BEYRAN ÇORBASI MEŞHUR OLDU

Abone Ol

Gaziantep mutfağının en köklü ve en iddialı lezzetlerinden biri olan beyran, özellikle kış aylarında adeta bir şifa kaynağı olarak sofralardaki yerini alıyor. Ancak sosyal medyada ve televizyonların haber programları ile yeniden meşhur oldu.

Kemik suyu, et, pirinç, sarımsak ve çeşitli baharatların uyumuyla hazırlanan bu eşsiz lezzet, Gaziantep’te sabahın erken saatlerinde tüketilmesiyle biliniyor. Soğuk kış günlerinde hem doyurucu hem de bağışıklık sistemini güçlendirici özelliğiyle vatandaşların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.

Şifalı çorba

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) gastronomi alanında “Yaratıcı Şehirler Ağı”na dahil ettiği Gaziantep’in tescilli ürünlerinden biri olan beyran, özellikle kış mevsiminde soğuk algınlığına iyi geldiği inancıyla daha fazla ilgi görüyor.

12 saatte hazırlanıyor

Ancak bu lezzeti sıradan bir çorbadan ayıran en önemli özelliklerden biri, hazırlanış sürecinin yaklaşık 12 saat sürmesi. İlikli kemiklerden elde edilen suyun uzun saatler kaynatılması ve etin özenle pişirilmesi, beyranı hem besleyici hem de benzersiz kılıyor.

Beyran işletmecisi Ahmet Çadır da bu noktaya dikkat çekerek, beyranın dünya sıralamasında ikinci sırada yer almasının sevindirici olduğunu ancak eksik bir değerlendirme yapıldığını ifade ediyor. Çadır’a göre beyran, Gaziantep’te çorba değil, başlı başına bir yemek olarak kabul ediliyor. “UNESCO tarafından koruma altına alınan beyranımızın dünyada ikinci çorba seçilmesi bizi hem sevindirdi hem de düşündürdü. Bizce beyran birinciliği hak ediyor. Üstelik Gaziantep’te beyran çorba olarak değil, yemek olarak bilinir. İçinde ilikli kemik suyu var, yapımı 12 saat sürüyor. Bu kadar emek verilen başka bir yemek hatırlamıyorum,” diyen Çadır, uzmanların Gaziantep’e gelerek bu lezzeti yerinde tatmalarını öneriyor.

Kültürel miras

Gazianteplilerin ve şehre gelen misafirlerin büyük bir hayranlıkla tükettiği beyran, sadece bir yöresel lezzet değil; aynı zamanda kültürel bir miras olarak da öne çıkıyor. Önümüzdeki yıllarda dünya sıralamasında hak ettiği birinciliğe ulaşması beklenen beyran, Gaziantep mutfağının gücünü ve zenginliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Hasta olan doktora değil, beyrancıya gidermiş

Bir rivayete göre Osmanlı döneminde de bey yemeği paşa yemeği olarak bilinirmiş. Gaziantep’te hasta olan vatandaşlar önce doktora gitmez direk beyrancıya gidermiş. Çünkü içinde yoğun C vitamini var, protein var, antibiyotik var. Bunu yiyenler özellikle gripten kurtulurmuş.