Türk Medeni Kanunu
Türk Medeni Kanunu
İçeriği Görüntüle

Trablusgarp Savaşı (Eylül 1911 – Ekim 1912), Osmanlı İmparatorluğu’nun Kuzey Afrika’daki son toprağı olan Trablusgarp (Libya) için verdiği son savunma savaşıdır.

Sadece bir yıl süren bu çatışma, Osmanlı'nın modern savaş teknikleri ve lojistik yetersizlikler karşısındaki çaresizliğini göstermiştir.

Ancak bu savaşın en önemli yönü, ileride Kurtuluş Savaşı’nın kadrosunu oluşturacak genç Osmanlı subaylarının (Mustafa Kemal, Enver Bey, Ali Fethi) vatan savunması için gösterdiği gizemli ve gönüllü bir direniştir.

Savaş, 18 Ekim 1912'de imzalanan Uşi Antlaşması ile resmen sona ermiş ve Osmanlı, Afrika kıtasındaki varlığını tamamen kaybetmiştir.

SAVAŞIN SEBEBİ

Trablusgarp Savaşı, Avrupa emperyalizminin son büyük hamlelerinden biriydi.

Uşi Antlaşması 3

  • İtalya’nın Yayılmacılığı: Yeni kurulan İtalya Krallığı (1861), diğer büyük Avrupa güçleri gibi sömürge edinme ve Akdeniz’de hegemonya kurma arzusundaydı. Osmanlı'nın zayıflığından faydalanarak gözünü, İtalya’ya yakın olan Trablusgarp (Libya) bölgesine dikti.
  • Osmanlı’nın Savunmasızlığı: Osmanlı İmparatorluğu, Mısır'ın İngiliz işgalinde olması ve kara bağlantısının bulunmaması nedeniyle Trablusgarp’a karadan asker veya destek gönderme imkânına sahip değildi. Donanması ise Haliç’te çürümeye terk edilmiş durumdaydı ve deniz yoluyla etkili bir takviye yapılamıyordu.
  • Savaşın Başlaması (29 Eylül 1911): İtalya, 29 Eylül 1911'de Osmanlı'ya bir ültimatom verdi ve hemen ardından Trablusgarp'a saldırdı. Osmanlı, bu tehdit karşısında diplomatik çözüm bulamayınca direniş kararı aldı.

GİZLİ KAHRAMANLAR: MUSTAFA KEMAL, ENVER

Osmanlı Hükûmeti, resmî birlik gönderemeyince, genç ve idealist subaylar gizlice ve gönüllü olarak bu bölgeye gitme kararı aldı.

  • "Gazeteci" Kılığıyla Gitmek: Bu subaylar, İtalyan ve İngiliz ablukasını aşmak için resmî üniformalarını çıkardılar. Mustafa Kemal Bey, "Gazeteci Şerif Bey" takma adıyla, Enver Bey ise "Kuyumcu Hamdi" veya "Tüccar" kılığıyla Mısır üzerinden çöle girerek Trablusgarp’a ulaştılar.
  • Direnişin Örgütlenmesi: Bu subaylar, çölde dağınık halde bulunan yerel Arap kabilelerini ve gönüllü kuvvetlerini örgütleyerek İtalyanlara karşı beklenmedik ve etkili bir direniş başlattılar.
    • Mustafa Kemal’in Başarısı: Derne ve Tobruk bölgelerinde İtalyanları durdurarak önemli askerî başarılar kazandı ve ismini duyurdu.
    • Enver Bey’in Etkisi: Bingazi bölgesindeki direnişi yönetti ve bir süre sonra bu bölgenin genel komutanlığına yükseldi.

Uşi Antlaşması 2

Bu gizli görev, genç subaylar için hem ilk savaş tecrübesi oldu hem de yerel halkla işbirliği yapma ve gerilla savaşını yönetme becerilerini geliştirmelerini sağladı.

SAVAŞIN SEYRİ VE BALKAN HARBİ

Osmanlı direnişi, kıyı şeridini elinde tutan İtalyanları iç bölgelere ilerlemekten alıkoydu. İtalyanlar, bu direnişi kırmak için yeni bir strateji izledi.

  • On İki Ada'nın İşgali: İtalyan donanması, Ege Denizi'nde, Osmanlı'nın güvenliğini tehdit etmek ve onu barışa zorlamak amacıyla On İki Ada'yı (Rodos ve çevresi) işgal etti.
  • Balkan Savaşı'nın Başlaması: Trablusgarp'taki direniş devam ederken, 8 Ekim 1912'de Balkan devletleri Osmanlı'ya savaş ilan etti (I. Balkan Savaşı). Osmanlı İmparatorluğu, artık iki cephede birden savaşmak zorunda kaldı ve Balkanlar'daki durum Trablusgarp'tan çok daha kritik hale geldi.

Osmanlı, Trablusgarp'taki başarıyı sürdüremeyeceğini anlayarak, tüm gücünü Balkanlar'a kaydırmak amacıyla İtalya ile derhal barış görüşmelerine başlamak zorunda kaldı.

UŞİ ANTLAŞMASI

İsviçre’nin Lozan kentinde (ancak antlaşmanın imzalandığı otelin adı olan Uşi adıyla anılır) imzalanan bu antlaşma, Osmanlı’nın Afrika macerasına son verdi.

Uşi Antlaşması 1

Antlaşmanın Başlıca Hükümleri

  1. Trablusgarp ve Bingazi'nin İtalya'ya Bırakılması: Osmanlı, Trablusgarp (Libya) ve Bingazi üzerindeki askerî varlığını sonlandıracak ve bölgeye özerklik tanıyacaktı. Bu özerklik, fiilen İtalya’nın bölge üzerindeki egemenliğini tanımak anlamına geliyordu.
  2. On İki Ada'nın Geçici Olarak İtalya'ya Bırakılması: Osmanlı, Balkan Savaşı tehdidi ortadan kalkana kadar On İki Ada'yı (Rodos ve çevresi) İtalya'ya geçici olarak bırakacaktı. Amaç, adaların Yunanistan'a geçmesini engellemekti. (Ancak İtalya, bu adaları I. Dünya Savaşı’ndan sonra da geri vermedi ve bu durum II. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar sürdü.)
  3. Halifelik Bağının Sürdürülmesi: Antlaşma, yeni kurulan Libya (Trablusgarp) özerk yönetiminin dinî liderlik açısından Osmanlı Halifesi'ne bağlı kalmasını sağladı. Bu madde, Osmanlı'nın bölgedeki kültürel ve manevi bağlarını koruma çabasını gösterir.

AZ BİLİNEN İLGİNÇ GERÇEKLER

  • İlk Hava Saldırısı: Trablusgarp Savaşı, savaş tarihinde uçakların askerî amaçla kullanıldığı ilk savaş olarak bilinir. İtalyanlar, Osmanlı mevzilerine karşı keşif uçuşları yapmış ve el bombaları ile ilkel hava saldırıları düzenlemişlerdir.

  • Mustafa Kemal’in Göz Yaralanması: Mustafa Kemal, Derne cephesindeki bir çatışma sırasında bir şarapnel parçasıyla sol gözünden yaralandı. Bu yara, hayatı boyunca iz bıraktı ve onun askerî kariyerinin en erken travmatik deneyimlerinden biri oldu.

  • Antlaşma Yeri Karmaşası: Antlaşma, bugün Lozan Barış Antlaşması'nın imzalandığı Lozan şehrinde imzalanmasına rağmen, otelin adı (Ouchy) nedeniyle Uşi Antlaşması olarak anılır. Bu durum, Türkiye'nin o yıllarda İsviçre'nin aynı şehrinde iki büyük antlaşmayı imzalaması açısından ironiktir.
  • Osmanlı’nın Son Afrika Toprağı: Trablusgarp'ın kaybedilmesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Afrika kıtasındaki beş asırlık varlığını sonlandırmıştır. Bu durum, imparatorluğun coğrafi olarak Orta Doğu ve Anadolu'ya sıkışması sürecini hızlandırmıştır.

Trablusgarp Savaşı ve Uşi Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuracak olan kadronun ilk büyük askerî sınavı olmuş, ancak aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun "Hasta Adam"dan bir dünya gücü olmaktan çıkıp ulusal devlete doğru giden kaçınılmaz trajik dönüşümünü gözler önüne sermiştir.

Muhabir: Barış Berkant Oğuz