Kalın bağırsak kanseri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de en ölümcül kanser türlerinden biri olarak biliniyor. Ne yazık ki hastalık genellikle ileri evreye ulaşmadan belirti vermiyor. Yeditepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Bilge Güvenç Tuna, Harvard Üniversitesi, IEO Milano ve diğer dünya çapında prestijli kurumlarla birlikte yürüttükleri çalışmayla, bu soruna yapay zeka destekli umut verici bir çözüm sunduklarını belirtti. Doç. Dr. Tuna, “Sadece bir dışkı örneğiyle, kişinin kalın bağırsak kanseri olup olmadığını yüzde 85 doğrulukla tahmin edebiliyoruz. Bu sayede hastalık daha belirti vermeden tespit edilip erken tedaviye başlanabilecek" ifadelerini kullandı.
10 Ülkeden 3 bin 741 Kişinin Verileri İncelendi
Araştırmada 10 farklı ülkeden 3 bin 741 kişinin bağırsak mikrobiyomu incelendi. Katılımcılar arasında kalın bağırsak kanseri hastaları, kanser öncesi lezyon taşıyan bireyler ve tamamen sağlıklı kişiler yer aldı. Makine öğrenmesi destekli yapay zeka modelleriyle yapılan analizler sonucunda, bazı bakteri türlerinin yalnızca ileri evre tümör hastalarının bağırsaklarında bulunduğu tespit edildi. Bu bakteriler, kalın bağırsak kanserinin erken teşhisinde biyobelirteç olarak kullanılabilecek potansiyele sahip olarak görülüyor.
19 Yeni Bakteri Türü Keşfedildi
Çalışma kapsamında, daha önce bağırsakta tanımlanmamış 19 yeni bakteri türü keşfedildi. Ayrıca, Fusobacterium nucleatum adlı bakterinin belirli alt türlerinin kalın bağırsak kanseriyle doğrudan ilişkili olduğu tespit edildi.
Araştırmacılar, tümörün bağırsakta hangi bölgede çıktığı ile ağızdan gelen bakterilerin bağırsakta yerleşimi arasında da güçlü bir bağlantı buldu. Bu bulguların, sadece teşhis değil, aynı zamanda kişiselleştirilmiş tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinde de kritik rol oynadığını tespit edildi.
Toplum Tarama Testlerine Entegre Edilebilir
Doç. Dr. Bilge Güvenç Tuna’ya göre bu çalışma, mikrobiyota temelli tanı testlerinin geliştirilmesi için güçlü bir temel oluşturuyor. Gelecekte yalnızca dışkı örneğiyle yapılabilecek bu testler, toplum genelinde yaygın olarak kullanılabilir hale gelebilir. Bu durum, özellikle kolonoskopi gibi hem pahalı hem de herkese kolay ulaşılabilir olmayan tarama yöntemlerine etkili bir alternatif sunması açısından büyük önem taşıyor. Doç. Dr. Güvenç Tuna ayrıca, bu yöntemin rutin sağlık kontrollerine entegre edilmesi halinde her yıl binlerce insanın hayatının erken teşhis sayesinde kurtarılabileceğini de vurguladı.
Türkiye Adresli 21. Yayın Nature Medicine’da
Yeditepe Üniversitesi, çalışmanın bir diğer önemli yönünün, yayımlandığı dergi olduğuna dikkat çekti. Tıp alanında dünyanın en saygın bilimsel yayınlarından biri olan ve etki değeri 59.2 olarak ölçülen Nature Medicine dergisinde yayımlanan bu araştırma, Türkiye’den yayımlanan sadece 21. makale arasında yer aldı. Üniversite yönetimi, bu başarıyı kamuoyuyla paylaşarak, bilim dünyasına katkı sağlayan tüm çalışmaları desteklemeye devam edeceklerini belirtti.
Bu çalışma, sadece bilimsel alanda değil, halk sağlığı açısından da fark yaratacak nitelikte bir dönüm noktası olarak görülüyor.