Ekonomi, borsa, faiz, döviz, pandemi gündemde baş sırada.
Siyasette Hazine ve Maliye Bakanı’nın istifası, Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınması derken yerine gelen atamalarla dövizde bir miktar aşağı çekilme olsa da çok ciddi bir düşüş henüz gerçekleşmedi.
Merkez Bankası’nın 500 baz puan faiz artırımı ile birlikte 1.5 milyar dolar sıcak para girişi olduğu ifade ediliyor. Para büyük ölçüde borsaya akmış. Borsada hızlı bir yukarı hareket başladı hemen.
Bu arada 1.5 milyar dolar dışarıdan gelen paraya karşın 2.6 milyar dolar döviz almış vatandaş. Bunların çoğu da faizsiz katılım banka müşterisiymiş. Bu demek oluyor ki ekonomiye güven henüz tesis edilememiş. Öyle olsaydı vatandaş dövize hücum etmezdi.
Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Sıcak para ile ekonomi kısa vadede döndürülebilir, ama sürdürülemez. Önemli olan kalıcı yatırım için dış sermayeyi çekebilmek.
Siyasette söylemler değişiyor. Yönümüzün Avrupa olduğu en tepeden dillendiriliyor. Siyaset ile sivil toplum kuruluşları arasında diyalog başladı, İlki TÜSİAD’la gerçekleşti. Devamı gelecekmiş.
Hukuk reformundan bahsediliyor. Henüz somut bir adım atılmış değil ama umarım bir an önce gerçekleşir.
Pandemiye gelince kaygılar artıyor. Vaka sayılarında, ölüm oranlarında ciddi artışlar dikkati çekiyor.
Tedbirler yeterli mi? Tabii ki değil. Hastanelerde yoğun bakım ünitelerinde doluluk %75’ e ulaşmış. Bir doktor uyarıyor. ‘’Hızlı araba kullanmayın, kaza yaparsanız, hastanede yerimiz yok’’ diyor.
Beklentim bilimin ve aklın ışığında önlemlerin sıkılaştırılması dostlarım.
Sağlıcakla kalın efendim…