Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü bünyesinde 23 şehirdeki 30 hastanede 'Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi' bulunuyor. Bunlardan 2'si ise aktif durumda. 2024'te 1659'u acil 15 bin 846 hastaya, 2025 senesinin ilk 3 ayında ise 543'ü acil 5 bin 743 hastaya hiperbarik oksijen tedavisi yapıldı. Kamu Hastaneleri Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Yücel Yüzbaşıoğlu, hiperbarik oksijen tedavisinin, basınç için özel olarak tasarlanmış odalarda hastalara yüzde 100 oksijeni normal basıncın 2-3 katı olacak şekilde verilen bir tedavi yöntemi olduğunu aktardı. Bu tedaviyle hastaların dokularına ve hücrelerine daha yüksek miktarda oksijen verme şansı olduğunu, bunun da doku düzeyinde iyileşmelere yarayarak aynı zamanda hastaların tedavi olmasını sağladığını dile gdetirdi.
Prof. Dr. Yücel Yüzbaşıoğlu, hiperbarik oksijen tedavisinin birçok hastalıkta kullanıldığına dikkat çekerek, "Özellikle diyabetik ayak, nekrotizan fasit (yumuşak doku enfeksiyonu), osteomiyelit (kemik iltihabı), ani işitme kaybı, ani görme kaybı, karbonmonoksit zehirlenmeleri ya da dalış yapanlarda meydana gelen vurgun vakaları gibi hastalıklarda kullanılan tedavi yöntemi" ifadelerine yer verdi.
Tedavinin ücretsiz olduğunu aktaran Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, seansların hastalığa göre değiştiğini fakat ortalama 60 ile 120 dakika arasında sürdüğünü söyleyerek, "Örnek vermek gerekirse acil servise 112 tarafından bilinci kapalı şekilde getirilmiş bir karbonmonoksit zehirlenmesinde acil tıp uzmanları tarafından yapılan değerlendirmede, eğer organ hasarı çoğu zaman olursa veya başka klinik durumlarda da, hastada bu tedavinin planlanması için hiperbarik hekimi ve sualtı uzmanlarımızla görüşerek hastaların tedavisi planlanıyor. Bu çoğu zaman acil servisten bu merkeze gidip 2 saatlik bir seans sonrası tekrar acil servise gelip hastanın tedavisinin planlanıp uygun servise yatırılması şeklinde devam etmektedir. Veya kronik yara sendromu olanlarda yani iyileşmeyen yaraları olan hastalarda, enfeksiyon hastalıkları ve ortopedi uzmanlarının kanaatiyle tedavi planlanıyor. Türkiye'de yaklaşık olarak kamuda 60 hiperbarik uzmanımız mevcut. Mevcut planlamamız içerisinde 2025 yılında açılacak merkezlerimiz bulunmakta. Ülke genelinde tüm ülkemizin ihtiyaç talep organizasyon şeması kamu hastaneleri kurumu tarafından sağlanmaktadır. Her hastaya ulaşabilecek şekilde bir örgütlenme söz konusu" dedi.
"Bu tedavinin hastaya katkısı inanılmayacak kadar fazladır"
Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, bu tedavinin yardımcı ve hastanın organ hasarını azaltan bir tedavi yöntemi olduğuna vurgu yaparak, "Acil serviste 2 saatlik bu tedavi aldıktan sonra hastalarda tam iyilik hali meydana gelebiliyor. Daha sonra ayaktan başvuru şeklinde haftanın belli günlerinde gelerek bu tedaviyi alma şansları var. Aynı şekilde kronik yarası olan hastalar da bu hiperbarik merkezlerine gelerek tedaviyi alabilmektedir. Kamu Hastaneler Kurumu bünyesinde bulunan hiperbarik oksijen tedavi merkezlerimizde hastalıkların tanısına ve indikasyonlarına göre bir plan yapılabiliyor. Bir göz hekimi, bir ortopedi, genel cerrahi, dahiliye doktorumuz gibi tüm branşların iletişime geçip hastalarına tedavi imkanı sağlayabildiği alanlardır. Dolayısıyla bu hastalıklarda bu tedavi yönteminden faydalanmak isteyen hastalarımızda hekim kararı çok önemli. Hekimlerin değerlendirmesi ve uygun görülen hastalarda tedavi sağlanması gerekmektedir. Bu tedavinin faydaları, yara iyileşmesini hızlandırır, yeni damar oluşunu hızlandırır, ödemleri azaltır. Aynı zamanda su altı dalış yapanlarda sıvılaşmış ama gaz haline dönmüş hava kabarcıklarını tekrar sıvı hale getirerek, akciğerden atılımını kolaylaştırır, enfeksiyon riskini azaltır. Aynı zamanda karbonmonoksit gazının bağlanma gücünü, oksijenin basıncını arttırarak böylece hastaların dokularının iyileşmesini sağlar. Bu tedavinin hastaya katkısı inanılmayacak kadar fazladır" dedi.
Ruken KADIOĞLU-Emirhan YÜZÜGÜLDÜ/ANKARA, (DHA)-