Kilometrelerce yol yapmanıza gerek kalmadan, Dünya’nın ve Türkiye’nin en çok ilgi çeken birbirinden ilginç yapılarını keşfedin.
Kendini ifade etmenin birçok farklı yolu vardır ve bu konuda en usta kişiler ise şüphesiz ki sanatçılardır! Sanat ve teknolojinin mimari yapılardaki yansıması ise günümüzde oldukça ilginç yapıların oluşumuna zemin hazırlıyor. Bizler de sizi dünyada yer alan en ilginç mimari yapıları keşfetmeye davet ediyoruz.
Sepet Binası, ABD
Hiç sepet şeklinde bir bina görmüş müydünüz? Ohio’da yer alan 9000 ton ağırlığındaki bu sepeti taşımak doğal olarak mümkün değil. Amerika’nın en büyük sepet üreticilerinden Longaberger şirketi, marka bilinirliğini artırmak amacıyla sepet şeklinde bir bina inşa ederek, bu binada faaliyetlerini sürdürme kararı almış. Şirketin turistlerin ziyareti için açık olduğu ve bu sebeple de bulunduğu bölge olan Newark’ın en turistik mekânlarından biri haline geldiğini de belirtelim.
Dinamik Kule, Dubai
Dubai’de yer alan dünyanın ilk hareketli binası, teknoloji çağının bize sunduğu eşsiz mimari yapılardan. Tüm katları 360 derece dönebilen bu bina, İtalyan mimar David Fisher tarafından “Makineler yaşam içindir” mottosu ile tasarlanmış. Her katı öncelikle bir fabrikada inşa edilen ve daha sonradan kuleye eklenen binada, bulunduğunuz konumu hiç değiştirmeden güneşin hem doğuşunu hem de batışını izlemeniz mümkün. Bulundurduğu 77 rüzgar türbini ile kendi elektriğini de üretebilen bu bina, aynı zamanda ofis veya ev sahiplerinin arabalarını da bulundukları kata getirerek, lüks ve konforu günlük yaşama entegre ediyor.
Cybertecture Yumurta Ofis Binası, Hindistan
Fütüristik mimarinin örneği olan Cybertecture Yumurta Ofis Binası, Hindistan, Mumbai’de yer alıyor. Tasarım, inovasyon, sürdürülebilirlik ve teknoloji bileşenlerini bir arada bulunduran bu 32.000 metrekarelik yumurta şeklindeki ofis, ‘kendi kendine yetebilecek bir organizma’ olarak tasarlanmış. Ofisin sıra dışı özellikleri arasında, ofis çalışanlarının sağlıklarını takip edebilmeleri için tuvaletlerde yer alan siber sağlık sistemi ve gökyüzü bahçeleri bulunduğunu ekleyelim.
Kansas Halk Kütüphanesi, ABD
Mimari yapısı ile dünyanın en ilgi çekici kütüphanelerinden biri olan Kansas Halk Kütüphanesi’nin oldukça ilginç bir hikâyesi var. Teknoloji ile beraber okuma alışkanlığındaki azalmayı önlemek adına eyalette bir kampanya başlatılıyor. Toplanan bağışlar sayesinde de herkesin dikkatini çeken bu kütüphane inşa ediliyor. Dış cephede, dev sütunların üzerinde yer alan Charles Dickens’ın ‘İki Şehrin Hikâyesi’ gibi ünlü romanların seçimi ise halk oylamasıyla yapılıyor. Hem mimari yapısı hem de kitap sevgisi kazandırıcı sosyal sorumluluk kapsamında bir proje olması açısından yapı fazlasıyla dikkate değer nitelikte.
Pekin Ulusal Stadyumu, Çin
Pekin Ulusal Stadyumu, nam-ı diğer “Kuş Yuvası”, en ünlü çağdaş sanatçılar arasında yer alan Ai WeiWei’nin sanat danışmanlığı önderliğinde tasarlanmış. Pekin’in en ünlü mimari yapılarından olan stadyum, beton çanak ve etrafını sarmalayan dış çelik çerçeve olarak iki bağımsız yapıdan oluşuyor. 2008 Pekin Olimpiyatları’nın da simgesi haline gelen 91.000 kişi kapasiteli stadyum, 2022 olimpiyatlarına da ev sahipliği yapacak stadyumlardan bir tanesi.
Guggenheim Müzesi, İspanya
İspanya’nın en büyük müzelerinden biri olan Guggenheim Müzesi, Bask bölgesinde, Bilboa’da yer alıyor. Modern mimarinin örneklerinden olan bu etkileyici yapıt, Nervion nehri boyunca 32.500 metrelik alana yayılmış. Pritzker mimarlık ödülü sahibi Frank Gehry imzası taşıyan müze, bilgisayar ortamında tasarlanarak hayata geçirilmiş. Tasarımın ilk etapta dikkat çeken titanyum kaplama ve paslanmaz çelik eğimli yüzeyleri ise kent dokusuyla sağladığı uyum yanında hem etkileyici mimarisi hem içerisinde barındırdığı kalıcı ve geçici sergiler ile ziyaretçilerini büyülüyor.
Hundertwasserhaus, Avusturya
Viyana’nın en merak edilen turistik noktalarından biri olan Hundertwasserhaus, şehrin en sıra dışı yapılarından biri. Binanın içerisinde oturan sakinler olduğundan, binayı sadece dış cepheden görmek mümkün. Viyanalı ressam Friedrich Stowasser’ın fikirleri doğrultusunda düz çizgiden, simetriden oldukça uzak olan Hundertwasserhaus, dağınık çizgiler ve renklerin uyumuna yoğunlaşıyor. Farklı boyutta pencereleri ve terasta yer alan 200 ağacı ile betonlar arasında da doğayla bir ahenk yakalayan bu yapı, her yıl yüzbinlerce turistin ilgi odağı oluyor.
KAYNAK:OGGUSTO