CHP’nin siyasi geleceğini yakından ilgilendiren dava 15 Eylül’de Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek. Mahkeme, partinin 38. Olağan Kurultayı’nın iptali talebini karara bağlayacak. İstanbul İl yönetiminin görevden uzaklaştırılması ve yerine kayyum atanmasının ardından gözler tamamen bu davaya çevrildi.
CHP yönetimi, mahkemeden “kayyum” ya da “mutlak butlan” kararı yerine davanın ertelenmesini bekliyor. Ancak parti kulislerinde, beklentilerin dışında bir karar çıkması ihtimaline karşı A’dan Z’ye alternatifli planların hazır olduğu konuşuluyor. Partinin üst düzey yöneticileri, “İstanbul’da olduğu gibi teslim olmamak ilk yaklaşımımız olacak. Mücadeleyi kesintisiz sürdüreceğiz” mesajı verdi.
Hukuki süreç öncelikli
Parti, olası bir iptal veya tedbir kararında Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesini ve YSK’nın yetkilerini dayanak alarak hukuki mücadeleye öncelik verecek. Nitekim YSK, daha önce İstanbul Olağanüstü İl Kongresi sürecine ilişkin verdiği kararda, seçim işlerinin Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu tarafından yürütülmesini uygun bulmuştu. CHP yönetimi, benzer bir yol haritasıyla YSK’yı yeniden devreye sokmaya hazırlanıyor.
Kritik beklenti: Erteleme
Parti kulislerinde, 15 Eylül’deki davadan en güçlü ihtimal olarak “erteleme” çıkacağı, olası bir iptal ya da tedbir kararında CHP’nin radikal adımlar atmaya hazır olduğu iddia ediliyor.