Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın geçtiğimiz Cuma günü okutulmak üzere hazırladığı hutbede miras konusunun işlenmesi üzerine yapılan eleştiriler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Arınç, geçmişte Türk Ceza Kanunu’nun 163. maddesi üzerinden dinî anlatımların laiklik karşıtı olarak değerlendirildiğini hatırlatarak, Yargıtay’ın 1986 yılında verdiği bir kararı örnek gösterdi. Söz konusu kararda, hutbede İslam’daki miras hukukunun anlatılmasının vaizin görevi sayıldığına dikkat çeken Arınç, “Eğer vaiz, mevcut medeni hukuk yerine bu sistemin zorunlu uygulanmasını isteseydi o zaman laikliğe aykırı olurdu. Ama dini bilgi olarak anlatmak laikliğe aykırı değildir” dedi.
Arınç, Türkiye’de 1926’da yürürlüğe giren Medeni Kanun öncesinde vefat edenlerin miras davalarında hâlen İslam’daki miras hukukunun uygulanabildiğini belirterek, Diyanet’in hutbede bu konuyu işlemesinin doğal olduğunu ifade etti.
“Diyanet’in toplumu aydınlatma görevini yerine getirdiğini düşünüyorum” diyen Arınç, kurumun sosyal ve toplumsal meseleler konusunda çalışmalarını takdir ettiğini söyledi.
Açıklamasının sonunda 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’ne de değinen Arınç, hayatını kaybeden vatandaşları rahmetle andığını belirterek, “Rabbim ülkemizi ve milletimizi tüm afetlerden korusun” dedi.