Gündem

Özgür Özel ahtapotu açıkladı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı TBMM'de gerçekleşen parti grup toplantısında konuştu.

Abone Ol

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, parti grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel, konuşmasının sonunda ahtapot konusuna da açıklık getirdi.

"Trump'ın Gazze üzerindeki hayallerini ve bu hayallerin esas sebeplerini konuştuk"

Sosyalist Enternasyonel Toplantısı ile ilgili açıklama yapan Özel, "Değerli yoldaşımız İspanya Başbakanı Pedro Sánchez'in başkanlığında dünyada yaşanan her şeyi ve buna karşı sosyal demokratların, sosyalistlerin neler yaptığını, neler yapabileceğini uzun uzun değerlendirdik. Aşırı sağın, ırkçılığın yarattığı tehditleri, mülteci sorunuyla baş başa bırakılan Türkiye'nin bu meseleyi nasıl aşacağını, Filistin'in, Trump'ın Gazze üzerindeki hayallerini ve bu hayallerin esas sebeplerini, Rusya-Ukrayna Savaşı'nı, hepsini konuştuk. Rusya-Ukrayna'daki işgalini ve elbette elbette 19 Mart tarihinde girişilen ve büyük bir direnişle, büyük bir mücadeleyle, bir hafta süren saraçhane eylemleriyle, milyonların milletin iradesine sahip çıkmasıyla, 81 ilde bütün demokratların ayağa kalkmasıyla püskürttüğümüz geleceğe yapılan darbeyi, geleceğimize yapılan darbeyi cumhurbaşkanı adayımıza milletin takdiriyle bir sonraki dönem cumhurbaşkanı olacağına inandığımız Ekrem İmamoğlu'na hep birlikte sahip çıktık" diye belirtti.

"12 Mart muhtırası da, 12 Eylül darbesi de, 15 Temmuz darbe girişimi de hep seçilmişleri hedef aldı"

27 Mayıs darbesinde değinen Özel, "12 Mart muhtırası da, 12 Eylül darbesi de, 15 Temmuz darbe girişimi de hep seçilmişleri hedef aldı. Darbeler iktidarlara yapılır ve herkes dönüp muhalefete bakar, ana muhalefetin de gözünün içine bakar. Ne 27 Mayıs sabahı, ne 12 Mart'tan sonra, ne 12 Eylül'de, ne 15 Temmuz gecesi. Gözümüzün içine bakan kimse, milli irade yerine vesayet, asker, demokrasi yerine otokrasi, seçilmiş yerine atanmışlara cesaret verebilecek, yol açacak ya da Cumhuriyet Halk Partisi'nden bu konuda destek bulacak hiçbir işareti görmediler. Biz tarihimiz boyunca her darbeye karşı olduk, yaklaşan darbe süreçlerinde engel olmak için mutlaka pozisyon aldık, o konularda irade ortaya koyduk. Bugün birileri, emin olun, birkaç saat sonra devletin imkanlarıyla çıktığı kürsüde Cumhurbaşkanı sıfatı taşıyorken, kendisi şu anda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve İsmet Paşa'nın makamında oturuyorken, çıkacak 27 Mayıs darbesi üzerinden ki o darbenin mağduru ailelerle, Cumhuriyet Halk Partisi referandum sürecinde bu tek adam rejimi kurulurken, o darbenin mağdurlarının aileleriyle, torunlarıyla, çocuklarıyla tek adam rejimine karşı, bugün getirilen güya Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne karşı birlikte mücadele ettiğimiz aileler onlar.

"27 Mayıs darbesi, onun yarattığı mağduriyet, başbakanın bakanların asılması gibi bir utanç üzerinden onu Cumhuriyet Halk Partisi'ne mal etmeye çalışacak. Ve bunu yaparken ülkenin ikinci Cumhurbaşkanı'na o teslimiyet sevil anlaşmasını yırtıp atıp lozanı yapan diplomata, Batı cephesinin kumandanına namus, ahlak, dürüstlük timsali bir devlet adamına İsmet Paşa'ya dil uzatacak. O İsmet Paşa'ya uzanan dili, İsmet Paşa'yı karalayan o tüm kirli sözleri seçimi kaybettiği gece oğluna ben kaybettim demokrasi kazandı deyip tek adam olabilecekken demokrasinin önünü açmış İsmet Paşa'nın hatırası önünde eğilerek o lanetli dili şimdiden kınıyorum" dedi.

Özel: 19 Mart darbesinin üstünden 69 gün geçti

İBB'ye yönelik gerçekleştirilen operasyonlardan bahseden Özgür Özel, "19 Mart darbesinin üstünden 69 gün geçti, dün beşinci dalga operasyonu yaptılar. Beşinci dalga operasyonla birlikte 46 kişiyi gözaltına aldılar, 25 kişiyi tutukladılar. Bunların içinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Özel Kalem Müdürü Kadriye Hanım, koruma müdürü, Ekrem Başkanımızın ve en yakın çalışma arkadaşları teker teker gözaltına alındılar. Dört gün içeride tutuldular ve ardından tutuklandılar. Dün televizyon kanalları, merkez medyanın ellerine çubukları almışlar. Ekrem Başkan'ın arkasında, bakın bakın Kadriye hemen arkasında. Bu yanındaki koruma, nerede olacak özel kalem müdürü? Nerede olacak?"

Sonra Ekrem Bey'in kayıt telefonu. Elinde Ekrem İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanı'yken kartvizitini verdiği kim varsa çekmecesinden çıkarsın. Üstündeki telefon gizli telefon dedikleri. Demiş ki Beylikdüzü'ndeyken arayınca açıyordum. Şimdi kapalı derler. Bu telefonu alın özel kaleme yönlendirin. Önemli talepler varsa çözebildiklerinizi çözün. Önemli görüşmeler gerekiyorsa benim bu yeni telefonumu verin ya da bana bağlayın. Bu kadar iyi niyetle yönlendirilmiş. 6 yıldır bir çekmecede duran bir telefondan bahsediyoruz. Telefonu yönlendiren ben yönlendirdim diyor. Telefonun kendi evinden çıkan yönlendirildi ben evde buraya koydum diyor. Kadriye Hanım'a diyorlar ki bu telefon üzerinden gelen aramaları cevaplamış. Özel kalem müdürü ne yapacak? Telefon oraya yönlü ne yapacak? Ekrem Başkan'ın bilmesi gereken bir aramaysa onu söylüyor, bağlıyor, yarıştırıyor ne yapacak? 4 gün tutup tekrar götürdüler. Tekrar tutuklama istediler ve bu sefer tutukladılar. Türkiye'de bir hukuk var. Türkiye yasalarla yönetilir diyen herkese söylüyorum. CMK ceza muhakemeleri kanunu ifade alma ve sorguda yasak usüller. 5. madde şüphelinin aynı olayla ilgili olarak yeniden ifadesinin alınması ihtiyacı ortaya çıktığında bu işlem ancak Cumhuriyet savcısı tarafından yapılır. Türkçesi aynı meseleden hakim saldıysa bir daha gözaltı yapamazsın. 4 gün tutamazsın, poliste sorgu soramazsın, çağırırsın ilave ifade alırsın. Bu burada yazarken 2. kez gözaltı, 4 gün zulüm ve yeniden tutuklama talebi" ifadelerini kullandı.

Özel'den 'ahtapot' açıklaması

Ahtapot söylemi hakkında açıklama yapan Özel, "Tayyip Bey'in esas ahtapotunu göstereyim bakın. Bu Tayyip Bey'in ahtapotunda Beşli Çete dediğim 40 haramiler, yaklaşık 43 şirket bunlar. 40 haramiler ahtapotun elinde. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti soygunu, özel kalem müdürü Selim'in gencecik oğlunu, önce dış işlerinde özel kalem yapıp, Kıbrıs'a büyük elçi yapıp, hem kaset toplatıp, hem oradaki büyük vurgunlar, gemiler, gemilerde yakalananlar, KKTC soygunu. Depremde çadır satan Kızılay'ın vurgunu. 17-25 ayakkabı kutuları, çikolata kutuları, elbiseler, kıyafet askılar. İşte ahtapotun öbür ucu. Yunus Emre Vakfı soygunu, ahtapotun milliyetçi kolu. Dezenfektan satan bakan da ahtapotun bir kolunda, TÜRGEV ve Ensar'a kol yetmedi, ayrı ayrı yazamadık. İkisi birden ahtapotun bir kolunda. İşte ahtapotun besledikleri. Bu da ahtapotun canından bezdirdikleri, boğazını sıktıkları. Bir elinde işçi, bir elinde esnaf, bir elinde emekçi, bir elinde çiftçi. Memuru, işsizi bitirdiniz memleketi. Al sana ahtapot bu" dedi.