemsiz olduğunu vurgulayarak, “Önemli olan şu, aynı işi yapıyorsa hakları da birebir aynı olmalı ve iş güvencesi kesinlikle olmalı.” ifadelerini kullandı.

“TAŞERONLAŞMAYA SON VERİLMELİ”

PTT’de taşeronlaşmaya da dikkat çeken Arık, “PTT’de inanılmaz bir taşeronlaşma var. Oysa ki hükümetimiz tarafından 2018 yılında yapılan düzenlemede kamu da taşerona son verilmişti ama PTT'de de maalesef verilmedi. PTT'de de biz taşeronlaşmaya son verilmesini, kadrolu personel istihdam edilmesini istiyoruz.” dedi.

“399'LU PERSONELİN MAĞDURİYETLERİ VAR”

399’lu personelin mağduriyetlerine de değinen Arık, bu personelin görevde yükselme ve unvan değişikliği hakkının elinden alındığını belirterek, “Bir görevde yükselme sınavı açıldığında 399'lu personele şunu diyorlar, eğer bu sınavda başarılı olursan atamanız idari hizmet sözleşmeli olarak yapılacak.” diyerek bu durumun 399’lu personel arasında tedirginlik yarattığını söyledi.

“BU BİR PERFORMANS DEĞİL, BU BİR KÖLELİK SİSTEMİ”

İdari Hizmet Sözleşmeli personelin de sorunları olduğunu belirten Arık, “İdarizme Sözleşmeli personelimiz de anonim şirket sürecinden sonra ilk defa istihdam edilmeye başlandı. Ama az önce söylediğim gibi iş güvenceleri yok ve performans sistemine tabiler.” diyerek, bu sistemin çalışanlar üzerinde büyük bir baskı yarattığını ifade etti. Arık, “Bu bir performans değil, bu bir kölelik sistemi artık. Böyle performans sistemi olmaz.” dedi.

“YEŞİL PASAPORT VE PERFORMANS KALDIRILMALI”

İdari Hizmet Sözleşmeli personelin yeşil pasaport hakkı verilmesi gerektiğini belirten Arık, performans sisteminin kaldırılmasını talep etti. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin, 375 sayılı kanun hükmünde kararnamenin 27. maddesini iptal ettiğini ve bu değişikliğin ardından İdari Hizmet Sözleşmeli Personel için bir kanun çıkarılması gerektiğini belirtti.

“SENDİKALARIN SÜRECE DAHİL EDİLMESİ GEREK”

Süreçle ilgili olarak, sendikaların kanun hazırlanırken sürece dahil edilmesi gerektiğini belirten Arık, “Kanun hazırlanıp yürürlüğe girdikten sonra artık orada değişiklik yapmak çok zor, neredeyse imkansız. Ama henüz kanun hazırlanırken oturur sendikalarla istişare edersek o kanunda mesai arkadaşlarımızın beklentilerini karşılayabiliriz.” şeklinde konuştu.

"60-70 KİŞİ ÇALIŞMADAN MAAŞ ALIYOR"

PTT’den maaşlarını almaya devam edip çalıştırılmayan kişiler olduğunu ve bu durumun Kamuya büyük zarar verdiğini vurgulayan Arık, “Biz bunlara kesinlikle karşıyız ve maalesef bu kişilere yer açabilmek için de birçok deneyimli müdürümüz, baş müdürümüz, baş müdür yardımcımız görevden alınıp müsteşar kadrosuna, kontrolör kadrosuna düşürülerek aslında arka planda hiçbir iş yapmıyor. PTT eğitim merkezi var, orada bekletiliyor ama bu arkadaşlarımız PTT'den aynı şekilde maaşlarını almaya devam ediyor. Yaklaşık bu şekilde 60-70 kişi var ve burada ciddi anlamda bir kamu zararı da var.” diyerek bu duruma sebep olan kişilere seslendi.

Arık, bu liyakatsiz atamaların kamu zararına yol açtığını belirterek, “Bir kişinin bugün sosyal güvenlikleriyle birlikte PTT'ye maliyeti aylık 100 bin lira civarı olsa, aylık 6-7 milyon gibi bir para hiçbir iş yapmayan o eğitim merkezinde müsteşar ya da kontrol olarak görevlendirilen kişilere ödeme yapılıyor. Bu arkadaşlarımız neden görevden alındı?” diye sordu.

“ATAMALAR LİYAKATSİZ”

Arık, liyakatsiz atamalarla ilgili örnekler vererek, “Bugün şefken baş müdür, memurken baş müdür olan kişiler, görevlerinde hakkını veremiyor, işlerini layıkıyla yapamıyorlar. Bu durum, ciddi bir kamu zararı oluşturuyor. Ayrıca bu kişilere yer açabilmek için deneyimli müdürler görevden alınıp arka planda bekletiliyor ve bu süreç kamuya büyük maliyetler getiriyor. Bu durumu kesinlikle kabul etmiyoruz.” dedi.

Liyakatsiz atamalarla ilgili son olarak PTT’deki son yıllarda yönetici pozisyonlarına yapılan atamaları eleştiren Arık, “Biz atamaların liyakatli bir şekilde olmasını, bir alt görevde çalışmayan kişinin o göreve kesinlikle atanmamasını istiyoruz.” diyerek sözlerini noktaladı.