Güncel

“Aşçı vasıfsız değil zanaatkardır”

Abone Ol

GONCAGÜL KONAŞ

Kamu Aşçıları Derneği’nin 9. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle yapılan basın açıklamasında, Dernek Başkanı Serkan Çetinöz, basın mensupları ve meslektaşlarının katılımıyla gerçekleşen açıklamada, aşçılık mesleğinin karşı karşıya olduğu sorunlara vurgu yaptı. Aşçılık mesleğinin karşılaştığı önemli sorunlara dikkat çekti.

Sözlerine Derneklerindeki 9 yıllık gelinen süreci anlatarak başlayan Çetinöz, devamında şunları dile getirdi: “Geçen dokuz yıllık süreçte neler yaptık? Bakanlarla, sayısız milletvekili, bürokrat, yetkili fakat etkisiz sendika başkanları ile görüştük. Herkes ‘Haklısınız’ derken aşçılık mesleğine değer veren bir büyüğümüzü bulamadık. Baktığımızda aynı durumdan muzdarip olan devletimizin protokolüne yemek yapan aşçılarımız da maalesef konunun vehametini anlayamadılar, üst makamlara anlatamadılar. ‘Benim Kaderim Senin Kaderin’ diyerek gittiğimiz bu yolda gördük ki; meslektaşlarımız ne mesleğinin kıymetini ne uğradığı hak kaybını anlamamış. Hak verilmez, alınır düsturun hayatlarına idrak edememişlerdir.”

“ SOSYAL MEDYADAKİ YEMEK TARİFLERİ KADAR İLGİ ÇEKEMEDİK”

Çetinöz, ayrıca dernek olarak geçmiş 9 yılda düzenledikleri basın açıklamaları ve bilgilendirme toplantılarıyla mesleğin sorunlarına dikkat çektiklerini belirtti. Serkan Çetinöz “3795 sayılı kanunla verilen teknisyen ve teknikler hakkına haiz diplomalarımızı yırttık. Aşçılık mesleğinde ehil olduğumuzu gösteren ustalık belgelerini balona bağladık uçurduk. Diplomalarımızın ve belgelerimizin devlet nazarında hiçbir değerinin olmadığını siz değerli basın mensuplarına anlattık. TV programlarındaki yarışmalar, sosyal medyadaki yemek tarifleri kadar ilgi çekemedik, sizlere sesimizi duyuramadık” dedi.

Çetinöz, “Neydi bizim sorunumuz? 1965 yılının şartlarında düzenlenmiş adeta kamunun üvey evladı durumundaki bir sınıf. Yardımcı hizmetler sınıfından bahsediyorum. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun kariyer ve liyakat sisteminin işlemediği, doktora dahi yapsan kurtulmanın zor olduğu, özlük haklarından yoksun olan bir sınıf” diye konuştu.

“BİZ HALA YARDIMCI HİZMETLER SINIFINDAYIZ”

Aşçılık mesleğinin diploması olan teknik hizmetler sınıfına dahil edilmediğini vurgulayan Çetinöz, “Diplomalarımızın hakkı olan teknik hizmetler sınıfına tıbbi sekreter dahi girerken biz aşçılar Yardımcı Hizmetler sınıfına devam ediyoruz. Görevi müracaat sahiplerini karşılamak, dosya getirip götürmek olan YHS tanımına tam da uyan mübaşir kadroları Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile genel idari hizmetler sınıfı olmuşken biz hala yardımcı hizmetler sınıfındayız” şeklinde konuştu.

Ayrıca, aşçılık mesleğinin toplumda önemli bir rol oynadığını belirten Çetinöz, “Biz kamu aşçıları olarak hiçbir mesleği hor görmüyoruz lakin devletin kadro yapısında görev, can ve mal taşıdığı için genel idari hizmetler sınıfındadır. Günde milyonlarca kişinin devletin yemekhanelerinde, sosyal tesislerinde karnını doyurduğu sağlıklarına, canlarına hükmediyoruz. Söz konusu can ise bir doktor hata yapar, bir insan ölür, bir aşçı hata yapar, yüzler ölür.’’ ifadelerini kullandı.

“AŞÇILIĞIN TEKNİK HİZMETLER SINIFINA GEÇMESİNİ TALEP EDİYORUZ”

Çetinöz, “Yıllardır çözülmeyen bu problem gün geçtikçe büyümekte, kanun ile verilen hak yönetmeliklerle engellenmektedir” diyerek sözlerine devam etti. “Bir bakanlığa bağlı iki kurum aynı mezuniyet ve unvanda biri teknik hizmetler sınıfı alım yaparken diğeri yardımcı hizmetler sınıfına aşçı alınmaktadır” diyen Çetinöz, 3795 sayılı kanundan doğan hakların aşçılara ekonomik rahatlama ve itibarlarının geri kazandırılması açısından önemli olduğunu vurguladı.

Kamu Aşçıları Derneği olarak çözüm için teknik hizmetler sınıfına geçişin önemli olduğunu dile getiren Çetinöz, “Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımızdan ve tüm devlet kadrolarından bizlerin bir an önce teknik hizmetler sınıfına geçmesi için gerekli düzenlemenin yapılmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.