Trakya'da yaşanan kuraklık, su kaynaklarını kuruma noktasına getirirken; bölgedeki içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılamak için belediyeler su kuyuları açıyor. Tekirdağ Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (TESKİ) 13 yeni kuyu, Edirne Belediyesi ise 10 yeni kuyu açarak ihtiyaca cevap vermeye çalışıyor.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi'nden (NKÜ) Prof.Dr. Lokman Hakan Tecer, bölgedeki yer altı su kaynaklarının yüzde 80'inin tükendiğini belirterek, "İhtiyaçları sadece yer altı sularından karşılamanın artık günümüze imkanı yok" diye konuştu.
İklim değişikliğiyle birlikte aşırı sıcaklar ve yetersiz yağışların etkisi ile meydana gelen kuraklık, Trakya'da su kaynaklarını kuruma noktasına getirdi. Bölgede toplam 14 barajda geçen yıl ekim ayında yüzde 33 olan doluluk oranı, bu yıl yüzde 24'e düştü.
Edirne'de kentin su ihtiyacını karşılamada kullanılan Kırklareli'deki Kayalıköy Barajı'nda su seviyesi ölü hacme ulaşınca Edirne Belediyesi, Süloğlu Barajı'ndan su almaya başladı.
Tekirdağ'da su ihtiyacının karşılandığı Naipköy ve Türkmeneli Barajları'nda da su seviyesi ölü hacme düştü. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (TESKİ), içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayabilmek için son dönemde 13 yeni kuyu açarak toplam kuyu sayısını 417'ye, Edirne Belediyesi de kentin farklı noktalarında 10 yeni kuyu açarak toplam kuyu sayısını 28'e çıkarttı.
'SU KUYULARIYLA SÜRECİ YÖNETMEYE ÇALIŞIYORUZ'
Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan, bölgede ciddi su krizi yaşandığını belirterek, "Ne yazık ki Trakya bölgemizde, özellikle Tekirdağ ve Edirne'de çok ciddi bir su krizi yaşıyoruz. Bu konuda hem Tekirdağ'da hem de bizde su kuyuları açılıyor. 28 tane su kuyumuz var şu anda Edirne'de. Su kuyularıyla bu süreci yönetmeye çalışıyoruz. Ne yazık ki tek başına su kuyularıyla yönetilebilecek bir süreç değil. Zira bu su kuyularımız belki de bizim gelecekle ilgili yatırımımız, gelecekte en son kullanılacak su kaynaklarımız. Ancak geldiğimiz noktada şehirlerimizi susuz bırakmamak adına bu kuyu açma işlemlerini devam ettiriyoruz. Bu Tekirdağ'da da Edirne'de de böyle" dedi.
'AÇABİLECEĞİMİZ TÜM KUYULARI AÇTIK'
Edirne'de şu anda açılabilecek tüm su kuyularının açıldığını kaydeden Gencan, "Şöyle de bir gerçek var; şu anda Edirne'de açabileceğimiz tüm su kuyularını açmış bulunuyoruz. Şu anda Edirne'de 120 metreye kadar iyi su bulabiliyoruz. Ama bu suyu bulmak yetmiyor, kalitesi de çok önem arz ediyor. Suda ağır metaller olduğu zaman, bunu şehre vermemiz mümkün olmuyor. Bu suları arıtmadan geçirip, daha sonra şehre vermek de mümkün olmuyor. O yüzden birinci önceliğimiz; içme suyunun sağlıklı olması, güvenli olması, ikincisi de bunu gerçekleştirirken geleceğimizi de riske atmadan hamleler yapmak zorundayız" diye konuştu.
'TASARRUFLU DAVRANMAMIZ GEREK'
Vatandaşlara tasarruf çağrısında bulunan Gencan, "Su konusunda tasarruflu davranmamız, çok titiz davranmamız gerekiyor. Biz şu anda geleceğe borçlanıyoruz. Geleceğe borçlanmamak adına bugünü kurtarmak değil, geleceği de kurtarmak adına tüm hemşerilerimizin bu konuda hassas davranmasını istiyorum. Lütfen lüzumsuz, tüm suyla ilgili olan işleri gerçekleştirmeyelim. Buna evde yapacağımız küçük, basit alışkanlıklar, küçük basit müdahaleler dahil. Sulamayla ilgili daha hassas davranılması çok önem arz ediyor. Bu konuda ne kadar özverili ve tasarruflu davranırsak, çocuklarımız ve evlatlarımız için o kadar iyi bir gelecek bırakmış oluyoruz" dedi.
'BÖLGEDE YER ALTI SUYUNUN YÜZDE 80'İ TÜKENDİ'
Tekirdağ NKÜ Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Lokman Hakan Tecer de nüfusun artmasıyla su ihtiyacının arttığına dikkat çekti. Tecer, "Trakya bölgesinde günlük 700 bin metreküp su tüketiliyor. Bunların 450 bin metreküpü sanayide tüketilirken, 250 bin metreküpü de içme ve kullanma suyu olarak tüketiliyor. Bu suların da ne yazık ki büyük bir çoğunluğu, ne yazık ki yer altı sularından temin ediliyor. Yer altı suları da kuyular vasıtasıyla çekilerek kullanılıyor. Bu bölgede zaten yer altı sularının yüzde 80'i tükenmiş durumda. Buraya tahsis edilen rezervlerin büyük kısmı tükenmiş durumda. Hem kalite hem de miktar olarak yer altı sularının üzerinde bir baskı var" diye konuştu.
'YER ALTI SUYUYLA İHTİYACI KARŞILAMAK SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL'
Yer altı sularıyla su ihtiyacını karşılamanın sürdürülebilir olmadığını kaydeden Tecer, "Yer altı sularından içme ve kullanma suyu temin etmek bir seçenek. Çok ucuz ve nitelikli su temin edebiliyoruz ama bugünün koşullarında, bu kadar yoğun nüfusun olduğu, bu kadar endüstriyel faaliyetlerin fazla olduğu bir bölgede ne yazık ki yer altı sularıyla sürdürebilmek, bu su ihtiyacını karşılayabilmek mümkün değil. Dolayısıyla açılan kuyular, içme ve kullanma suyu amacıyla bir katkı sağlayacaktır ama ihtiyaçları sadece yer altı sularından karşılamanın artık günümüze imkanı yok. Onun yerine yüzeysel sulardan, barajlar ve göletler yaparak buralardan suları arıtıp, bu amaçla hizmete sunmak lazım" dedi.
'YER ALTI SUYU ÇIKARILAN BÖLGELERDE DERİNLİK DEĞİŞTİ'
Tekirdağ'da 30 yıldır sondaj işiyle uğraşan Menderes Yıldız ise Trakya bölgesinde yer altı suyu çıkarılan bölgelerde derinliğin değiştiğini söyledi. Yıldız, "Bazı bölgelerde 300-350 metre civarında, bazı bölgelerle de alacağınız suya göre değişiyor. Diyelim ki az su alacaksanız, 100-150 metrelerde ama buralarda saate 75-80 ton su alacaksınız, bunlar için 350-400 metre arasında kuyu açmanız gerekiyor. Trakya'da yüzde 99 yer altından kullanılıyor bu sular" açıklamasında bulundu.