CHP’ de sular bir türlü durulmuyor. İnanıyorum ki, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP’nin içine düştüğü bu tabloya içinden kıs kıs gülüyordur. Gerçekten de CHP’yi öyle dışardan vurmaya da hiç gerek yok.
Çünkü, CHP içerden kendi kendisini vurmaya çalışıyor. Seçimler bitti, tam Parti yenilendi, gençleşti bu kez galiba maya tutacak dendi ama nafile, Parti hiç olmadığı kadar iç kargaşaya düştü. En azından dışardan görüntü öyle.
Hafızalarımızı şöyle bir tazeleyelim. 31 Mart yerel seçimleri yapıldı, Parti 1. sırada yer aldı ve yerelde iktidara geldik diye partiye güven geldi. CHP cesaretlendi, bu sefer galiba maya tuttu dendi.
Ancak işler öyle gitmedi, daha seçim sarhoşluğunu üstünden atmadan Partide iç kargaşa baş gösterdi. Parti adeta üçe bölündü, Kılıçdaroğlu taraftarları, İmamoğlu taraftarları ve Özgür Özel taraftarları diye. Tabi Mansur Yavaş taraftarlarını da unutmamak gerekir.
Ankara’nın gizli siyasi mahfelerinde artık açıktan açığa konuşulmaya başladı bile Özgür Özel mayası tutmadı diye. Bu erken gelen dedikodulara birde içerden gelen çatlak seslerle Kılıçdaroğlu’ nu arar duruma geldik fısıltıları çoktan yayılmaya başlandı bile.
Ne diyelim bütün bu parti içi kargaşa ve etrafa yayılan dedikoduların tek sebebi olarak genç genel başkan Özgür Özel gösteriliyor. Seçimlerden sonra bir şans verelim bakalım neler yapacak diye pusuda bekleyen iç ve dış muhalefet şimdi harekete geçmiş gibi gözüküyor.
Gerçekten de aradan geçen 6-7 ay gibi kısa sürede Genel Başkan Özgür Özel tartışılmaya hatta sert eleştirilmeye başlandı bile. Öyle ki, bunu kulis arkalarında, ya da gizli köşelerde değil, açık açık dillendirmeye başladılar bile. Buna rağmen yine de ben aynı düşünmüyorum. Biraz zamana ihtiyacı var Özgür Özel’in.
Burada Özgür Özel’e büyük görevler düşüyor, daha fazla parti zarar görmeden ve daima Aportta bekleyen AK Parti genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eline daha fazla koz vermeden kendine gelmesi lazım.
Özel’ in önce CHP’yi toparlaması lazım, günün büyük bir bölümünü eylemlere katılmak veya Anadolu’ yu dolaşmakla geçirmek yerine önce CHP’ ye bir neşter vurup baş kaldırmalara son vermesi gerekiyor.
Bunu hem öyle çabuk yapmalı ki, parti daha fazla zarar görmeden, iktidarın ağzına yem olmadan yapmalıdır. Sayın Özel, yaklaşık 40 yıla yakın bir zamandır siyasetin içinde olan bir Gazeteci olarak sizi uyarıyorum, çok çabuk toparlanın önce parti içi kargaşaya son verin, Parti içi birlik ve beraberliği sağlayın.
Son günlerde açık açık eleştiriler yapan hemen yakınınızdaki mesai arkadaşlarınızın eleştirilerini de dikkate alarak politikalarınızı gözden geçirin. Zira, ana muhalefet partisi olarak sizi bekleyen daha acil konular var.
Bakın, Emekli, Memur, İşçi, Köylü, Esnaf, Çiftçi ve çalışanların sorunları Ana Muhalefet Partisi olarak sizi bekliyor. Pazarlar alev alev, evlerde tencereler kaynamıyor, okula çocukları aç gönderen annelerin feryatları can yakıyor.
Sayın Özgür Özel, sokaklarda, caddelerde, ekranlarda, yaşamaktan umudunu kesen, açız diye göz yaşı döken yaşını başını almış insanlarımızı da mı görmüyorsunuz?
Belki sizin tuzunuz kuru olabilir, ama milyonların bel bağladığı, iktidara gelirseniz belki kurtulacağız umuduyla sizlere sarılan vatandaşları da mı görmüyorsunuz?
Bırakın artık sokakları arşınlamayı, bu haykırışlara kulak verin. Dönün asli görevlerinize de ana muhalefet gibi, Ana Muhalefet partisi olun. Dost acı söyler. Sizle birlikte yan yana çekilmiş bir fotoğrafımız dışında hiçbir yakınlığım yok. O da sadece Meclis Kulisinde çekilmiş bir fotoğraf.
Yani sizin yakınınız ve uzağınız değilim, sadece tecrübeli bir siyasi Gazeteci olarak sizi uyarıyorum. Bu ülkenin acil olarak bir ana muhalefet partisine ihtiyacı var.
Ülkenin içine düştüğü bu ortamda, Ana muhalefet partisinin içine düştüğü iç kargaşaya hiç tahammülü yok. Lütfen bir an önce asli görevlerinize dönün, bırakın Anayasayla, DEM’ le Öcalan’la ve Demirtaş’la ilgilenmeyi onlarla Hükümet ve Erdoğan ilgilensin.