Bugün Cumhuriyet Halk Partisi tarafından, Ankara İl Başkanlığı önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında CHP’nin 102. yaşı kutlanırken son dönemlerde ülkede yaşanan hukuksuzluğa dikkat çekildi.
''Kuruluşun ve kurtuluşun partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi, milli mücadelede doğdu. Herhangi bir siyasi parti olarak değil, savaş meydanlarında bizzat milletin bağımsızlık mücadelesinin ve kendi kendini yönetme iradesinin vücut bulmuş hali olarak ortaya çıktı" sözleriyle başlayan basın açıklamasında; Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye'nin birinci partisi olarak milli iradenin en büyük temsilcisi ve koruyucusu konumunda olduğu vurgulandı. 19 Mart darbesi ve devam eden siyasi yargı operasyonların, partiyi halktan ve iktidar yürüyüşünden koparma çabası taşıdığı belirtildi. CHP'nin parti olarak bu gerçekliğin karşısında etkisiz ve çaresiz durumda kaldığının altı çizildi.
İki yıl önce gerçekleştirilen İstanbul İl Kongresine ilişkin verilen siyasi yargı kararının, bu çaresiz çabaların son halkası olduğu belirtilerek "Cumhuriyet Halk Partisi 81 il örgütü olarak bir kez daha tekrarlıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'tir. İl Başkanımız Özgür Çelik, İstanbul'daki delegelerimizin iradeleriyle seçilmiştir. Mahkemenin aldığı karar bizler için yok hükmündedir. Bu kararı tanımıyoruz, mücadelemizden bir adım dahi geri atmıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Sivas Kongresi'nin yıldönümünde ortak mücadele vurgusu
4 Eylül 1919'da toplanan Sivas Kongresi'ne atıfta bulunularak "Burada bir milletin kurtuluşunu hazırlayan kararlar verildi" ifadesini kullanmıştı. Kurtuluşun ve Cumhuriyetimize giden yolun mihenk taşlarından biri olan Sivas Kongresi, Atatürk tarafından Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk kurultayı ilan edildi. Büyük bir gururla üstlendiğimiz tarihi sorumluluğun farkındayız" denildi.
Son dönemlerde CHP'li isimlere yönelik gerçekleştirilen operasyonların, siyasi yargı operasyonları olarak nitelendirildiği açıklamada, bu girişimlerle Cumhuriyet Halk Partisi'ni mücadele edemez hale getirmek isteyenlerin büyük bir gaflet içinde olduğu vurgulandı. CHP'nin, tüm kadrolarıyla bir bütün halinde siyasi mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğü ifade edildi.
Geçmişin ışığında güçlü mesaj
Açıklamada, "Partimiz Türkiye tarihinin ayakta kalan yegane tanığıdır. İlk kurultayımız olan Sivas Kongresi'nin toplandığı 4 Eylül tarihiyle başlayıp partimizin resmi kuruluş yıldönümü olan 9 Eylül tarihine kadar sürecek Kuruluş Haftamızda da mücadelemizi kararlılıkla büyütmeye devam edeceğiz.
Bugün içinde bulunduğumuz zorlu ve çetin koşullar itibariyle de bu sene ilkini gerçekleştirdiğimiz Kuruluş Haftası olarak kutladığımız 4-9 Eylül haftasının siyasal anlamı daha da pekişiyor.
Hatırlayalım. Kurtuluş Savaşını kazanan, ülkemizi bağımsızlığına kavuşturan ve Cumhuriyetimizi kuran irade Sivas'ta, henüz mücadelenin başında, milli iradeye dayanmayan herhangi bir yönetimin keyfi kararlarına milletçe baş eğilmeyeceğini söylemişti.
Aradan 106 yıl geçti. Milletimiz bugün yine başını eğmiyor, diz çökmüyor, iradesine gölge düşürmek isteyenlere yine geçit vermiyor.
Siyasi ömrünü tüketmiş, milletin gözünden düşmüş küçük bir çıkar grubu 19 Mart darbesiyle ülkemizin geleceğine, milletimizin iradesine ipotek koymak istiyor. Darbeciler Cumhuriyet Halk Partisi'nin yerel yönetimlerden başlayan iktidar yürüyüşünü durdurmak istiyor.
Milletimiz ise Cumhuriyet Halk Partisi ile birlikte Cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkıyor. Siyasi yargı operasyonları, iftiralar, kumpaslar, tehdit ve şantajlar, milletin azim ve kararlılığının karşısında çaresiz kalıyor. Cumhurbaşkanı Adayımızı, belediye başkanlarımızı, yol arkadaşlarımızı hapsetmek ne Cumhuriyet Halk Partisi'nin kararlılığını ne de milletin iradesini zayıflatıyor.
Bir asrı aşkın tarihinde kimi zaman darbeciler tarafından kapatılan, kimi zaman malvarlığına el konulan, her türlü saldırılara maruz kalan ama her zaman millet ile birlikte dimdik ayakta kalan Cumhuriyet Halk Partisi, bugün de bir bütün halinde dimdik duruyor. Türkiye'nin birinci partisi Cumhuriyet Halk Partisi, milletle birlikte büyüyor" sözleriyle güçlü bir mesaj verildi.
Halk iradesine sahip çıkıyor, CHP sorumluğunu yerine getiriyor
Halkın, Türkiye’nin her yerinde iradesine sahip çıktığı, nasıl bir ülkede yaşamak istediğini ve nasıl bir gelecek hayal ettiğini açıkça ortaya koyduğu vurgulanan açıklamada, ülke genelinde değişim taleplerinin giderek daha güçlü şekilde yükseldiğine dikkat çekildi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin, kurucu iradenin temsilcisi ve taşıyıcısı olarak bugün de tarihsel sorumluluğunu yerine getirdiği ifade edilerek “Tarih boyunca ülkemizi kritik dönemeçlerde ileriye taşıyan partimiz, bugün de Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında demokrasiyi, adaleti, kalkınmayı ve toplumsal refahı inşa etmek için çalışıyor. Türkiye’nin 81 ilinde, 973 ilçesinde, tüm mahalle ve köylerinde adım atmadık yer, çalmadık kapı bırakmıyoruz. Türkiye İttifakı ruhuyla; her kesimden, her siyasi görüşten, her meslekten yurttaşımızla bir araya geliyor, İkinci Yüzyılın programını, halkın iktidarının yol haritasını hep birlikte yazıyoruz" sözlerine yer verildi.
"Türkiye'yi hak ettiği yere taşıma zamanı"
Açıklamada, bir yıl boyunca katılımcı ve dinamik bir süreçle sürdürülen parti programının güncelleme çalışmalarının tamamlandığı vurgulanarak partinin simgesi Altı okun, Atatürk Devrimlerinin ve Cumhuriyet değerlerinin rehberliğinde, Türkiye'yi ikinci yüzyılda her alanda ayağa kaldıracak devrimci bir vizyonun birlikte oluşturulacağına dikkat çekildi.
Açıklamanın devamında ise şu ifadeler kullanıldı:
"Şimdi bu vizyonu hep birlikte inşa eden bizlerin; ortak değerlerimizi, hayallerimizi ve hedeflerimizi ülkemizin gerçekliği haline getirme zamanıdır. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi iktidarı zamanıdır.
Demokrasiyi inşa etme, her alanda adaleti tesis etme zamanıdır. Ülkemizi kalkındırma ve milletimizi özlemini çektiği refaha kavuşturma zamanıdır. Türkiye'yi dünyada hak ettiği yere taşıma zamanıdır.
Buradan Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve milletimize verdiğimiz sözü tekrarlıyoruz; Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu, yol arkadaşlarımız ve birlikte mücadele ettiğimiz on milyonlarla; ülkemizin gelecek güzel günlerini hep birlikte kuracağız. Hep birlikte başaracağız."
Basın açıklaması, "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz. Birlikte yazdık tarihi, Birlikte kuracağız geleceği!'' sloganlarıyla sona erdi.
