Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say, 50. sanat yılı dolayısıyla düzenlenen "Piyano Başında 50 Yıl" konseriyle sanatseverlerle buluştu.
CSO Ada Ankara Ziraat Bankası Ana Salon'da sahne alan Say, yeni bestelerinin yanı sıra kariyerinin farklı dönemlerinden seçtiği piyano eserlerini seslendirdi.
Sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği konserde Say, dinleyicilere her bir parça hakkında bilgiler de aktardı.
Performansıyla dinleyicilerden büyük beğeni toplayan Say, sanat hayatının 50. yılına özel konser serisinin 2.'sini Ankara'da gerçekleştirmiş oldu.
FAZIL SAY KİMDİR?
Fazıl Say, 14 Ocak 1970 tarihinde Ankara'da doğmuş, dünyaca tanınan Türk piyanist ve bestecidir. Yazar ve müzikolog Ahmet Say'ın oğlu olan Say, müzikle tanışmasına doğuştan gelen dudak damak yarığı nedeniyle doktorunun önerisiyle başlamıştır. Üflemeli çalgıların faydalı olacağı düşüncesiyle melodika çalmaya başlamış, ardından üç yaşında obuacı Ali Kemal Kaya ile ritmik jimnastik ve işitme alıştırmalarına katılmıştır. Dört yaşında Mithat Fenmen'den piyano dersleri almaya başlamış ve sekiz yıl süren bu eğitim süreci, piyano, solfej, teori ve bestecilik çalışmalarını kapsamıştır .
1982 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı'na başlayan Say, üstün yetenekli çocuklar için uygulanan özel bir eğitim programı kapsamında Prof. Kamuran Gündemir ile piyano, Prof. İlhan Baran ile besteleme çalışmıştır. Her iki lisans dönemini de 1987'de başarıyla tamamlamış ve aynı yıl Alman devlet bursunu kazanarak Schumann Müzik Akademisi'nde piyanist David Levine'nin öğrencisi olmuştur. Öğrenimini 1991'de "Konser Solisti" diploması alarak tamamlamıştır .
Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say, doğuştan gelen müzik yeteneğiyle küçük yaşlardan itibaren adını duyurmaya başladı. 14 Ocak 1970'te Ankara’da doğan Say, ilk müzik eğitimini dört yaşında Mithat Fenmen’den aldı. Ankara Devlet Konservatuvarı'nda üstün yetenekli çocuklar için uygulanan özel programla eğitimini sürdüren sanatçı, piyano alanında Prof. Kamuran Gündemir, bestecilikte ise Prof. İlhan Baran ile çalıştı.
1987 yılında Almanya’ya giderek Schumann Müzik Akademisi'nde eğitimine devam eden Say, burada dünyaca ünlü piyanist David Levine ile çalışarak "Konser Solisti" diplomasını aldı. 1994 yılında New York’ta düzenlenen Young Concert Artists International Auditions’da birincilik elde ederek uluslararası kariyerine adım atan Say, New York Filarmoni, İsrail Filarmoni ve BBC Filarmoni gibi prestijli orkestralarla sahne aldı.
Fazıl Say, kariyerinde sadece piyanist kimliğiyle değil, besteci olarak da öne çıktı. "Nazım Oratoryosu", "Metin Altıok Ağıtı", "İstanbul Senfonisi" ve "1001 Gece" gibi eserlerle klasik müziğe Türk motiflerini taşıdı. Sanatçı, 2013 yılında "Gezi Parkı" adlı eseriyle dönemin toplumsal olaylarına da sanatsal bir yorum getirdi.
Bugüne kadar Echo Klassik, Beethoven Akademisi Ödülü gibi pek çok uluslararası ödüle layık görülen Say, sanat hayatını Türkiye’de ve dünyada verdiği konserlerle sürdürmeye devam ediyor.