Erzurum

Milli sporcu Sıla Kara’dan hem sporda Hem insanlıkta büyük başarı

181 kez milli formayı giyerek Türkiye kayak tarihine geçen Sıla Kara, Slovenya'da bir çocuğun hayatını kurtararak cesaret madalyasına layık görüldü. Kara, “Bu madalya sadece bana değil, Türkiye Cumhuriyeti'ne verilmiş bir nişandır” dedi.

Abone Ol

Milli sporcu Sıla Kara, 25 yaşında Türkiye kayak tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Erzurum’un Çat ilçesinde doğan Kara, 7 yaşında kayakla tanıştı ve o günden bu yana milli takımdaki istikrarlı performansıyla dikkat çekti. 181 kez Türkiye’yi uluslararası yarışmalarda temsil eden başarılı sporcu, 49 kez kürsüye çıktı, 13 altın madalya kazandı ve İstiklal Marşı’nı dinletti. Kara, 2026 Kış Olimpiyatları kadrosunda yer alarak kariyerine yeni bir zirve daha eklemeye hazırlanıyor.

Akademik Kariyeriyle de Örnek

Spor hayatının yanında eğitimine de büyük önem veren Sıla Kara, Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi mezunu. Ardından Erzurum Teknik Üniversitesi’nde yüksek lisans yaparak “bilim uzmanı” unvanı alan Kara, sporcu kimliğinin yanı sıra akademik başarısıyla da öne çıkıyor. “Sporun sadece sahada değil, bilimde de ilerlemesi gerekiyor” diyen Kara, genç sporculara hem sahada hem akademide ilham veriyor.

Slovenya’da Bir Kahramanlık Öyküsü

Kara’nın adını dünyaya duyuran olay ise Slovenya’da yaşandı. Uluslararası bir yarış sırasında telesiyejden düşmek üzere olan bir çocuğu saniyeler içinde fark eden Kara, hızlı müdahalesiyle hayat kurtardı. Bu örnek davranışı nedeniyle Slovenya hükümeti tarafından “Özveri ve Cesaret Madalyası” ile ödüllendirildi. “Bu ödül sadece şahsıma değil, ülkem adına alınmış bir onurdur” diyen Kara, olayın Avrupa kamuoyunda geniş yankı uyandırdığını ifade etti.

“İnsanlık Adına da Bir Mesaj Verdik”

Yaşadığı bu olağanüstü olayın etkilerini anlatan Kara, “Yarışın ortasında, 10-15 dakikalık kritik bir müdahaleyle çocuğun hayatını kurtardım. Bu sadece sportif bir refleks değil, insanlık adına verilmiş bir mesajdı. Sporcunun sadece fiziksel gücü değil, vicdanı da güçlü olmalı” dedi. Kara, bu davranışıyla Avrupa’da pek çok Fair-Play ödülüne ve yılın sporcusu unvanlarına layık görüldü.

“İnancımızın ve Kültürümüzün Gereğiydi”

Olay sonrası aldığı tepkiler arasında en çok etkileyen mesajlardan birinin, “İslamiyet’e bakış açımızı değiştirdin” olduğunu söyleyen Kara, “Ben bir Müslüman Türk kadını olarak başka bir dine mensup bir çocuğun hayatını kurtardım. Bu, bireysel bir davranış gibi görünse de aslında toplumsal bir değerimizi yansıttı. Çünkü biz böyle yetiştik. Bu, inancımızın da kültürümüzün de bir parçası” ifadelerini kullandı.

Sıla Kara, bundan sonraki süreçte hem sporcu hem de eğitimci kimliğiyle Türk sporuna katkı sunmaya hazır olduğunu vurguladı.