Istanbul

Kadınlarda sık görülen jinekolojik kanser nedir?

Endometrium kanseri, kadınlarda en sık görülen jinekolojik kanserlerden biri olup, erken teşhis tedavi başarısını artırıyor.

Abone Ol

İSTANBUL, (DHA) - MEDİCANA Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Zarnigar Gadirli, "Endometrium kanseri; kadınlarda en sık görülen jinekolojik kanser türlerinden biri olup, dünya genelinde görülme sıklığı ve hastalıkla ilişkili ölümler giderek artmaktadır. Tedavi yöntemleri hastalığın evresine ve yayılımına göre değişmekle birlikte; cerrahi müdahale, kemoterapi, hormon tedavisi ve radyoterapi en sık kullanılan yöntemlerdir. Son yıllarda tedaviye ek olarak bağışıklık sistemini destekleyici ve yaşam kalitesini artırıcı yaklaşımlara da ilgi artmıştır" dedi.

Medicana Çamlıca Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zarnigar Gadirli, “Magnezyum bağışıklık sistemi, hücre onarımı ve iltihapla mücadelede önemli rol oynar. Araştırmalar, endometrium kanseri riskinde magnezyumun koruyucu etkiler sağlayabileceğini gösteriyor" açıklamasında bulundu.

Op. Dr. Zarnigar Gadirli, "Endometrium kanseri, rahmin iç yüzeyini kaplayan tabakada gelişen ve kadınlarda en sık görülen jinekolojik kanserler arasında yer alan önemli bir sağlık sorunudur. Dünya genelinde görülme sıklığı giderek artarken, ülkemizde her 100.000 kadından yaklaşık 11’inde teşhis edilmektedir. Ortalama tanı yaşı 60 civarı olup, vakaların büyük kısmı menopoz sonrası dönemde görülmektedir. Hastalığın en belirgin belirtisi anormal vajinal kanamadır. Kadınların yüzde 90’ından fazlası bu nedenle doktora başvurmaktadır. Yoğun adet kanamaları da hastalığın diğer işaretleri arasında yer alabilir. Erken dönemde belirti vermesi sayesinde birçok hasta ilk evrelerde tanı almakta ve bu da tedavi başarısını artırmaktadır" diye konuştu.

Risk faktörleri arasında; ileri yaş, obezite, fazla östrojene maruz kalma, polikistik over sendromu (PCOS), diyabet, hipertansiyon, ailede kanser öyküsü ve genetik yatkınlık bulunduğunu belirten Op. Dr. Gadirli, “Örneğin PCOS, endometrium kanseri riskini 5 kat artırabilirken; diyabetli kadınlarda risk 2 katına, obezite de eklendiğinde ise risk 6 katına kadar çıkabilmektedir" ifadelerini kullandı.

'MAGNEZYUM OKSİDATİF STRESİ AZALTARAK VÜCUDU KORUYOR'

Op. Dr. Gadirli, "Vücutta en çok bulunan minerallerden biri olan magnezyum; enerji üretmek, protein yapmak, DNA ve RNA gibi yapıları oluşturmak, sinirlerin doğru çalışmasını sağlamak, kasların hareket etmesini ve bağışıklık sisteminin düzgün çalışmasını desteklemek gibi hayati işlevleri yerine getirir. Hücrelerin bölünmesi, DNA’nın onarılması ve hasarlı hücrelerin yok edilmesi gibi süreçlerde de önemli rol oynar. Ayrıca vücutta zararlı maddelerin birikmesini (oksidatif stres) ve enfeksiyon oluşumunu azaltmaya yardımcı olur" dedi.

Op. Dr. Zarnigar Gadirli, magnezyumun endometrium kanseri sürecindeki potansiyel etkisine şu sözlerle dikkat çekiyor:

“Son yıllarda yapılan araştırmalar, magnezyum eksikliğinin hücrelerin kontrolsüz çoğalmasına ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabileceğini ortaya koyuyor. Endometrium kanseri özelinde magnezyum düzeyinin düşük olması, hem hastalığın gelişiminde hem de seyrinde olumsuz rol oynayabilmektedir. Uzun süreli magnezyum eksikliği, yaşla birlikte ortaya çıkan hastalıkları ve vücutta iltihaplanmayı artırabilir. Ayrıca bağışıklık sistemini zayıflatarak, vücudun hastalıklara karşı savunmasını geçici ya da kalıcı olarak bozabilir. Bu nedenle magnezyum takviyesi, doğru dozda ve hekim kontrolünde uygulandığında tedavi sürecine destek sağlayabilir."

'DOĞRU KULLANILDIĞINDA TEDAVİYİ DESTEKLEYEBİLİR'

“Her bireyin ihtiyacı farklı olduğundan, magnezyum takviyesinin mutlaka uzman kontrolünde kullanılması gerekmektedir" diyen Op. Dr. Zarnigar Gadirli, “Takviyeler tedavinin yerine geçmez ancak doğru şekilde kullanıldığında tedaviyi destekleyici olabilir. Hastalar mutlaka hekimlerine danışarak karar vermelidir" uyarısında bulundu.