Başlangıçta resmi adı "Çocuk Bayramı" olmasa da, 1927'den itibaren çocuklara neşeli bir gün yaşatma ve Himaye-i Etfal Cemiyeti'ne gelir sağlama amacıyla çocuk bayramı olarak kutlanmaya devam etti. Bayramın adı 1935'te "Hâkimiyet-i Milliye Bayramı" olarak değiştirildi ve 1981 yılında "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" olarak yeniden adlandırıldı. UNESCO'nun 1979'da "Çocuk Yılı" olarak ilan etmesi ve Türkiye Radyo Televizyon Kurumu'nun TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni başlatması, bu bayramın uluslararası düzeye taşınmasına katkı sağladı.
23 Nisan Çocuk Bayramı Nasıl Oldu?
23 Nisan'ın Çocuk Bayramı olarak kutlanması, TBMM'nin açılışıyla ilişkilendirilmesine rağmen, tamamen bağımsız bir bayram olarak gelişti ve 1981 yılına kadar bu şekilde devam etti. 23 Nisan gününün çocuklarla ilişkilendirilmesi, 23 Nisan 1927'de Himaye-i Etfal Cemiyeti'nin bu günü "Çocuk Bayramı" olarak duyurmasıyla başladı. Fakat aslında, Himaye-i Etfal Cemiyeti'nin 23 Nisan ile ilgili çalışmaları daha önceki yıllarda da mevcuttu.
1922'de Ankara'da yapılan ilk 23 Nisan Hâkimiyet-i Milliye Bayramı kutlamalarında, geçit töreni yapan askerler ve talebeler ön plana çıktı. Himaye-i Etfal Cemiyeti yöneticileri, Mustafa Kemal'in de desteğiyle 23 Nisan 1923'teki millî bayram için pullar bastırdı ve sattı. 1924'te Hâkimiyet-i Milliye gazetesinde "Bugün Yavruların Rozet Bayramıdır" ibaresi yer aldı. Cumhurbaşkanı eşi Latife Hanım'ın Himaye-i Etfal'i temsil etmesi, 23 Nisan kutlamalarında çocukların öne çıkmasında etkili oldu. 1925'te kutlamalarda, gazeteler ve yorumlarda 23 Nisan'ın aynı zamanda bir Himaye-i Etfal Günü olduğu belirtildi ve basında çocuk meselesi gündeme geldi; bu da "Çocuk Bayramı"nın temellerinin atılmasına neden oldu.