Hepimiz istiyoruz ki, Hatay’lı yerini yurdunu terk etmesin. Hatay’a sahip çıksın. Çok güzel bundan daha güzel sözler olamaz. Ancak, biz bunları söylerken hiç önünü arkasını düşünmeden boş boş konuşuyoruz. Lafla peynir gemisi yürümüyor. Hataylı yerinde yurdunda dursun derken gerine gerine önemli bir şey söylemenin mutluluğu içerisindeyiz. Peki, biz Hataylının yerinde yurdunda kalması için neler yapıyoruz. Depremin ilk günlerinde duyarlı halkımızın canla başla gönderdikleri yardımlar Hataylının imdadına yetişti. Ama asıl yardım bundan sonra gerekiyor. Onları kaderleriyle baş başa bırakmayalım. Hatay’da taş üstünde taş kalmamış gözüküyor. Dükkânların açılması ve iş yapması için yeterli bir durum yok. Hataylı gelse nerede kalacak? Sağlam ev yok denecek kadar az. Durum böyle olunca da Hataylı Hatay’ı terk etmekten başka çare bulamamış ve başka şehirlere sığınmak zorunda kalmıştır. Topraklarından bereket fışkıran yeşilin alabildiğine uzandığı ilimizde yaşanan bu tarihi felaketin yaraları bir an önce sarılmalıdır.
Habib-i Neccar Camisi, Ulu Cami gibi Antakya’nın kültürel mirası yıkılmış turizm de yok olmuş vaziyette… Saint Pierre Kilisesi ve Antakya Müzesi ziyarete kapalı.
Saint Pierre Kilisesi arkasındaki Habib-i Neccar dağının dik yamacından aşağı doğru büyük bir hızla yuvarlanan evden büyük kayalar evleri önüne katıp yıkmış durumda…
Hatay’da bağ bahçe işleriyle uğraşanlarda moral kalmamış, kendilerini işe veremiyor.
Akdeniz bölgemizde Amik ovası gibi verimli topraklara sahip ilde bu ova en büyük düz arazidir. Asi nehri, Afrin Çayı ve Karasu ile sulanır. Amik Ovası üzerine Hatay Havalimanı vardır. Türkiye’nin en verimli topraklarının bulunduğu Amik Ovası en önemli tarım alanımızdır. Pamuk, Fasulye, Pirinç, arpa, buğday, yulaf, mercimek, nohut, kavun, karpuz, üzün, zeytin, sebze, meyve ve yer fıstığı gibi birçok tarım ürünleri yetişir. Hatay tarım ambarımızdır. Hatay bizim için hayati öneme sahiptir. Atatürk buraya özel önem vermiştir. Biz de kıymetini bilmeli medeniyetler şehri Hatay’a sahip çıkmalıyız. Üretim durma noktasına gelirse tarım ürünleri fiyatları hem cebimizi, hem elimizi, hem de canımızı yakar.
Halkımız hoşgörü şehri Hatay’a büyük önem vermeli elini Hatay’ın üzerinden çekmemelidir. Hatay biterse Türkiye biter. Bunun bilinciyle hareket etmeli Hataylının yanında bulunulmalıdır.
Çok çalışmalı Hatay yeniden hak ettiği seviyeye getirilmelidir. Seçim telaşesiyle Hatay unutulmamalıdır. Hatay’ı unutursanız Hataylı da sizi unutur.
Hataylının misafirperverliği dillere destandır. Hataylı anlatılmaz, yaşanır. Hataylıya moral olmak istiyorsanız onları ziyaret etmeniz onlarla sohbet etmeniz yeterlidir. Bekledikleri budur. Hatay’da hiç yabancılık çekmezsiniz herkes sizi kırk yıllık arkadaşı gibi karşılar. Yataklarını, yemeklerini sizinle paylaşır. Yüce gönüllü insanlardır. Kendilerinden önce konuklarının rahatını ve açlığını düşünürler. Bu kardeşlerimize sahip çıkmak anavatanımıza sahip çıkmakla eş değerdir. Bunu ilk anlayan da Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Hataya değil, Hatay’a sahip çıkalım…