İtalyan birliğinin sembol isimlerinden biri olan Giuseppe Garibaldi, 19. yüzyıl Avrupa'sının en renkli ve etkili figürlerinden biriydi. "İki Dünyanın Şövalyesi" olarak anılan Garibaldi, sadece İtalya'nın değil, Güney Amerika'nın da özgürlük mücadelelerine katılarak adını tarihe yazdırdı.

Onun hayatı, bir devrimcinin, askeri dehanın ve yurtseverliğin destansı hikayesidir.

DEVRİMCİ RUHUN DOĞUŞU

Giuseppe Garibaldi, 4 Temmuz 1807'de o dönemde Sardinya Krallığı'na bağlı olan Nice'te (bugünkü Fransa) doğdu. Denizci bir ailenin oğlu olan Garibaldi, genç yaşta gemilerde çalışmaya başladı ve bu sayede farklı coğrafyaları ve fikirleri tanıma fırsatı buldu.

Denizcilik hayatı, onun özgürlükçü ruhunu besledi ve devrimci hareketlerle tanışmasına zemin hazırladı.

1830'larda İtalyan yurtsever Giuseppe Mazzini'nin "Genç İtalya Hareketi"ne katıldı. Bu gizli örgüt, İtalya'nın yabancı egemenliğinden kurtulup birleşmiş bir cumhuriyet olmasını hedefliyordu.

1834'te Piedmont'taki bir isyan girişimine karıştığı için ölüme mahkum edilen Garibaldi, Güney Amerika'ya kaçmak zorunda kaldı.

GÜNEY AMERİKA VE KIZIL GÖMLEKLİLER

Garibaldi'nin Güney Amerika'daki yılları, onun askeri yeteneklerini ve liderlik özelliklerini pekiştirdiği bir dönem oldu. Uruguay ve Brezilya'daki bağımsızlık mücadelelerine katıldı. Uruguay İç Savaşı'nda "İtalyan Lejyonu"nu kurdu ve burada daha sonra simgesi haline gelecek olan "Kızıl Gömlekli" üniformaları benimsedi.

Çağ Açıp, Çağ Kapatan Fetih: İstanbul
Çağ Açıp, Çağ Kapatan Fetih: İstanbul
İçeriği Görüntüle

Bu gömleklerin kanı göstermemesi gibi pratik bir nedeni olsa da, zamanla Garibaldi ve adamlarının cesaret ve devrimci ruhunun sembolü haline geldi. Gerilla taktikleri ve vur-kaç stratejileriyle ün kazandı. Bu dönemde kazandığı deneyimler, İtalya'ya döndüğünde büyük fayda sağlayacaktı.

RİSORGİMENTO (YENİDEN DOĞUŞ)

1848 Devrimleri'nin Avrupa'yı sarsmasıyla Garibaldi, 1848'de İtalya'ya döndü. Roma Cumhuriyeti'nin savunmasında önemli rol oynadı, ancak Fransız ve Avusturya kuvvetlerine karşı şehir düşmekten kurtulamadı.

Eşi Anita Garibaldi de bu mücadelede onunla birlikte savaştı ve bu dönemde hayatını kaybetti. Yenilgiye rağmen Garibaldi, azmi ve halk tarafından duyulan güvenle yeniden toparlanmayı başardı. Bir süre Kuzey Afrika, İngiltere ve hatta New York'ta sürgünde yaşadı.

BİNLER SEFERİ

Garibaldi'nin İtalyan birleşmesindeki en büyük başarısı, 1860'taki "Binler Seferi" oldu. Sicilya'da Bourbon Hanedanı'na karşı patlak veren bir ayaklanmanın ardından, Garibaldi 1100 gönüllüden oluşan "Kızıl Gömlekliler" ordusuyla Sicilya'ya çıktı.

Çetin mücadelelerin ardından Sicilya'yı ele geçirdi ve ardından Napoli'ye ilerledi. Palermo ve Napoli'yi de fethederek Güney İtalya'yı kontrolü altına aldı.

Bu olağanüstü askeri başarı, İtalya'nın birleşme sürecinde kritik bir dönüm noktası oldu. Garibaldi, fethettiği toprakları Sardinya Kralı II. Victor Emmanuel'e teslim etti.

Giuseppe Garibaldi 2

Bu fedakarlık, Garibaldi'nin kişisel iktidar hırsından ziyade İtalya'nın birleşmesi idealine ne kadar bağlı olduğunu gösterdi. 1861'de İtalya Krallığı'nın kuruluşu ilan edildi. Ancak Garibaldi'nin cumhuriyetçi görüşleri, monarşik birleşme sürecinde bazı tavizler vermesine neden oldu.

SON YILLARI VE MİRASI

İtalya'nın birleşmesinden sonra Garibaldi, siyasette aktif rol aldı ancak siyasi görüşleri nedeniyle zaman zaman Sardinya-Piedmont hükümetiyle anlaşmazlıklar yaşadı. Roma'yı ele geçirme girişimleri başarısızlıkla sonuçlansa da, 1870'te Roma'nın da İtalya'ya katılmasıyla birleşme süreci tamamlandı.

Garibaldi, ömrünün son yıllarını Sardinya yakınlarındaki Caprera adasında geçirdi. 2 Haziran 1882'de 75 yaşında hayatını kaybetti. Ölüm döşeğinde denizi görebileceği bir yere taşınmasını istediği rivayet edilir.

Giuseppe Garibaldi'nin mirası, İtalya'da ve tüm dünyada derin izler bırakmıştır. O, cesaretin, özgürlük aşkının ve vatanseverliğin simgesi haline gelmiştir. İtalya'da sayısız sokak, meydan ve anıt onun adını taşır.

Askeri stratejileri ve gerilla taktikleri birçok askeri lidere ilham vermiştir. Aynı zamanda, 19. yüzyılın ortalarında yükselen devrimci liberalizm ve milliyetçiliğin küresel bir örneği olarak kabul edilir. Garibaldi, İtalya'nın modern tarihinde, savaşçı ruhu ve birleştirici kimliğiyle ebediyen anılacak bir kahramandır.

Muhabir: Barış Berkant Oğuz