GONCAGÜL KONAŞ
Gıda fiyatlarındaki süregelen artışlar, Türkiye genelinde hazır yemek sektöründe ciddi bir etki yaratıyor. Tüketicilerin bütçeleri üzerinde baskı oluşturan bu durum, aynı zamanda işletmelerin maliyetlerini artırarak operasyonlarını zorluyor. Artan hammaddelerin maliyetleri, restoranlar, kafeler ve hazır yemek hizmeti sunan diğer işletmeler için karar alma süreçlerini yeniden şekillendiriyor.
Ankara Yemek Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Başkanı ve Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Arslan Atlı, hazır yemek sektörünün karşı karşıya olduğu zorlukları dile getirdi. Atlı, sektörde faaliyet gösteren işletme sayısının 5 bine yaklaştığını ve Ankara’da 600 civarında yemek firmasının bulunduğunu belirtti.
Atlı, “Türkiye Odalar Borsalar Birliği Türkiye hizmetler meclisi üyesi olarak da yemek sektörünün problemleri çözümleri ve gelişimi ile ilgili arkadaşlarımızla birlikte sivil toplum kuruluşlarında çalışmalar yapmaktayız.” dedi.
“İŞLETME KAYIT BELGESİNE SAHİP YAKLAŞIK 5 BİN YEMEK FİRMASI VAR”
Öncelikle, hazır yemek sektörünün durumuyla ilgili açıklama yapan Atlı, “Ülkemizde, hazır yemek sektöründe faaliyet gösteren işletme kayıt belgesine sahip yaklaşık 5 bin yemek firması bulunmaktadır. Ankara’da faaliyet gösteren yemek firmalarının sayısı ise yaklaşık 600’dür. Hazır yemek sektörü genel anlamda iki şekilde faaliyet göstermektedir: birincisi, yerinde üretim; ikincisi ise merkezi mutfakta üretilip taşıma yoluyla yapılan hizmettir. Hazır yemek sektörü hem özel sektöre hem de kamuya hizmet vermektedir. Ülkemizdeki hastaneler, üniversiteler, okullar, askeri birlikler ve pek çok kamu kurum ve kuruluşunun yemek hizmetini yemek firmaları karşılamaktadır.” şeklinde konuştu.
“MÜŞTERİ FİYATLARINI ARTIK AYLIK OLARAK GÜNCELLEMEK ZORUNDA KALIYORUZ”
Sektörün karşılaştığı zorluklara rağmen direnç gösterdiğini ifade eden Atlı, “Gıda fiyatlarındaki artışlar, hazır yemek sektörünün bütün maliyet kalemlerini etkilediği için sektör de bundan olumsuz yönde etkilenmektedir. Özellikle kırmızı et ve beyaz et fiyatlarındaki anormal yükselişler, sektördeki arkadaşlarımızın uzun soluklu bir fiyat politikası belirlemesine mâni olmaktadır. Gıda maliyetlerindeki bu fahiş artışlar, yemek firmalarının da müşterilerine verdikleri fiyatları sık sık güncellemek zorunda kalmalarına sebep olmaktadır. Eskiden 1 yıllık, 6 aylık ve 3 aylık olarak güncellediğimiz müşteri fiyatlarını artık aylık olarak güncellemek durumuna geldik. Özel sektörde bu fiyat güncellemelerini yapma imkânımız varken, kamudan ihaleli olarak alınan işlerde bu fiyat güncellemelerini yapma imkânımız yoktur. Bu durumda, pek çok meslektaşımız kamuda yapmış oldukları işlerden dolayı ciddi zararlar etmektedirler. Maalesef, bazı firmalar işlerini tamamlayamadan batmışlar ve bunun sonucunda piyasada pek çok mağduriyet oluşmuştur.” İfadelerini kullandı.
“HAZIR YEMEK SEKTÖRÜNDE ANLAMSIZ VE VAHŞİ REKABET DEVAM EDİYOR”
Gıda fiyatlarındaki dalgalanmaların, işletmelerin karar alma süreçlerini etkilediğini ve hatta bazılarının iflas etmesine neden olduğunu dile getiren Atlı, “Gıda fiyatındaki fahiş artışlar kontrol edilemez ise hazır yemek sektöründe pek çok firma için batmak kaçınılmaz bir son olacaktır. Gıda güncellemesini doğru yapamayan firmalar zarar ederek işlerini devam ettirmektedirler. Bazı firmalar ise doğru fiyatlarla işlerini güncelleyemezlerse küçülme yoluna gitmektedirler. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki, bütün bu olumsuz koşullara rağmen hazır yemek sektöründe anlamsız ve vahşi bir rekabetin yıllardır sürdüğünü üzülerek görmekteyiz.” şeklinde konuştu.
“VATANDAŞIN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜKÇE TALEP DE DÜŞÜYOR”
Atlı, özellikle tüketici gücündeki düşüşün, işletmelerin taleplerini azalttığını ve bu durumun sektördeki rekabeti daha da artırdığını ifade ederek, “Vatandaşın alım gücü düştükçe özel sektördeki taleplerde ciddi bir azalma söz konusu olmaktadır. Özellikle petrol ürünlerindeki artışlar, doğalgaz ve elektrik fiyatındaki artışlar, lojistik maliyetlerine ciddi artışlar getirdiği için bunlar, gıda fiyatlarının yükselmesine de olumsuz etki etmektedir. Özellikle kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki anormal artışlar, zorunlu olarak yemek menülerinde değişiklik yapma ihtiyacını doğurmaktadır.” dedi.
“YEMEK FİRMALARININ DOĞRU FİYAT POLİTİKASI OLUŞTURMALARI GEREK”
Son olarak Atlı, işletmelerin doğru fiyat politikaları oluşturması gerektiğini ve sektördeki olumsuz koşulların en kısa sürede aşılmasını umut ettiğini belirterek, “Yemek firmalarının gıda fiyatlarındaki bu fahiş fiyat artışları karşısında doğru bir fiyat politikası oluşturmaları gerekmektedir. Doğru fiyatla doğru işler alamayan, satın almalarını iyi yönetemeyen, finansını doğru kontrol edemeyen hiçbir firmanın uzun süreli yaşama imkânı yoktur. Gıda fiyatlarındaki bu istikrarsızlık devam ettiği müddetçe sektörde uzun vadede firmalar ya küçülme yoluna gidecek ya da doğru fiyat politikalarıyla doğru işler alacaklardır. Ucuz fiyatlarla iş almayı tercih eden firmaların hepsi ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalacaklardır. Ülkemiz, inşallah enflasyonist bu ortamdan en kısa zamanda kurtulur ve millet olarak hep beraber rahat bir nefes alırız umudunu taşıyoruz.” diye konuştu.