Geçti ama birçok iz bırakarak geçti. Yasa, ağlayanlar, bayılanlar, hastaneye kaldırılanlara rağmen geçti.
Gerçekten de öyle oldu, hükümet, TBMM dışında ve içindeki bütün engellemelere kulak tıkayarak bir gece yarısı Maden Yasasını geçiriverdi. Muhalefet bu işin burada bitmediğini iddia ediyor.
Şöyle biraz gerilere doğru dönüp baktığımız vakit. Topraklarına ve zeytinliklerine el konmaya karşı sadece o yörenin kadınları baş kaldırır ve eylemler yaparlardı.
Ancak son yıllarda bu görüş değişti ve bir bölgede zeytinliklere karşı yağmalamalar başlayınca sadece o köylüler değil bütün bölge insanları baş kaldırmaya başladılar.
Bu tür eylemleri sıkça görmeye başladık. Yöre halkları çok duyarlı hale geldi. Kesinlikle sonuç ne olursa olsun bu işi engellemek için her yola baş vurmaya başladılar. Maden Yasası ise bunun öncüsü oldu.
Gerçekten son aylarda Zeytinlikler konusunda yapılan eylemler toplumun duyarlı olmasını sağladı. Bu kez eylemlere genci, ihtiyarı, köylüsü, şehirlisi her kesim destek verdi.35 yıllık gazeteci olarak ilk kez bu kadar şiddetli ve toplu eylemlere tanık oluyorum.
Yaklaşık iki aydır zeytin köylüleri bölge ayırımı yapmadan ayakta. Gece gündüz Maden yasasının geçmemesi için yoğun çaba sarfettiler. İçlerinde bayılanlar, fenalaşanlar oldu. Hatta Muğla’lı bir köylü annemiz kalp krizi geçirerek bir süre hastanede tedavi gördü.
Gene yılmadılar Ankara’ya taşınarak, Parkları ve Meclisi mesken tuttular. Tabi önlerinde Milletvekilleri olmak kaydı ile. Bu nedenle bütün muhalefet partili milletvekillerine teşekkür etmek lazım.
Ancak, CHP’li Milletvekillerini ayrı tutmak istiyorum, özellikle en çok zeytinliğin bulunduğu Muğla yöresi Milletvekillerine teşekkür etmek lazım. Zira bölgede ve Ankara’daki eylemler sırasında, bölgeden gelen köylülerle beraber yatıp kalktılar.
Özellikle Muğla Milletvekilleri Cumhur Uzun, Gizem Özcan, Süreyya Öneş Derici’yi ayrı bir yere koyuyorum. Zira bu vekiller benimde izlediğim kadarıyla bu Maden yasasının geçmemesi için gecesini, gündüzüne kattılar.
Hatta aldığım bilgiye göre, Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, bu sırada çok yakını olan birisinin Hastanede tedavi altındayken bile bu eylemlerin başını çekti.
Yetmedi bu vekiller, Ankara’ya eyleme gelen zeytin köylülerinin her noktadaki eylemlerinin önünde ve aralarında bulundular, onlarla yattı, onlarla beraber yağmur altında kaldılar. Bu arada Gelecek Partisi Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ’ı da unutmamak lazım, oda Meclis içinde ve dışında zeytin köylülerine desteklerini esirgemedi.
Sevgili okuyucular dün gece TBMM’ de son bulan Maden yasası mücadelesi daha başlangıç. Köylüler ve CHP’li vekiller kararlı, esas mücadelenin bundan sonra başlayacağını iddia ediyorlar.
İlk adımı CHP atacak ve yasayı iptal istemiyle Anayasa Mahkemesine götürecek. Bunun için CHP’nin Hukukçu kurmayları daha şimdiden çalışmalara başladılar bile. Tabi başta Hukukçu bölge Milletvekili Cumhur Uzun olmak üzere.
Artık Mecliste kavga bitti. Esas kavga şimdi başlıyor. Maden Kanunu Resmi Gazetede yayımlandıktan sonra hemen yürürlüğe girecek. Girecek ama, CHP’nin yasanın yakasını bırakacak gibi gözükmüyor.
Bu konuda konuştuğum, CHP’nin hukukçu Milletvekili Cumhur Uzun, esas mücadelenin bundan sonra başlayacağını ısrarlı bir şekilde söyledi. Sevgili okuyucular bu gerçekten çok önemli bir konu.
Avrupa ülkelerinde Zeytin ağacının kesmenin yasak olduğu bir ortamda, bizde binlerce dönüm zeytinlikleri sırf maden aramaları yüzünden yok olması bence de bir katliamdır.
İşte bu yüzden Meclisten geçen yeni Maden yasasının uygulanmaması için köylüler şimdiden eylemlere hazırlanıyorlar. MTA yetkilileri uyarıyor ve zeytinlik alanlarının dışındaki alanlarda, çok daha fazla maden rezervlerinin olduğunu söylüyorlar.
Bu konuda, zeytinliklerin yok olmasını önlemek için tüm illerde eylemler düzenlenecek. CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun ilk ışığı yaktı ve bana, önümüzdeki günlerde yasanın uygulanmaması için tüm illerde eylemler başlayacağını söyledi. Eylemlerin içeriği ise CHP tarafından sonra belirlenecek.