Emek Mahallesi’nde bulunan İsrail Evlerinin sit alanı ilan edilmesi konusu son günlerde tartışılır oldu.
Ankara’nın en eski yerleşim alanı olan İsrail Evlerinde çok arkadaşım vardı. Evlerin yapısı çok hoşuma giderdi. Evlerin bitişik ve uzun bir şekilde yapılması, komşuluk ilişkilerinde örnek gösterilirdi.
Peki buraya neden İsrail Evleri denilmiş. Şimdi ne yapılmak isteniyor. ?
Mimarlar Demirtaş Kamçıl ve Rahmi Bediz tarafından 1955 yılında tasarlanan ve Ankara’da Emek Mahallesi’nde yer alan İsrail Evleri, başkentin ikinci dünya savaşı sonrasındaki yıllarda artan barınma sorunlarına yönelik inşa edilmiş ilk çok katlı toplu konut örneklerinden.
Emek'teki İsrail Evleri'ne, İsrailli bir firmaya ait olmasından dolayı bu isim verilmiştir. İsrail Evleri'nin milletvekilleri ve üst düzey bürokratlarının kurduğu bir kooperatif olduğu kitaplarda yazar. Kooperatifin ilk adı Dikmen Yapı Kooperatifi'dir.
YIKILMAK İSTENİYOR
Şimdi ise buranın kentsel dönüşüm içine alıp yıkılması gündeme geldi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi karara karşı çıkıyor. Alanının tamamının ‘Kentsel Sit Alanı’ ilan edilmesi için Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na resmi yazıyla başvurdu.
Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na gönderilen resmi yazıda, “İsrail Evleri kentsel ve yöresel nitelikleri, mimari ve sanat tarihi açısından gösterdikleri fiziksel özellikleriyle, dönemin sosyo ekonomik ve kültürel yapılanmasını, yaşam biçimini yansıtmaktadır. Bu açılardan doku bütünlüğü gösteren alanlar tanımına uygun olarak İsrail Evleri’nin ‘Kentsel Sit Alanı’ ilan edilerek korunması yönünde çalışma yapılmalıdır” denildi.
“SONUNA KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi kültürel mirasa sonuna kadar sahip çıkacaklarını belirterek şunları söylüyor :“Korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı niteliği taşıyan yapıya ilişkin kentsel dönüşüm süreci başladığı ve yıkım ruhsatı için Çankaya Belediyesi'ne başvuru yapıldığı bilgimiz dâhilindedir. Bu alanda tek bir yapının yıkılması diğer yapılar bakımından emsal oluşturacak ve tüm İsrail Evleri’nin yok olmasına yol açacaktır. Dava konusu işlem kamu yararına, kültürel zenginliğimizin kuşaklar arasında aktarılması gerekliliğine, hukuka ve ilgili yasal mevzuata amaç yönünden de aykırıdır. Bu nedenle idarenin savunması beklenmeden yürütmenin durdurulması kararı verilmesini talep etmek zorunlu olmuştur. Telafisi güç zararlar yaşanmadan acilen yürütmeyi durdurma kararı verilmelidir. Süreci yakından takip ediyoruz. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak kültürel mirasımıza sonuna kadar sahip çıkacağız.”