Çünkü, bu kesimlerin ürettiği ürünler artık altınla yarışır hale geldi. Mesela bugün vira diyerek denize açılan balıkçıların yakalayacağı ürünlerin bu sene altınla yarış eder hale geleceği iddia ediliyor. Yetmiyor sorunlarının çığ gibi büyüdüğü de öne sürülüyor.
Bu nedenle, birçok balıkçı neredeyse denize açılmaktan vaz geçecek. Balıkçılara sorduğunuz vakit ‘’artık KDV yükünün altından kalkamıyoruz, Mazot aldı başını gidiyor, neredeyse tuttuğumuz balıkları bu iki kaleme yem ediyoruz’’ diyorlar.
Haksızda değiller hani, millet taze ve ucuz balık yesin diye, kışın o ağır şartlarında balık tutmaya çalışan balıkçılar, her geçen gün artan fiyatlar yüzünden artık balıkçılığın kar getirmediğini de iddia ediyorlar.
Bitmedi, balıkçılar sadece yüksek olan KDV’den şikayetçi değiller, her geçen gün zam üstüne zam gelen mazot fiyatlarından ve ağlar için kullanılan iplere gelen yüksek zamlardan da yakınıyorlar.
Bu konuda CHP’nin Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, bir deniz çocuğu olduğu için haklı olarak isyan ediyor. Hükümete sesleniyor ‘’ balıkçıların sırtındaki KDV oranlarını düşürün ‘’ diyor.
Hani Sayın Karadeniz haksızda değil, mücadeleci bir Vekil olan Karadeniz özellikle memleketinde olup biten ve alınan yanlış kararlara sert tepki gösteren bir vekil.
Öncelikle, Vekil Karadeniz, Sinop’un o muhteşem güzellikteki burnunda yapılması düşünülen termik santrale karşı verdiği çok ciddi mücadele ile tanınıyor. Memleketinde nerede haksız bir uygulama var, hemen orada adeta hızır gibi bitiveriyor Karadeniz.
Bu kez de vira yapan balıkçıların sorunlarına fena halde kafayı takmış durumda. Bu konuda hükümeti ciddi şekilde uyararak, balıkçıların sorunlarına el atılmasını istedi ve öncelikle KDV oranlarının mutlaka düşürülmesi gerektiğini söyledi.
Bende katılıyorum CHP Milletvekili Barış Karadeniz’e, halkımızın biraz olsun ucuz balık yemesi isteniyorsa, bu kesimin üzerindeki KDV kâbusu en azından bir süre için giderilmelidir.
Hem ne olur, mesela, balık sezonu olan yaklaşık 6 ay için balıkçıların sırtındaki KDV oranlarını düşürseniz, ya da kaldırsanız, İnanın Devlet, kaybedeceği KDV oranlarını fazlasıyla geri alır.
Bu sayede halk, hem ucuz balık yer ve hem de, derin dalgalarla boğuşarak ekmek paralarının peşinde olan balıkçılar üç beş kuruş kazanabilirler. İş bunla da kalmaz, balıkçılarda ellerindeki balıkları taze taze satma imkanına kavuşurlar.
Bakın bir KDV indirimi ne kadar olumlu gelişmelere sebep oluyor. Hükümete ders vermiş gibi olmayalım, bu KDV indirimi tarımla uğraşan çiftçi kesimine de uygulayabilir.
Mesela, bu kesime de, ürünlerini kaldırıncaya kadar KDV indirimi uygulanabilir. Bu karar inanın birçok kesimi de ilgilendirir, bir taraftan birçok ürünün fiyatı düşer ve halk daha kolay bu ürünlere ulaşabilir.
İşte, Devlet Baba böyle zamanlarda belli olur. Yakla şık 35 yıllık gazetecilik hayatımda, zaman zaman önceki hükümetler, bu ana maddelerin üzerindeki ağır vergi yükünü indirdiklerine şahit olmuşumdur.
Mesela Demirel ‘’ benim çiftçim, benim köylüm ‘’ dediği bu kesimlere, zaman zaman özel kararlar alabiliyordu. Hiç unutmam çiftçi kesimine bir dönem mazot indirimi getirmişti.
Ne olur, Devlet Baba halkı için bazı fedakarlıklar yapsa. Mesela zam üstüne zam yiyen akaryakıt fiyatlarına hangi sebeple ilgili olursa olsun, devletimiz sübvansiyon uygulayabilir.
Burada devletin kaybı olmaz, aksine piyasalar canlanır, başta pazar fiyatları geriler, haklın alım gücü artar. Sonuç yine kaybettiği gelir devletin kasasına fazlasıyla döner.
Hadi Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz’in çağrısına cevap ver ve balıkçıların sırtındaki KDV’yi bari indiriver. Hiç olmazsa 6 ay için.